Kutupayısı kıyafeti giymiş bir eylemci, en az küresel ısınmaya kurban gitmiş buz dağı parçasının üzerinde sıkışıp kalmış gerçek kutup ayısı kadar hüzünlü ve şaşkın görünüyor. Alandaki hemen her fotoğrafçı ve kameraman onu görüntülüyor. Pankartını üzerine giymiş: Önünde "Kutupayısı, doğumu 1995, ölümü iklim değişikliği" yazıyor. Kıyafetin içinde Greenpeace gönüllülerinden biri var. Eylülün son günleri için oldukça sıcak bir havada pelüş kıyafeti içinde en az kutupayıları kadar rahatsız olsa gerek.
Küresel Isınmaya Karşı 24 Eylül eylemi için ayrılan Kadıköy İskele Meydanı, burada yapılan mitinglerle karşılaştırıldığında oldukça sakin. Bu kadar az kişinin gelmiş olması katılımcılar arasında şaşkınlığa yol açmış durumda.
Eylemin açılış konuşmasını yapan Ömer Madra da zaten katılımcı azlığına bir espriyle değinmeden geçemedi. Konuşma platformunun direklerinden birine asılı bir pankartı işaret ederek "Burada '350 hemen şimdi' yazıyor. Mesajı alanlar burada" dedi.
"Şaka bir yana" diyerek devam etti konuşmasına Madra, "İki yıl önce Lester Brown'la Earth Policy Enstitüsü'nün başkanıyla yaptığım röportajda şu soruyu sormuştum: Neden bu kadar büyük bir tehdit varken, hala kitleler yeterince toplanamıyor, hükümetleri altüst edecek bir hareket doğamıyor" diye. 'Bu işler hiç belli olmaz. Sosyal değişim hiç beklenmedik bir zamanda ve yerde gerçekleşebilir. Tarihe baktığımızda hep böyle oluyor' demişti. Ben bu yorumun kesinlikle doğru olduğunu düşünüyorum. Bunun en önemli göstergelerinden biri dünyada belki de sosyal değişim ve dönüşümün en az bekleneceği Tunus'ta, arkasından Ortadoğu'da en tutucu olan ne varsa onların bekçiliğini yapan Mısır'da ve genel olarak Arap Baharı'nda yaşadıklarımızdır. Bu nedenle en ufak bir tereddüt göstermeden var gücümüzle bu olağanüstü tehdidi defetmek için çalışmalıyız."
Madra daha sonra dünyanın her köşesinde gittikçe sertleşmekte ve güçlenmekte olan bir eylemliliğin "iklimi değil, sistemi değiştir"meyi amaçladığını ve güvenlik güçlerinin sertlikle karşılık verdiğini söyledi ve denemeye, mücadeleye devam edeceğiz dedi.
350 Hareketi
Ömer Madra'nın 350 kişi geldi esprisini yaptığı pankart, küresel ısınma ve iklim değişikliğiyle mücadelenin sloganı.
Uluslararası bir hareket olan 350 hareketinin temel amacı atmosferdeki karbon ve eşdeğeri gazların oranını belirli bir seviyede tutmak için kamuoyu bilinci oluşturmak.
Atmosfer için 1 milyon parçacıkta 350 karbon parçası kritik eşik olarak kabul ediliyor. Uzmanlar bu eşiğin uzun süreli olarak aşılması dünyayı geri dönüşü imkânsız bir bozulmaya doğru iteceği belirtiyor.
Kadıköy'de sayı az olsa da 24 Eylül eylemi Madra'nın da belirttiği üzere küresel bir eylem. Bugün 175 ülkede 2000'in üzerinde etkinlik ve miting düzenlendi.
Kadıköy'deki eylemde ise odak noktası son zamanlarda ciddi bir mücadele veren Sinop Gerze direnişçileriydi. Madra'dan sonra kürsüye konuşmacı olarak Gerze yerel eylemcileri adına Yeşil Gerze Çevre Platformu temsilci Öznur Özden çıktı.
Özden "Türkiye'de şu anda çalışır durumda 17 termik santral var. 47 daha eklenmek isteniyor. Bunların bir tanesi için Sinop Gerze seçildi. Yerel halkın iradesi hiçe sayılıyor. Çevresel etki değerlendirmesi (ÇED) yapılmadan termik santral için Anadolu Grubu'na lisansı verildi. Bu karar halkın hukuk mücadelesinin ve direnişinin başlangıcı oldu" diye konuştu.
Ardından Grup Bajar ve İlkay Akkaya "Gel sen de hayır, termik santrale hayır" "Biz anti-kapitalistiz", "Savaşa hayır, barış hemen şimdi", "İklimi değil, sistemi değiştir" sloganları eşliğinde şarkılarını seslendirdiler.
İlkay Akkaya eylemcileri meydanı kaplayacak uzun bir halaya davet etti. Küresel Eylem Grubu, Yeşiller Partisi, Greenpeace, Yeşil Gerze Çevre Platformu, Barışa Pedal, Anti Kapitalist Öğrenciler, Devrimci Sosyalist İşçi Partisi (DSİP) üye ve gönüllülerinin katıldığı küresel ısınmaya karşı yapılan eylem halay eşliğinde sona erdi. (HK)