"Yüzlerce protestocu sokaklara döküldü. Sonra binlercesi. Coplar ve bazen de mermilerle yüz yüze geldiler fakat evlerine gitmeyi reddettiler, günlerce, haftalarca... Değişim engellenemez!"

Fransa'da Sosyalist Parti'de iki adaydan birisi pazar günü sosyalistlerin cumhurbaşkanı adayı olacak. Geriye Sarkozy'i devirmek ve cumhurbaşkanlığı seçimi ertesi milletvekilliği seçimlerini de alarak iktidara gelmek kalıyor.

Güney Kıbrıs'ın münhasır ekonomik bölge ilan ettiği 12. parseldeki doğalgaz yatağının sanılandan daha büyük olduğu iddia edildi.

Brooklyn Köprüsü üzerindeki eylemciler ise karşılarındaki polislere sesleniyorlar: "Gelin, bize katılın! Siz de yüzde 99'a dâhilsiniz." İngiliz yazar Laurie Penny'nin dediği gibi: "Bu oldukça kibar bir şekilde 'sınıf savaşı' demek."

Birinci sıradan aday gösterildiği Krakow'da 18 bin oy alan Anna Grodzka, Polonya'nın ilk trans kadın vekili olarak ayrımcılığa uğrayanların sesini duyurmak istediğini söylüyor.

Marziye Vefamehr, İran'daki baskıcı rejimin eleştirildiği "Benim Satılık Tahran'ım" adlı filmde rol aldığı için bir yıl hapis ve 90 kırbaç ile cezalandırıldı. Oyuncunun avukatı kararı temyize götüreceklerini açıkladı.

İspanyol Devrim grubu Öfkeliler'in (Indignados) 75 gün önce başlattığı yürüyüş Brüksel'de son buldu. Eylemciler, Avrupa'nın değişik ülkelerinden gelen destekçileriyle buluştukları Brüksel'de eylemlerini sürdürecek.

Afganistan parlamentosundan ihraç edilen milletvekillerinden Simin Bakarzay, vekilliğinin geri verilmesi için girdiği açlık grevini dokuz gündür sürdürüyor. Doktoru, Bakarzay'ın durumunun kötüye gittiğini belirtti.

Kahire'de protesto düzenleyen Hıristiyan Kıptilerle güvenlik güçleri çatıştı. 24 kişi hayatını kaybetti. Ülkede Hıristiyan azınlıkla Müslümanlar arasındaki gerilim büyüyor.

ABD'de 17 Eylül'de global ekonomik sistemi protesto etmek amacıyla başlayan "işgal eylemleri", tüm dünyaya yayılıyor. "Occupy Together" (Birlikte İşgal Et) adı altında organize olan eylemciler, 15 Ekim'de İstanbul da dahil dünyanın birçok farklı finans merkezinde toplanmayı amaçlıyor.

"Önümde ilaç dolu bir çanta ve bir mühimmat sandığı vardı, ikisi birlikte taşımak için çok ağırdı, beni sazlıklardan ayıran düzlüğü geçmek için yola çıkarken ilaç çantasını bırakıp mühimmat sandığını aldım."

Ankara'da düzenlenen "Kapitalizmin Krizi ve Sağlık" konferansının sonucu: Türkiye'de uygulanan politikalar dünyanın her yerinde aynı; sağlık alanı artık tümüyle bir kâr alanı.