Bakırköy ağır ceza mahkemesi, Engin Çeber'in gözaltına alındıktan sonra karakol ve cezaevinde gördüğü işkenceyle hayatını kaybetmesi üzerine 60 görevli hakkında savcılığın hazırladığı iddianameyi kabul etti; dava açılmış oldu.
Çeber'in avukatlarından Taylan Tanay, yaptığı yazılı açıklamada, üç gardiyan ve bir cezaevi müdürünün "işkence sonucu adam öldürmek" suçlamasıyla "ağırlaştırılmış müebbet hapis"le yargılanacağını söyledi.
İşkenceyle suçlanan Metris Cezaevi nöbetçi müdürü Fuat Karaosmanoğlu; infaz koruma memurları Sami Ergazi, Nihat Kızılkaya ve Selahattin Apaydın halen tutuklular.
Ayrıca 27 gardiyan suçu bildirmemek, üç gardiyan ve iki müdür görevi kötüye kullanmak, bir gardiyan hem kasten yaralama hem de görevi kötüye kullanmak, üç gardiyan da eziyet etmekle suçlanıyor.
13 polis bir veya birden fazla kereler "eziyet etme" suçlamasıyla yargılanacak. Dört jandarma "kasten yaralama"yla suçlanırken muayene etmeden rapor düzenleyen bir doktor da resmi evrakta sahtecilikle yargılanacak.
TCK'ye karşı AİHS
İddianameye göre, sanıklar arasında Çeber ve arkadaşlarını basın açıklaması yaptıkları sırada gözaltına alan polisler ve götürüldükleri karakoldaki polisler de bulunuyor.
Savcılık iddianamede Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne atıfta bulunarak "hiç kimsenin işkenceye tabi tutulamayacağını" belirtti; AİHS'nin Anayasa hükmünde olduğu ve ceza kanununa göre önceliği bulunduğu belirtildi.
AİHM kararlarını örnek gösteren savcı, kaba dayak ve suyla ıslatmayı "kötü muamele" sayarken, işkence suçlamasını da AİHS'ye dayandırdı. Ceza Kanunu'nun 94. maddesinin gerekçesinde işkence yapanın amacının da suçun unsuru haline getirildiğini söyleyen savcı, AİHS'ye dayanarak bunun geçersiz olduğunu söyledi.
Duruşma ocakta
Tanay, iddianamede işkence suçunun yer almasının önemli olduğunu söyledi ve bunun kamuoyu baskısı sayesinde gerçekleştiğini belirtti.
Sanıklar tutuklanırken, savcılık gerekçeler arasında işkenceyi saymamış, avukatlar bu duruma tepki göstermişti.
Çeber ve üç arkadaşı 28 Eylül'de, Ferhat Gerçek'i vuran ve felç kalmasına neden olan polisin hâlâ tutuklanmamış olmasını protesto ettikleri basın açıklamasının ardından gözaltına alınmışlar, ertesi gün mahkeme tarafından tutuklanarak cezaevine gönderilmişlerdi.
Cezaevinde de işkence yapılan Çeber, 10 Ekim'de yoğun bakımda olduğu Şişli Etfal Hastanesi'nde hayatını kaybetmişti.
Adli Tıp raporunda Çeber'in işkence sonucu öldüğü vurgulanmıştı. Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin de işkenceyi kabul etmiş ve özür dilemişti.
İlk duruşma 21 Ocak 2009'da görülecek.(EÜ)