Polisin Ankara'da "dur" ihtarına uymadığı iddiasıyla açtığı ateşle öldürülen Cem Aygün'ün ailesinden sekiz kişi hakkında "basit yaralama", "görevi yaptırmamak için direnme", "mala zarar verme", "görevli memurlara hakaret", "tehdit" ve "polis memurunu öldürmeye teşebbüs" suçlamalarıyla 58'şer yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.
Aygün'ün ölümüne neden olan polis memuru ise görevinin başında.
Aygün ailesinin avukatı Ertuğrul Cem Cihan, bianet'e yaptığı değerlendirmede, aile üstünde psikolojik baskı kurularak geri adım atmalarının hedeflendiğini belirterek, yargının emniyetin de desteği ile polisleri ciddi şekilde koruduğunu vurguladı.
Cihan, "öldürmeye teşebbüs" dışındaki suçlamalara sulh ceza mahkemelerinin baktığını, dosyanın ağır ceza mahkemesine gitmesi için böyle bir madde eklendiği görüşünde.
24 yaşındaki Cem Aygün, 30 Ağustos 2012'de Ankara'nın Keçiören ilçesinde polisin dur ihtarına uymadığı iddiasıyla polis memuru tarafından sırtından üç kurşunla vurularak öldürülmüştü.
Polis memuru savunmasında havaya ateş ettiğini ama ayağının kaydığını ileri sürmüştü.
Avukat Cihan: Polis yargı koruması altında
Avukat Cihan, olayın ardından 2 Eylül'de Aygün ailesinden sekiz kadının Emniyet Müdürlüğü'ne gidip Cem Aygün'ü öldüren polisi protesto etmek istediğini, buna izin verilmemesi üstüne emniyet önünde oturma eylemi yaptıklarını, arbede çıktığını ve gözaltına alınarak Yenimahalle karakoluna götürüldüklerini söyledi.
"Ben karakola gittiğimde beş kişide darp izleri vardı. Adli tıpa gittik rapor aldık. Darp eden polisler hakkında suç duyurusunda bulunduk ama kabul edilmedi. Sadece kapıdaki üç polis memurunun ifadelerinden yola çıkılarak Cem Aygün'ün kardeşleri hakkında dava açıldı.
"Ankara Cumhuriyet Savcısı Hatice Çetin tarafından hazırlanan iddianamede aile bireylerinin polis memurunu öldürmek için Ankara'da toplandığı ileri sürülüyor. Halbuki cenaze için Ankara'daydılar.
"Polisin tuttuğu tutanakta ailenin 'katil polisler, o polisi bize verin' diye bağırdıkları yazıyor. Yani tutanakta da öldürme girişiminden falan bahsedilmiyor.
"Aile suçluların yargılanmasını istiyor ama henüz otopsi raporu bile gelmedi ve dava açılmadı polisler hakkında. Fakat süratli şekilde kardeşler hakkında dava açıldı. Ben bunun yıldırma amaçlı olduğunu düşünüyorum. Aile üstünde psikolojik baskı kurulmak isteniyor. Yargı polisi ciddi anlamda koruyor."
Songül Aygün: Yılmayacağız
Cem Aygün'ün hakkında dava açılan ablası Songül Aygün bianet'e yaptığı açıklamada, adli yolları kullanarak sonuna kadar mücadele edeceklerini belirtti.
Aile bireylerinin Ankara dışında oturduğunu doğrulayan Aygün, Ankara'da cenaze için bir araya geldiklerini, kendisinin Alanya'dan yola çıktığında kardeşinin polis tarafından öldürüldüğünü dahi bilmediğini, kendisine trafik kazası geçirdiğinin söylendiğini ifade etti.
"Emniyete katil halimizi görsün ve vicdanın sızlasın diye gittik. Biz ev terliklerimizle gittik oraya, elimizde bir sopa bile yoktu. Ayrıca bir polisi öldürmek için Emniyet'e mi gideceğiz?
"Emniyet müdürlüğü önündeki kamera kayıtlarını istiyoruz. Yalan söylüyorlar. Bizi kesinlikle yıldıramayacaklar. Adli yollarla mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz."
İsmet Aygün: Neden?
Cem Aygün'ün babası İsmet Aygün ise "neden" diye soruyor.
"Çocuklarım cenazeye geldi. Canlarının acısıyla emniyete gittiler; hakarete uğradılar, Emniyet önünde darp edildiler. Raporları var.
"Neden bunu yapıyorlar? Bizi yıldırmak istiyorlar ama biz yılmayacağız. Ben bedeli ne olursa olsun çocuklarımın arkasındayım.
"Benim çocuğum öldürüldü, diğer çocuklarım hastanelerde yattı, karım felç geçirdi. Bunlar onların başına gelse ne düşünürlerdi acaba? Kendilerini kurtarmak için bizi suçlamaya çalışıyorlar ama başaramayacaklar..." (EKN)