Bu başörtüsü yasağı topografik olduğu kadar fevkalade keyfi. Bugünkü uygulama hakikaten ne milli iradeye saygı ile ne de temel hak ve özgürlüklere saygı ile bağdaşan bir durum. Şahin Alpay başörtüsünü irdeliyor.

Hindistanda Sangram adlı başarılı STKnin kurucusu Seshu ile HRWdan Csete, HIV virüsünün ve AIDSin riyakâr anlayışlar yüzünden yayılmasını sürdürdüğünü, çözüm yolunun sağlık değil temel insan hakları politikalarında yattığına dikkat çekiyor.

Milli güvenlik devleti, tüm unsurları -milli güvenlik gençliği, milli güvenlik medyası, milli güvenlik üniversitesi şeklinde- kalibre etmiş zaman içerisinde.MGKnın gizli yönetmeliği, batılılık restorasyonunun paradoksu, medya ve tepki üzerine.

Hasan Ersel, niyet mektubunun verilmesi sürecini, hükümetin sürdürülebilir saygınlık sorununu, Hazine Müsteşarının değiştirilmesini ve yıl sonu hedeflerinin tutmayacağını gösteren enflasyon rakamlarını değerlendirdi.

Ajay Chhibberın konuşması, zamanlaması yüzünden popüler oldu. Çünkü daha önce aynısını söylemişti. Özetle denilen: Türkiye reform yönünde yapması gerekenleri yapmıyor, o halde Dünya Bankasının reform programına vereceği destekten çekilmesi normaldir.

Bunlar yeni Hitlercikler. Kötü bir zaman, çünkü savaş çıkabilir. Öte yandan, halkın hesaba katıldığını hissediyoruz. Bunu durdurabilirler ve bu her an biraz daha değişiyor. Troçkinin dediği gibi, kitlelerin tarih sahnesine girdiği anlardan biri.

Yarın, Meclisteki milletvekilleri, ülke halkının yüzde 94 oranında hayır dediği bir savaşa katılıp katılmama kararını alma durumunda.Ahlâki, siyasi, hukuki, vicdani, insani öncelik birdir ve tektir: Barış.

Chomsky, Açık Radyoda başı dertte neoliberal rejimlerden, ABnin ilkelliğinden, Türkiyenin Batılı entelektüeller için esin kaynağı olması gerektiğinden, insan türünden ve dünya hâlinden bahsediyor.

Şükrü Sina Gürel son derece önemli açıklamalar yapmış ve demiş ki, BM Türkiyeyi zaman cenderesine, Erdoğan da dış politikayı ipotek altına sokuyor. Hatta, Kıbrıs planını da Annanın Rum kesimiyle işbirliği içinde hazırladığını bile iddia etmiş.

Kültür merkezinde Kuzey-Doğuyu seyreden turist kitsch-adamlar, kendileri ve sesleri güzel Rus kızlarıyla erkeklerini huşû içinde izlerlerken, kendilerini şiddetin cehennemi kuyusunda bulduklarında, metaforlar üzerinde duracak halleri yoktu elbette.

Ersel, AB Komisyonunun raporunda Türkiyede iktisadi dönüşümün siyasi dönüşüme göre daha başarılı göründüğünü belirtiyor, Eylül ayı enflasyon rakamlarını ve Brezilyadaki ekonomik ve siyasal gelişmeleri Türkiyeyle kıyaslayarak değerlendiriyor.

En az 3 bin 600 sivil Afganın öldüğüne inanılıyor, Mart ayından itibaren okullar açılmış, İngiliz turist kafilesi de Afganistana gitmiş. Okuma yazma oranında yükselme yok. Kalıcı Barış Usame Ladini ortadan kaldırmak için yapılmamış mıydı?

Önümüzdeki dönemde Amerika, Avrupa ve Japonya, üretim kapasitelerinin altında üretim yapıyor olacaklar, bu da fiyatların düşmesine yol açabilir. Fiyatların düşmesine iyi diyebiliriz ama, öyle değil; bu deflasyon denilen olay tehlikeli bir olaydır.

Piyasaya her şeyi bıraktım demek, iyi ile kötüyü ayırt etmekten vazgeçtik anlamına geliyor. Ama iktisat bir toplum açısından neyin iyi olduğunun değerlendirildiği bir bütündür. İktisat sadece piyasanın çözümü değildir. Joseph Stiglitzin kitabı üzerine...

Stiglitzin kitabından yola çıkarak şu söylenebilir: Küreselleşme toplumların sorunlarını çözme konusunda fazla fayda ya da katkı getirmedi. Bunlardan bir tanesi, iktisat anlayışının eğilip bükülmesinden, iktisadın çok dar yorumlanmasından kaynaklanıyor..

Çok acaip bir hesap ve bilanço çıkıyor, insanı ürkütmeden edemiyor doğrusu.. Ersel ve Madra, ABDnin Irakı vurma planlarını, operasyonun ABD ve Türkiyeye ekonomik maliyetini ve petrol fiyatlarına etkisini 1991 Körfez Savaşı ile kıyaslayarak irdeliyor.

Ersel, 11 Eylül sonrasında ABDde silah yapan firmaların hisse senetlerinin yükselmeye başladığına dikkat çekiyor, Başkan Bushun savunma harcamalarını 400 milyar doların üzerine çıkarma hedefini, savunma sanayisinde değişen trendleri değerlendiriyor

Ömer Madranın Açık Radyodaki söyleşisinde, Hasan Ersel, Türkiyede bankacılıkta alınan önlemler ışığında gelecek dönem makro ekonomik gelişmeleri ve ekonomik açıdan kritik noktadaki Brezilyanın durumunu değerlendiriyor.

Yazar, sinemacı ve düşünür Tarık Ali ile Ömer Madra, Fundamentalizmler Çatışması kitabı hakkında konuştu. Ali bu çarpıcı söyleşide Amerikan imparatorluğunu, medyanın bağlılığını, Çini bölme planlarını ve İslam dünyasının reform ihtiyacını anlattı.