Genelkurmay Başkanlığı'nın hazırladığı andıçlara bir yenisi eklendi.
2006'da hazırlanan listede "Türkiye'yi bölmek isteyen Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve Avrupa Birliği'nin (AB) projelerini Türkiye'de yürütmek için birçok fondan yardım alan" kurumların ve onların yöneticilerinin isimleri birbiriyle ilişkili şekilde yer alıyor.
bianet'in de içinde bulunduğu şemalarda Kadın Adayları Destekleme ve Eğitme Derneği'nden (KADER), Açık Radyo'ya; Bilgi Üniversitesi'nden Tarih Vakfı'na onlarca kurum sıralanmış.
Taraf'ın haberine göre amaç, "bilgi vermek ve bu kurumlara karşı alınabilecek tedbirler hakkında onay almak".
Kısacası, TSK yasalar çerçevesinde kurulan ve işleyen, denetime tabi olan kurumlar ve yurttaşlar üzerinde kendisine yasayla verilmemiş bir görev biçip, tasarrufta bulunmaya kalkışıyor.
Anlaşılamayan ilişkiler (?)
Madem "vatan savunması" için andıçlamak etkili bir yöntem olarak benimsenmiş durumda, biz de Genelkurmay Başkanlığı'nı andıçlayarak buna katkıda bulunmak istiyoruz.
Yalnız STK'lerin aksine buradaki ilişkiler gizli kapaklı ve fevkalade karmaşık olduğundan, okurların aklını karıştırmamak için oklu şemalar yerine birkaç satır başlığı ve soruyla durumu özetlemeye çalışacağız:
- TSK, "Türkiye'yi bölmeye çalışan ABD"den milyonlarca dolar hibe alıyor: 1941–1944 döneminde Ödünç Verme ve Kiralama (Lend and Lease) Kanunu çerçevesinde ABD tarafından Türkiye’ye 95 milyon dolarlık savaş malzemesi verildi. 1945'te Türkiye ve ABD arasında yapılan Askeri Yardım Antlaşması ile İkinci Dünya Savaşı sırasında sağlanacak askeri yardım bir anlaşma ile taahhüt altına alındı. Savaş sonrasında Truman Doktrini ve Marshall Planı çerçevesinde ABD tarafından yardım sağlandı. O günden bu yana ABD ve NATO kapsamında TSK'ye yapılan toplam hibelerin tutarı nedir?
- Genelkurmay Başkanlığı, "Türkiye'yi bölmeye çalışan AB"den milyonlarca avro hibe alıyor: AB Genel Sekreterliği 2007 tahsislerine dair yaptığı açıklamada "Mehmetçik Projesi" için 12,7 milyon avro verildiğini söyledi. Bu projenin detayları neler? Genelkurmay Başkanlığı, kendine karşı nasıl faaliyetlere girişmeyi düşünüyor?
- Makine Kimya Endüstrisi'nin (MKE) ordu için ürettiği el bombalarının Cumhuriyet'in bahçesine atıldığı, Sıhhıye meydanına gizlendiği ortaya çıkıyor; Kara Kuvvetleri Komutanlığı bu bombaların nasıl oralara gittiğini açıklamıyor? Eski komutanlar "korkutmak için birkaç bomba salladığını" söylüyor. Genelkurmay Başkanı, Şemdinli'de kitabevini bombalayan subaylar için "tanırım iyi çocuktur" diyor. Emekli komutanların görevdeyken darbe planladığı ortaya çıkıyor.
"Andıç" bizim işimiz!
Başlıklar ve sorular çoğaltılabilir. Özetle, bütçeden büyük bir pay ayrılan ama bu parayı nasıl harcadığını açıklamayan, büyük ölçüde yargı denetiminin dışında kalan Genelkurmay, bir kez daha yurttaşların sadece hukukla bağlı kalmasına razı olmayıp onları kendi kurallarına göre yargılayıp, sınıflandırıyor.
Yukarıda sıraladığımız konuları Genelkurmay'ın bağlı olduğu Başbakanlığın bilgisine sunuyoruz. Andıçta yazmıyor ama hatırlatalım; bu bizim işimiz. (EÜ/GG)
Not: Genelkurmay Başkanlığı andıçta bütün ilişkileri yerli yerine oturtmuş da, Üstün Ergüder'le Açık Toplum Enstitüsü arasında bir soru işareti var. Boşluğu doldurmak için söyleyelim; kendisi iki dönem enstitünün Türkiye ofisinin danışma kurulunda yer almıştı.