Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (DİSK) Friedrich Ebert Vakfı’nın (FES) katkılarıyla dün (14 Şubat) Caddebostan Kültür Merkezi’nde düzenlediği “Uluslararası Sendikal Hareket ve Sendikal Mücadelede Yeni Deneyimler” başlıklı sempozyuma katılan farklı kıtalardan sendikacılar, küreselleşen kapitalizme karşı mücadelede emekçi sınıfların küresel dayanışmayı yükseltmesi gerektiğini savundu.
Türkiye'den ve Türkiye dışından sendikacılar, gazeteciler ve akademisyenlerden oluşan 200 civarında kişinin takip ettiği sempozyumun açılış konuşmalarını FES temsilcisi Bettina Luise Rürup ve DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi yaptı.
Çelebi: Uluslararası dayanışmanın değerini biliyoruz
Rürup konuşmasında 100’den fazla ülkede faaliyet gösteren FES’in dünyanın en büyük sosyal demokrat “think tank”i (düşünce kuruluşu) olduğunu belirtti ve vakıf olarak uluslararası dayanışmaya verdikleri önemin altını çizdi.
Çelebi'yse uluslararası dayanışmanın kendileri için yaldızlı bir slogan değil, bizzat yaşadıkları ve değerini bildikleri bir olgu olduğunu ifade ederek 12 Eylül sonrasında DİSK’e destek olan yabancı sendikacılara teşekkür etti.
"Sendikalar küresel hareket etmek zorunda"
DİSK uzmanı Bülent Karadağ’ın yönettiği “Bir Olanak Olarak Uluslararası Sendikal Hareket” başlıklı ilk oturumda Britanya İşçi Sendikaları Kongresi’nden (TUC) Seam Bamford, Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu’ndan (ITUC) Raquel Gonzales, Güney Afrika İşçi Sendikaları Kongresi’nden (COSATU) Violet Seboni ve Fransa İşçi Sendikaları Konfederasyonu’ndan (CGT) Mariannick Lebris tebliğ sundular.
Sermayenin ulusaşırı bir nitelik kazandığı neoliberal koşullarda işçi sınıfı mücadelesinin ulusal düzeyle sınırlı kalmasının açmazlarına değinen konuşmacılar, sendikaların bir yandan ulusal düzeyde güçlü biçimde örgütlenirken bir yandan da küresel düşünmesi, küresel örgütlenmesi ve küresel hareket etmesi gerektiğinde birleştiler.
Bu bağlamda özellikle küreselleşmenin baş aktörü durumundaki çokuluslu şirketlerin farklı ülkelerdeki çalışanları arasında ortak bir mücadele geliştirilmesinin gerekliliği vurgulandı.
Uluslararası örgütlenmeler konusunda henüz çok yetersiz olduklarını itiraf eden konuşmacılar küreselleşmenin işçiler aleyhindeki tüm sonuçlarına karşın bu tür örgütlenmeler için fırsatlar da sunduğunu ileri sürdüler.
Filistinli emekçiler destek bekliyor
Öğle arasında bianet’in görüştüğü Filistin İşçi Sendikaları Konfederasyonu’ndan Bayar Said ve Ghada Galion ise İsrail işgali nedeniyle Filistinli işçilerin müzakere yürütebilecekleri kendilerine ait bir devletten ve en temel yaşamsal haklardan bile yoksun olduklarını söylediler, “Konferansa katılan uluslararası delegelerden dayanışma ve destek bekliyoruz” dediler.
Ortak sorunlar öne çıktı
Kurtar Tanyılmaz’ın yönettiği ikinci oturumun konusuysa “Sendikal Özgürlükler Bağlamında Farklı Ülke Deneyimleri”ydi.
Bu oturumda Arjantin İşçi Merkezi’nden (CTA) Hector Eduardo Mendez, Brezilya Sendikalar Federasyonu’ndan (CUT) Clair Siobhan Ruppert, Güney Kore İşçi Sendikaları Konfederasyonu’ndan (KCTU) Young-Ok Jin, Filipinler 1 Mayıs Hareketi’nden (KMU) Elmer Labog ve DİSK Genel Sekreteri Musa Çam konuştu.
Konuşmacılar bu bölümde somut mücadele deneyimlerinden ziyade, neoliberal dönemin sendikal örgütlenme ve mücadelenin karşısına çıkardığı yasal-kurumsal ve yapısal güçlüklere dikkat çekti.
Bu konuşmalarda altı çizilen sermaye yanlısı kanunlar ve hükümet politikaları, yüksek işsizlik, geniş kayıt dışı sektör, esnek üretim ilişkileri ve taşeronlaşma gibi olgular, birtakım özgün problemlere karşın farklı ülkelerdeki işçi sınıfı mücadelelerinin kapitalist küreselleşme karşısında benzer sorunlar yaşadığını ortaya koydu.
İzleyicilerin de deneyimlerini paylaştığı sempozyum uluslararası dayanışma mesajlarıyla sona erdi. (KM/TK)