Zeren Yörük, boşanma aşamasında olduğu kocasından aldığı tedbir nafakası için mücadelesiyle biliniyor.
Hukuki ısrarları sonucunda bir dönem birikmiş nafakasını alan Yörük, bu sırada kadın hakları mücadelesi ile tanıştığını ve artık şiddet gören kadınlar için mücadele ettiğini söylüyor.
Yörük şimdi de boşanma hakkına erişim için mücadele ediyor.
Dinliyoruz.
Boşanma aşamasında olduğunuz kocanızla nasıl tanıştınız?
2016’nın Eylül ayında tanıştık. Aralık ayında birlikte yaşamaya başladık. Esenyurt’ta birlikte yaşamaya başladık.
Birbirini seven iki âşık olarak çok kavga ettik çok barıştık. Sonra ben işe girdim. Bu süreçte kıskançlıklar başladı. Sonra ben hamile kaldım. “İkimiz de birbirimizi seviyoruz evlenelim” dedik. Benim önceki eşimden kızım var ona da annelik yapabiliyorum işim var çalışabiliyorum evlenebiliriz sorun çıkmaz diye düşündüm.
Sonra ne oldu?
Sonra ailesine söyledik, ailesi istemedi. Ama o ailesine “Ben bu kadını seviyorum” dedi. O dönem bile “Ailen istemiyorsa evlenmeyelim” dedim. Ama o “ben seviyorum” dedi. Evlendik. Yıldırım nikahı kıydık.
Evlilik hayatınızı nasıl etkiledi?
Türkiye şartlarında iyi bir maaş alıyorum, aracım var. Güzel bir işim var. Evlendiğimde de çalışmaya devam edebilirim diye düşünüyordum.
İlk 45 gün çok güzeldi. Sorun yoktu. Hamileydim benle ilgileniyordu, vs. Ama sonra, işe gitmemi istemedi. Ona karşı görevlerimi yerine getirmediğimi iddia etti. Evde de yeterince kadınlık görevlerimi yerine getiremediğimi iddia edip işten ayılmamı istedi. Ben de onu dinledim. Güzel işimi ve maaşımı bıraktım onun yüzünden.
Ancak kıskançlığı bitmedi daha da arttı. Bana şiddet uygulamaya başladı.
“Şiddete karşı çağırdığım polisler benimle konuşmadan evden gidiyordu”
İlk şiddetinizi ne zaman gördünüz?
Evliliğimizin 45’inci gününden sonra görmeye başladım. Darp edildim. Eski eşimden olan kızım da varken beni darp etti. İlk defa şiddet gördüm. Kızım da çok korktu.
Sonra şiddet devam etti mi? Siz ne yaptınız?
Evet. Şiddet, sistematik hale geldi. Ben şiddet gördüğümde 183’ü veya 155’i arıyordum ancak eve gelen polise kendisi de polis olduğu için bir şeyler söyleyip gönderiyordu. Eve gelen polisler benimle dahi konuşmadan gidiyordu.
“Ellerimi kelepçeleyip beni dövdü”
Bu süreç böyle ne kadar devam etti?
Artık sistematik bir şiddet vardı. Ben de evde onu bekleyen geldiğinde şiddet gören, ekonomik olarak da şiddete maruz bırakılan bir kadın olmuştum. O bazı haftalar eve iki üç gün gelmezdi.
Ekonomik şiddete maruz bıraktı diyorum ya mesela eve 10 TL bırakırdı o da yalvar yakar, su alacağım diye. Yoksa bana hiç para vermezdi. Son olarak doktora gitmek için para istedim. Ondan para alamadım, komşudan borç alıp doktora gittim. Doktor, bebeğimin sağlıklı olduğunu doğumda bir sorun yaşamayacağımı söyledi. Kızım da yanımdaydı.
Eve gittim. Onu aradım ulaşamadım. Eve geç saatte geldi.
Sonra ne oldu?
Geldiğinde kızım ona “Bebek sağlıklı bir şey olmamış” diyor. Kızım darplardan dolayı çok endişeliydi bebeğe bir şey olacak diye. O nedenle iyi bir haber gibi düşünüp onunla paylaşıyor. Bu cümleyi duyar duymaz gelip bana saldırdı. Bana öyle bir tekme attı ki kendimi yatağın üstünde buldum. Karnıma doğru tekme atıyor sürekli olarak.
Beni arkadan ters kelepçe yaptı. Kızım bir yandan ağlıyor, bağırıyor ama kocam hiçbir şeyi duymuyor bana sürekli olarak vuruyor. Karnımın üzerinde zıplıyor.
Bir on beş dakika böyle geçti sanırım ben bayılmışım. Evin kapısını kilitlemiş anahtarı da yanına almış. Kızımla ben birbirimize sarılıp ağlayıp uyuyoruz tekrar sarılıp tekrar ağlıyoruz. Böyle geçiyor evde zaman. Sonra kızım acıktı yemek için ayağa kalktığımda Kan geliyor. Kızım “112’yi arayalım” diyor.
