"Eğitimin iyileşeceğine dair umut taşıyorum. Babam derdi ki 'Bizim gibi ülkelerde insanların karamsar olmaya hakkı yok'. 'Egemenler eğitimsiz toplum istiyor' deyip kenara mı çekileceğiz? Türkiye'de demografik olarak nüfus baskısı azalıyor, yani kaliteye yatırım yapılabilir."
Sabancı Üniversitesi Eğitimde Reform Girişimi (ERG) Proje Koordinatörü Neyyir Berktay yürüttükleri "İyi Örnek Konferansları"nı, kız çocuklarını eğitime kazandırmak için Anne Çocuk Eğitim Vakfı (AÇEV) ve Kadın Adayları Destekleme ve Eğitme Derneği'yle (KA-DER) yürüttükleri çalışmaları bianet'e değerlendirdi.
"Türkiye'de her kesim eğitimde kaliteden yana. Türkiye genç nüfusuyla eğitimde sıçrama yaratabilir. İyi okullarımız çok iyi, bu işi biliyoruz demek ki. O zaman rasyonel şekilde bu eğitimi yaymalıyız."
Eğitimde Reform Girişimi
Berktay eğitim alanında politika yapma süreçlerini araştırmak, savunu yoluyla katkı sağlamak ve müdahale etmek amacı taşıyan Girişim'in 2003 yılında Sabancı Üniversitesi bünyesinde kurulduğunu anlattı. Proje somut olguları hem Türkiye hem de uluslararası deneyim ışığında bilimsel yöntemlerle irdeleme temeline dayanıyor.
"Yeni müfredat hazırlanırken mümkün olduğunca katkıda bulunmaya yöneldik. Müfredat çıkınca da 'Değerlendirme Komisyonu' oluşturduk. Hazırladığımız raporu Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) ilgili birimlerine gönderdik."
Öğretmenlerin bireysel olarak geliştirdikleri yöntemler olduğunu ifade eden Berktay, düzenledikleri "İyi Örnekler Konferansları"nda öğretmenlerin bu uygulamaları paylaşmalarını sağladıklarını söyledi.
"Her defasında 700-800 öğretmen katılıyor. İstanbul'daki konferanslara katılamayan öğretmenlere yönelik Milli Eğitim Müdürlükleriyle yerel çalıştaylar düzenliyoruz. 'Hizmet İçi Öğretmen Eğitimi' onlarca öğretmeni büyük bir salonda toplayıp bir müfettişin anlatımıyla gerçekleşiyordu. Biz çalıştaylarda 30-40 öğretmenin etkileşim içinde, tartışmasını sağlıyoruz. 2007 yılında altı çalıştay düzenledik."
Eğitimde ve Toplumsal Katılımda Cinsiyet Eşitliği
"Cinsiyet Eşitliği üç yıllık bir Avrupa Birliği (AB) hibe projesi. Diyarbakır, Şanlıurfa, Mardin ve İstanbul'da yürütülüyor. Önderliği AÇEV kadınlara işlevsel yetişkin okur-yazar eğitimi vererek yapıyor. KA-DER'se kadınların toplumsal alana daha fazla müdahale edebilmesi için yurttaşlık eğitimi veriyor. ERG yaptığı araştırmalarla destek veriyor."
Kız öğrencilerin eğitim hayatlarında yaşadıkları en ciddi kopuşun ortaöğretime geçişte meydana geldiğinin altını çizen Berktay kız çocuklarının eğitimi önündeki engelleri şöyle sıralıyor:
* "Okulu terk" mevzuatta yok, "devamsızlıktan sınıf tekrarı" kavramı var. Üç gün de, bir yıl da devamsızlık... Öğrenci ilköğretimin zorunlu olduğu yaş sınırı dışına çıktığı zamana kadar sınıfta kalıyor, ardından okulu terk etmiş sayılıyor.
* Öğretmen yaklaşımı ve ders dışı aktiviteler kız çocuklarını okula bağlamada önemli.
* Annenin eğitim düzeyi bilinç oluşmasında en büyük etken.
* Anadili Kürtçe olan oğlan çocukları sokakta Türkçe'ye aşina yetişiyor ama kız çocukları okula başladıklarında bocalıyor. (GG)