Oktay, boşaltılmış köylerle ilgili bir belgesel çekmek istiyor. Bu yollara alışık olduğum için bizi nelerin beklediğini kestirebiliyorum. Şoförmüzün özel cep telefonu, Bir bayan iki yolcu var diyen muavinin sözleri derken, yolculuğumuz bitiyor.

AKPnin Süleymaniyede Türk askerlerinin gözaltına alınmasındaki tavrını protesto eden YTP Ankara İl Teşkilatı mensupları başlarına torba geçirerek olayı protesto etti. İl Başkanı Ecevit, Dış politikada İnönüyü Eceviti ve Cemi örnek alın dedi.

Aygün, Taş ve Sayar 19 Temmuzda Kürt sorunun barışçıl olarak çözümü için Diyarbakırda Masa açacak gençlerden. Onlara göre; barış istemeyenler provokasyon hazırlığında, sorunun merkezi de çözümü de Diyarbakırdan geçiyor.

Kitaplarımı topladım, borçlarımı ödedim, para bulup fakülteden çıkış işlemlerimi de tamamlarsem, bir an önce bir özgeçmiş hazırlayıp ayaklarımı yere basacağım. Biliyorum çok korkunç ve acımasızmış ama ,bir de biz görelim şu gerçek hayat dediklerini.

Kaos GL aktivistlerinden Erol, Özkan ve Güner; eşcinsel ve geylerin ancak toplumun diğer bireyleriyle birlikte özgürleşebileceğini savundu; Türkiyede eşcinsel hareketin gelişimini, sorunlarını ve basının eşcinsellere yönelik tutumunu değerlendirdi...

Daha önce silahlarla köylerinden gönderilmişlerdi, şimdi gözlüklüler çöp topladıkları Ankaradan gitmelerini istiyor. Müslüm, Metin, Fehmi ve diğerleri Türközünün kağıtçı çocukları. Yaşamları muktedirlerin sözleri arasına sıkışıp kalmış insanlar onlar...

Kaos GLnin düzenlediği sempozyuma katılan Kahramanoğlu, Başaran, Kılıçer, Türker, Çelikkan, Dalkıran, Savaşır ve Tüzer Lezbiyen, Geylerin Sorunları ve Toplumsal Barış İçin Çözüm Arayışlarını tartıştı...

Dörtyüz kadar genç piknik yapmaya karar verdi. Halaylar çekilecek, 19 Mayıs arefesinde genç olmanın ayrıcalığı keşfedilecekti. Kolluk kuvvetlerinin uyarıları, konuşmayın, saz-maz çalmayın demelerine rağmen büyüklerin sözünün geçtiği bir piknik yaşandı.

Yapıbozumun piri Derrida, gündelik yaşantısı içinde göründüğü belgeseliyle Ankaradan geçti. Gösterim sonrası tartışmalarda Derridanın bu belgeselde yer almakla düşüncesinde bir yarık oluşturduğunu söyleyen de vardı, bizim gibi biriymiş diyende...

Yazar Başkaya kitabına dava açılmasına tepki göstererek Devlet yetkilileri bir an kendilerini mağdurların yerine koyarak düşünsünler dedi. Bekaroğlu da destek verdi: Fikret hoca bir kahramandır. Halka büyük hizmetler veriyor, bunun bedelini de ödüyor.

Sermayenin işine gelen bir şey? Felsefi bir argüman mı? Anlamak için hayata mı karışmak gerek? İşçiler, işsizler, kamu çalışanları, öğretim üyeleri, öğrenciler, işletmeciler sistemi tarif ediyor, sistemi tartışıyor...

Demokratik Öğrenci Hareketi, devletin Bingöl depreminde insanların en temel ihtiyaçlarını bile karşılayamadığını belirtti; bölgedeki faşizan uygulamaların depremden sonra da kendisini gösterdiğini vurguladı. Cebeci Kampusünde yardım masası oluşturuluyor.

Embedded muhabir Bektaş, düzenli orduların olduğu her yerde böyle bir durumun olduğunu söylüyor. Ona göre, gazeteciler ABD ordusunu kullanarak savaşı izlediler. Umm Kasrdaki bayrak fotoğrafını çekip dünyaya yayan da Embeddedlardı...

Yazar Başkaya, 3 Haziranda başlayacak davayı kampanyaya çevirmeyi amaçlıyor. Asıl devlet partisinin her zamanki gibi işleri düzenlediğini söyleyen Başkayaya göre; Türkiye 1908den beri aynı zihniyetle yönetiliyor: Görünen iktidar ve ötesindekiler...

Başkayanın Akıntıya Karşı Yazılar kitabı hakkında, TCK 159/1 maddesi uyarınca dava açıldı. Kitaptaki yazıları bir kez daha okuyunca, egemenlerin ufuk açıcı fikirler karşısında yerinde karar aldığını bir kez daha görüyoruz.

15 bin kişinin katıldığı 1 Mayıs kutlamalarında liselilerin çokluğu dikkat çekiciydi. HADEPliler kimliksiz yaşamak istemiyoruz sloganı attı. Hayat kadınları dışlanmayı protesto etti. Mitingden geriye bildiriler kaldı...

Bir grup üniversite öğrencisi, DEHAPın Kürt sorununa yönelik deklarasyonunu desteklediklerini açıkladı. Yüksel Caddesinde basın açıklaması yapan öğrenciler, Kürt sorununa en kısa zamanda çözüm bulunmasını istediler.

Ankara Gençlik Kültür Merkezini kendilerini entellektüel olarak yetiştirmek isteyen gençler kurdu. Eğitim Fakültesinden Emine kadın konularında çalışma yapmak istiyor, Gazi Üniversitesinden Cevdet Tavla oynanmayan yerimiz oldu diyor.

DMG Yayın Konseyinin bildirisinde iki teknik fark var. Radikal Powellı protesto eden gazeteciler arasında DMGye mensup muhabir olduğunu belirtirken, Milliyetde bu bilgi yok. Baydara göre, gazetecinin eylem yapmasının mesleğini kötüye kullanmak.

Türkiye gazetesi Salı günü Ankarada bedava dağıtıldı. İşin sırrı gazetenin 17.sayfasında sanırım, muhabir Belediye Başkanı Gökçeke Çocukları sevindirmeye devam edecek misiniz? gibi sorular soruyor, Gökçek Ankaralılara müjdeler veriyor.