O buna izin vermiyor. Kendisi beni hastaneye getiriyor. Kızıma da “Sen şimdi babana git sakın ona bundan söz etme. 15 gün annene gelme” diyor.
Ben bu olayın ardından boşanmaya karar verdim. Ancak boşanırsam kurtulurum diye düşündüm ancak öyle olmadı.
Ne oldu?
Avukatımla adliyeye başvurduk. Adliyeden “boşanma tedbir nafakası” çıkardık. Nafakayı bir türlü alamıyorum. Bana sürekli olarak mesajlar gönderiyor, “Seni öldürürüm, benim kaybedecek bir şeyim yok”.
Aslında benden kurtulmak istiyor hiç nafaka filan ödemeden başından atacağını sanıyor. Nafakayı ödemiyor bu arada. Ben zar zor koşullarda yaşamaya yeniden hayata tutunmaya çalışıyorum.
Nafakayı alabildiniz mi?
Boşanma davamız sürüyordu ancak tedbir nafakasını alamıyordum. Avukatımla defalarca icra takibi yolladık maaşından kesilmesi için ama tayini başka kente çıkmış. Öğrendik ki bizim oradaki Emniyet Müdürlüğü’ne yolladığımız tebligatlar ona ulaşmıyor bir şekilde sümen altı ediliyor.
Nasıl yani?
Polis olduğu için arkadaşları onu koruyor sanırım. Ben de tayin olduğu Emniyet Müdürlüğü’nü arayıp durumu anlatıyorum. Çok zor durumdayım. Tüm yaşanan süreçleri anlatıyorum. Ama kimse bana yardımcı olmadı. Ben de sürekli arıyorum emniyet müdürlüğünü. Bir konuşmam da “Onu öldüreceğim” gibi bir laf etmişim. Kızgınlık anında söylersiniz ya o şekilde bir cümle.
Size Emniyet Müdürlüğü’nden bir cevap verildi mi?
Bir gün bir kadın aradı. Emniyet Müdürlüğü’nden aradığını benimle yüz yüze görüşmek istediğini söyledi. “Sorunu çözeceğim” dedi. Ben de ertesi sabah ilk uçakla İstanbul’dan oraya gittim. Uçaktan iner inmez gözaltına alındım. Beni havaalanının bir bölümünde tutuyorlar. Gitmeme izin vermiyorlar ama “gözaltında da değilsin” diyorlar.
“Senin şu kişiyle (kocamı kastediyor) ne derdin var?”, “Neden geldin?” “Onu öldürecek misin?” diyorlar. Ben de hiç öyle öldürmek gibi bir derdim olmadığını nafakamı istediğimi söylüyorum. Böyle böyle akşam beş oldu. Beni arayan kadın geldi. “Beni neden bu saatte buraya getirdiniz” dedi. Ben de “Siz beni aradınız gel dediniz ben de geldim. Arkadaşlarınız beni burada tuttu” diye yanıt verdim.
Savcılığın böyle bir gözaltı emri olmadığını da öğrendim. Bu kadına tüm süreci anlattım. Kadın bana “Sen haklısın ama yöntemin yanlış” gibi bir cümle söyledi. Beni bıraktılar. Direkt otele gittim. Otelin önünde de sabaha kadar polis beklettiler. Ben sadece nafakamı istiyordum. Ertesi sabah da uçağa bindim İstanbul’a döndüm.
"Şiddete karşı farkındaık yaratmaya çalışıyorum"
Nafakayı alabildiniz mi?
Evet bu olaydan 15 gün sonra birikmiş tüm nafakalar hesabıma yatmıştı.
Şu anda süreç nasıl işliyor?
Boşanma davamız sürüyor. Ayrıca şiddetten dolayı da davamız var. Mahkemeler yavaş ilerliyor, tanıkların dinlenmesi vs derken uzuyor. Ama ben çok güçlendim artık kendim gibi kadınlar için mücadele ediyorum. Şiddet gördüm, mücadele etmeyi öğrendim, şimdi ben de şiddet gören kadınlar için mücadele ediyorum. Bir siyasi partinin kadın kollarına girdim. Kadına yönelik şiddetle ilgili topantılara katılıyorum. Yaşadıklarımı başka kadınlara da anlatıyorum. Her yerde şiddete karşı farkındaık yaratmaya çalışıyorum.
Son olarak ne söylemek istersiniz?
Kadınlar bir tokattan bir şey olmaz diye düşünmemeli. En ufak şiddet gördüğünüz an hemen sorunu çözmeye odaklanmalısınız. Kocamın ailesi maddi olarak çok güçlü. Her yerde tanıdıkları var. Ben de sadece hukuka güveniyorum. Umarım boşanma davam da kısa süre içinde biter. Boşanma uzadıkça benim hayatım olumsuz etkileniyor. (EMK)