Ergenekon savcılarına gönderdiği ihbar mektubunda, adı gizli tutulan subay, Genelkurmay'ın sivil toplum örgütleriyle ilgili fişleme yaptığı andıçı kanıtladığını öne sürdüğü bir de "bilgi notu" yolladı.
Buna göre, aralarında bianet'in de olduğu, STK'leri "Türkiye'yi bölmek isteyen AB yanlısı, ABD yanlısı" diye sınıflandıran andıçın hazırlığı 29 Temmuz 2004'te Genelkurmay Başkanı'nın (o dönemde Hilmi Özkök) emriyle başladı. Adli Tıp Kurumu'nun "İrticayla Mücadele Eylem Planı"nın altında imzası olduğunu saptadığı Albay Dursun Çiçek'in hazırladığı fişleme belgesi, Nisan 2006'da "makamlara sunuldu." Bundan dört ay sonra Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt oldu.
Belgeye göre, andıçı teslim alan dönemin Genelkurmay 2. Başkanı Işık Koşaner'di. Koşaner şu an Kara Kuvvetleri Komutanı ve 2010'daki Yüksek Askeri Şura'nın ardından, Genelkurmay Başkanı olması bekleniyor.
Andıçla ilgili ilk haber Nisan 2008'de
Andıçla ilgili ilk haber, 7 Nisan 2008'de Taraf gazetesinde yer aldı. Habere göre, 73 sayfalık belge STK'leri ""uluslararası kuruluşlardan hibe alan ve Türkiye'yi bölmeye çalışan" olarak niteliyor, şemalarda Kadın Adayları Destekleme ve Eğitme Derneği'nden (KADER), Açık Radyo'ya; Bilgi Üniversitesi'nden Tarih Vakfı'na onlarca kurum sıralanıyordu.
Fişlemede, iş ve medya dünyasından adlar, akademisyenler de vardı.
Andıçın son bölümleri TSK ile iletişim içindeki kuruluş ve kişilere ayrılmıştı. TSK'nın görüşleri doğrultusunda kamuoyu oluşturulması için Ordu Yardımlaşma Kurumu (OYAK), ASELSAN, Makine Kimya Endüstrisi (MKE) gibi askeri iştiraklerle TSK'ye yakın olduğu vurgulanan TEMA Vakfı, Kızılay, AKUT gibi kuruluşlarla da iletişimin güçlendirilmesi gerektiği söyleniyordu.
Fişlemenin kaynağı İnternet ve gazete haberleriydi.
bianet de Genelkurmay'ı andıçladı
Aynı gün, bianet de Genelkurmay'ı andıçlıyordu(!). Silahlı Kuvvetler'in ABD'den aldığı hibelerin bir bölümünü anımsatan bianet, 2008'in ilk dört ayında, Genelkurmay'ın projelerinin fonlanması için Avrupa Birliği'ne yaptığı beş başvuruyu da gündeme getirdi.
Genelkurmay'dan hiçbir açıklama yok
Büyükanı'tın Genelkurmay'ın başına gelmesiyle birlikte, kurumun açıklamaları için sık sık kullanılan İnternet sitesinde, bu konuda hiçbir açıklama yer almadı. Hâlâ da yok. Dursun Çiçek hakkında da hiçbir işlem yapılmadı.
11 Nisan'da İnsan Hakları Derneği (İHD) andıçla ilgili soruşturma başlatılmasını istedi.
12 Nisan'da Büyükanıt, ünlü konuşmasını yaptı. Bir andıçtan söz etti, ama bu medyanın fişlendiği, akreditasyon andıçıydı. Büyükanıt, Gündem gazetesini hedef göstererek bu fişlemeyi savundu.
Andıç bir buçuk yıldır gündemde yoktu
STK'lerin fişlendiği andıç, "İrticayla Mücadele Eylem Planı" gündeme geldiğinde, Dursun Çiçek üzerinden anımsandı.
24 Ekim'de basında yer alan haberlere göre, adı açıklanmayan bir subay Ergenekon savcılarına ulaşan ihbar mektubunda, şunları yazdı:
"Sayın Savcım, Albay Dursun Çiçek tarafından hazırlanan ve çeşitli Sivil Toplum Örgütleri'nin (STÖ) fişlenmesini içeren bir andıç 7 Nisan 2008 tarihinde Taraf gazetesinde yayımlanmıştır. Taraf gazetesinin konuyu haber yapmasından sonra Genelkurmay Başkanlığı soruşturma başlatmıştır. Soruşturma sonucunda hazırlanan bilgi notu EK-C'de sunulmuştur. Bu bilgi notunda andıç çalışmasının Genelkurmay Başkanlığı'nın emri ile 29 Temmuz 2004 tarihinde başlatıldığı, Nisan 2006'da ilgili makamlara arz edildiği ifade edilmektedir. Yani Genelkurmay Başkanlığı adı geçen andıçın varlığını kesin bir şekilde kabul etmektedir. Bu rapor neticesinde Alb. Çiçek hakkında herhangi bir işlem yapılmamıştır." (TK)