“C.O. ile kısa bir süre ilişkimiz oldu. Bu ilişkinin en başından beri bana hem psikolojik hem de fiziksel şiddet uyguladı. Düzelir ve değişir diye düşündüm, hatta psikoloğa gittim. ‘Kendisine nasıl yardım edebilirim?’ diye düşünmeye çalıştım fakat olmadı. Değişmedi. 2 Mart’ta konuşmak için evine gittiğimde beni darp etti. Yaraladı. Saçımdan çekerek yerlerde sürükledi. O gün boğazımı öyle sıktı ki ölebilirdim…”
Bu cümleleri söylerken gözyaşı yoktu, hüzün yoktu, öfke yoktu. Darp raporunu ve iddianameyi gönderdi. Haberi yayınladık.
Anlatan kişi o dönem Bilkent Üniversitesi’nin kadın öğrencilerinden.
Kendisine şiddet uyguladığını söylediği kişi de Matematik bölümü akademisyenlerinden C.O.
İlk haberi yapmamızın hemen ardından okulun öğrenci destek yöneticileri ve öğrenci koordinasyonu ile görüştük. Öğretim üyesi hakkında soruşturma başlatıldığını söylediler. “Okulla ilişiğinin kesilmediğini, soruşturmaya göre hareket edilebileceğini” belirttiler.
Dava açıldı, uzlaşma istedi, kadın öğrenci uzlaşmadı
Bu arada kadın öğrenci, yargıya başvurdu, C.O. hakkında Ankara 41. Asliye Ceza Mahkemesi’nde “şiddet” suçlamasıyla dava açıldı.
Ayrıca kadın öğrenci, avukatı aracılığı ile şiddet faili olduğunu iddia ettiği akademisyen C.O. hakkında uzaklaştırma kararı da aldırdı.
Elbette, bir klasik erkek davranışı olarak C.O. da kadın öğrenci hakkında bakın “iftira” değil, “tehdit” suçlamasıyla savcılığa başvurdu.
Aylar önce atmış olduğu bir mesajı “tehdit” diye bildirdi. Bunun üzerine uzlaştırma bürosundan kadın öğrenciyi arayan avukatlar, “uzlaşma” önerdi. Kadın öğrenci, “uzlaşmayı” kabul etmedi. Hakkında dava açıldı. Akademisyen de kadın öğrenci hakkında “uzaklaştırma” kararı aldırdı.
Her iki tarafın da davası sürüyor.
Bu arada kadın öğrenci Bilkent’ten ayrıldı, başka bir üniversiteye geçti. Akademisyen C.O. da okulda üniversitede dersler vermeye devam etti.
Ayrıca Bilkent dikkatinizi çekerim Türkiye’nin en önemli üniversitelerinden biri, öğrencilerin zorlukla girebildiği (ücretli ve burslu fark etmeksizin) toplumsal cinsiyet alanında öncü, örnek akademik alanlarından.
Bu okulda güvenlik görevlilerinin, öğrencilerin gözü önünde kadın öğrenciye sözlü ve fiziki saldırıda bulunan bir akademisyen, akademik hayatına “normal” bir şekilde devam edebiliyor.
Okulda “Eşitlik Komisyonu” var. Düşünebiliyor musunuz kadın hakları mücadelesinde geldikleri noktayı? Peki icraat var mı?
Buradan şunu anlıyoruz, hiyerarşi skalasında alt konumda olan kadın bir öğrenci tüm riskleri ve yaşayacağı sorunları gözardı ederek adalet mücadelesi başlattı, ne yazık ki üniversite bu mücadeleyi “duyuyormuş”, “görüyormuş”, “çözüyormuş” gibi yaptı. Sonuç olarak değişen pek bir şey olmadı. Konu kapandı.
Ancak 5 Nisan’da Bilim Akademisi’nin Genç Bilim İnsanları 2024 Programı “BAGEP”in 2024 yılı sonuçları açıklanınca konu yeniden gündeme geldi.
Genç akademisyenlerin ödüllendirilmeleri ve yeni araştırmalar için desteklenmeleri amacı ile 2013 yılından bu yana verilen 435 ödüle her yıl 43 yeni ödül ekleniyor. Boğaziçi, ODTÜ, Sabancı, Koç, Hacettepe, Uludağ…
Bir çok üniversiteden 43 akademisyenin adının müthiş bir onurla açıklandığı isimlerden biri de C.O. idi.
Evet, kadın öğrenciye saldırmaktan hakkında üniversitenin soruşturma başlattığı, Ankara Adliyesi’nde yargılanan C.O.
Haberin duyulması üzerine sosyal medyadan özellikle Demir Leblebi, Kampüs Cadıları gibi feminist gençlik örgütlerinden tepkiler yükseldi.
Olayı çok daha detaylıca bilen ancak sessiz kalan feminist örgütler ve akademisyenler olduğunu da belirteyim.
Sonuç olarak, ilk açıklanan BAGEP 2024 listesinde adı yer alan akademisyen C.O.’nun adı artık listede yer almıyor. Henüz resmi bir açıklama yapılmadı. Ödül verilen akademisyen sayısı bu yıl 42 oldu.
C.O.’nun adının ödüllerinden çıkarılması, bayram tatili rehaveti nedeniyle cılız kalan kamuoyunun baskısının sonucu mu? BAGEP’in bağışçılarının konudan rahatsız olması mı? Akademisyenlerin tepkisi mi?
Sonuç olarak, bu kadın hakları açısından bir kazanım. Adı şiddetle anılan bir akademisyenin ödülü geri alındı. Bakalım, sessiz kalmayı tercih eden Bilkent Üniversitesi de gereğini yapacak mı?
Her zamanki gibi takipteyiz.
Bağışçı listesine buradan bakabilirsiniz.
Hakikaten kadın hakları açısından kendi alanlarında fark yaratan kurumlar.
Ayrıca BAGEP 2024 listesine de buradan bakabilirsiniz.
Eşit ve özgür yeni bir hafta olsun…
(EMK)