Bugün yapılan Cumhurbaşkanığı seçimlerine iki gün kala dokuz kamuoyu yoklama şirketinin yedisi son tahminlerini açıkladılar.
Nicalos Sarkozy hiçbir kamuoyu yoklamasında birinci sırada yer almadığı gibi, sadece bir kamuoyu yoklamasında sosyalit aday François Hollende ile yüzde 27'ye karşı yüzde 27 ile başa baş görünüyor.
Hollande'ın oyları yüzde 27 ile yüzde 30 arasında değişiyor.
Bu kamuoyu yoklamalarına göre, her iki adayında ikinci tura geçmeleri kesin. Aşırı sağın adayı Marine Le Pen'in Sarkozy'nin önüne geçme olasılığı yok. Aralarında 9 puandan fazla fark var. Hollande ise daha da rahat bir durumda.
Üçüncü sırayı kim alacak?
Bir ara seçim kampanyasının üçüncü adamı ilan edilen Sol Cephe'nin adayı Jean-Luc Melenchon üçüncülüğü Marine Le Pen'e kaptırmış görünüyor.
Sadece bir tek anket Melenchon ile Le Pen'i yüzde 14'de karşı yüzde 14 ile başa baş gösterirken, diğer altı kamuoyu yoklamasında Marine Le Pen üçüncü sırada yer alıyor.
Marine Le Pen'in oy oranı yüzde14 ile yüzde 17 arasında değişirken, Melenchon'un oyları yüzde 12 ile yüzde 15 arasında.
Melenchon'nun başarılı olması, solun soluna, sosyalistler üzerinde baskı kurma olanağı verecek. Olası hükümet programını ve hatta hükümetin şekillenmesini etkileyebilecek.
Bundan daha da önemlisi, Melenchon, solun çekim alanının dışına çıkan ve aşırı sağın etki alanına girmeye başlayan genç işçi-emekçi kesimlerle yeniden bağ kurmayı başardı.
Melenchon sürdürdügü seçim kampanyasıyla yarattığı dinamik bu kesimlerin en azından bir kısmının Le Pen'e kaymasını engelledi. Melenchon kampanyasının son günlerinde kararsızlara ve sandık başına gitmeyenlere seslenerek üçüncülüğü elde etmeye çalışıyor.
Marine Le Pen ise, haziran ayında yapılacak milletvekilliği seçimlerinden sonra yeniden yapılanma sürecine girecek sağa damgasını vurmayı amaçlıyor.
Düşünceleri klasik sağda giderek daha çok kabul gören Le Pen, sistem dışı olma söylemiyle genç işçi-emekçi kesimleri de etkiliyor.
Aşırı sağ bugüne kadar seçim sistemi sayesinde parlamento dışı tutulmuştu. Bu politikanın sürdürülmesi giderek zorlaşıyor. Seçim sisteminde degişikliğe gidilerek aşırı sağın da meclise milletvekili sokmasının önünün açılması düşünülüyor.
Marine Le Pen de kararsızlara yükleniyor. Olabildiğince yüksek oy alarak seçim sonrasına güçlü girmeye çalışıyor.
Merkez'in adayı François Bayrou ise üçüncülük yarışından kopmuş durumda. Politik geleceği sorgulanır oldu. Oy oranı yüzde 9 ile 10 arasında değişiyor.
''Avrupa Ekoloji'' yüzde 5'in altında
Bu seçimler Avrupa Ekoloji açısandan tam bir hayal kırıklığıyla sonuçlanacağa benziyor. Adayları Eva Joly, bir türlü yüzde 3'ün üstüne çıkamıyor. Onu yüzde 2 ile ulusalcı Nicolas Dupont-Aignan izliyor.
Yeni Antikapitalist Parti'nin adayı Philippe Poutou binde 5'lerden sıyrılarak yüzde 1,5'e çıkarken diğer adaylar yerlerinde saydılar. Oy oranları binde 5'lerde kaldı.
Sandık başına gitmeyenler ve kararsızlar
Seçim sonuçları üzerindeki etkilerini ölçmek zor ama seçime katılma oranının önemli bir rol oynaması bekleniyor. Seçmenin yüzde 24'ü oy kullanmaya gitmeme eğilimde. 2007 seçimlerde oy kullanmayanların oranı yüzde 16 idi.
Diğer bilinmeyen ise kararsızlar. Seçimlere iki gün kala seçmenlerin yüzde 28'i oluşturan kararsızların sürpriz yaratma olasığı var. Ama bu sürprizin seçim sonuçlarını alt üst edecek düzeyde olması beklenmiyor.
Belki üçüncü ile dördüncü arasındaki sıralamayı etkileyebilir. Birincilerle üçüncü arasındaki farkı azaltabilir ama sonuçları bütünüyle değiştirmesi beklenmiyor. (MSİ/BA)
