Anadolu Kültür Hakkari'ye bağlı Yüksekova ve Şemdinli'de düzenlediği programın bugünkü bölümü "Eğitim Sisteminin Temel Sorunları ve Perspektif Farklılıkları" başlıklı konuşmaya Boğaziçi Üniversitesi Eğitim Fakültesi öğretim görevlisi Prof. Dr. Fatma Gök, Sabancı Üniversitesi Eğitim Reformu Girişimi Koordinatörü Neyir Berktay ve Eğitim-Sen Yüksekova temsilcisi Mahmut Sayar katıldı.
Konuşma Anadolu Kültür'ün Hakkari'de Ağustos 2006'dan beri yürüttüğü programın devamı.
Eğitim-Sen'den Sayar, Yüksekova'da yaşanan eğitim sorunlarına değindi ve "herkes için eşit, bilimsel, parasız eğitim talep ettiklerini" belirtti.
Sayar: Yöresel farklılıklar gözönünde bulundurulmalı
"Gerekli cazip ekonomik koşullar sağlanmalı. Anadolu liselerine laboratuarlar açılmalı, diğer teknik destek sağlanmalı, yöresel farklılıklar gözönünde bulundurularak hükümetler farklı eğitim programlar oluşturulmalı."
Çocukların okula başladıklarında bilmedikleri bile dille karşılaşmalarının da sorun teşkil ettiğini söyleyen Sayar, "köyler ve kırsal alanlarda eğiitm bilinci oluşturulmalı" dedi.
"Atanan öğretmenlerin barınma sorunu çözülmeli. Mevcut öğretmenler için yeni eğitim programlarına uygun altyapı sağlanmalı. ÖSS'ye girecek öğrencilerin Yüksekova'dan Van'a ya da Hakkari'ye gitmesi gerekiyor. Yüksekova'da sınav yapılmalı."
"Eğitim teknik düzeye indirgenemez"
Boğaziçi Üniversitesi'nden Gök "Eğitim programları hazırlanırken artık sadece teknik düzeyin önemsendiğini" belirtti, Gök esas üzerinde durulması gereken sorunun yetiştirilmek istenen bireyin özellikleri olduğunu söyledi.
Gök "Yönetim mekanizmalarının ne kadar demokratik olduğu, eğitime sermayenin kimden geldiği ve eğitimi kime göre iyi olduğunun tanımı çok önemlidir" dedi.
"Bizi Dünya Bankası'nın eğitimde özelleştirmeye yönelttiği bir yerde eğitim hak olmaktan çıkıyor. Hükümetler eğitimi kendilerine yük olarak görmeye başlıyor biz bunun tersi için çalışıyoruz."
Toplanan vergilerin nereye harcandığına sadece devletin karar verdiğini ifade eden Gök, Türkiye'nin çeşitli yerlerini bombalamak yerine paranın neden eğitime harcanmadığını sorguladı.
Berktay: Eğitim bireyin potansiyelini gerçekleştirmesini sağlamalı
Sabancı Üniversitesi bünyesinde yürütülen reform girişimini anlatan Berktay "Kaliteli eğitim" ifadesini telaffuz etmeye bile gerek olmaması gerektiğini belirtti ve "Eğitim zaten kaliteli olmalı aslında 'herkes için' demeye de gerek yok ama biz koşullar nedeniyle ikisinin de altını çizmek durumunda kalıyoruz" dedi.
Berktay, "eğitimde kalitenin" üç koşulun bir araya gelmesiyle mümkün olduğunu söylüyor:
* Eğitim birey olarak potansiyelini sonuna kadar gerçekleştirme olanağı vermeli.
* Eğitim neticesinde iş bulma imkanını garantilemesi.
* Demokratik ve kültürel zenginliğe katkıda bulunması.
Berktay Türkiye'nin eğitimde Tunus ve Meksika'nın da gerisinde olduğunu belirtti.
Yüksekova'dan eğitimde oranlar:
Şu anda beş lise 23 ilköğretim okulu, 98 köy okulu var. Merkezde iki anaokulu var.
Kadrolu öğretmen sayısı 580.
Sözleşmeli öğretmen sayısı 140.
Ücretli öğretmen sayısı 400.
Milli Eğitim Bakanlığı'nın yeni atamalarından sonra lise için üç, ilköğretim için 250 köyler için 60 öğretmen gerekiyor. (GG/NZ)