İzmir ve çevre illerden 22 sivil toplum örgütü temsilcisinin katıldığı eğitim seminerinde, hak örgütlerinin halkla ilişkiler uygulamaları, medyayla ilişkileri ve bu kapsamdaki uygulamalarla sivil toplum kuruluşlarının araştırma yapma ve raporlama yöntemleri üzerinde duruldu. Seminer, sunumlar, atölye çalışmaları ve tartışmalardan oluştu.
Seminere, STK Proje danışmanı Fügen Uğur, Leo PR'dan iletişim uzmanı Ergun Gümrah, Helsinki Yurttaşlar Derneği'nden STK uzmanı Sinan Gökçen ve BİA² Medya Gözlem Masası sorumlusu Erol Önderoğlu eğitmen olarak katıldılar.
Eğitim programının dördüncüsü, 7-8 Mayıs tarihlerinde, İstanbul'da gerçekleşecek.
Uğur: STK'ler saydam ve demokratik olmalı
Fügen Uğur, "Hak örgütleri kavramı, Dünyadan Örnekler ve Savunuculuk, Halkla İlişkiler Uygulamaları" başlıklı sunumunda, hak örgütü, sivil toplum kuruluşu olmayı kavramsal düzeyde inceledikten sonra, bu oluşumların etki alanlarının giderek genişlemesinden söz etti.
Uğur, sivil toplum örgütlerinin özellikle insan, kadın ve çocuk hakları alanlarında hükümetleri üzerinde baskı kurarak olumlu sonuçlar alabildiğini, küreselleşmeyle birlikte oluşan ağ tipi örgütlenme yapısını, çok uluslu şirketler karşısında toplumsal sorumluluğu savunduklarını ve davranış kodlarını nasıl geliştirdiklerini/ değiştirdiklerini anlattı.
Uğur, sivil toplum örgütlerine yöneltilen bazı eleştirilere de dikkat çekti:
* Mali kaynakları saydam değil,
* Bürokratik yapıyla örgütleniyorlar, kurum içi demokrasi yok,
* Eleştiriye kapalılar,
* Ticari faaliyetlere girişebiliyorlar, şirket gibi davranabiliyorlar,
* Etkinliklerinin etkinlik dışında yol açtığı sonuçları hesaba katmıyorlar.
Uğur, bu eleştiriler karşısında çözüm olarak da şunları önerdi:
* Açık, saydam, hesap verebilir olmak,
* Demokratik yapıyla örgütlenmek
* Mali kaynakları açıklamak, savunabilir olmak,
* Karar ve eylemlerin sonuçlarını öngörebilir, savunabilir olmak.
Gümrah: Önemli olan mesajı iletmek
Leo PR'dan Ergun Gümrah "Medyayla İlişkiler" başlıklı sunumunda, sivil toplum örgütlerinin medyayla ilişkilerini hangi temellere dayandırmaları gerektiğini anlattı.
Gümrah, asıl önemli olanın medyada yer almak değil, verilmesi istenen mesajın iletilmesi olduğunu vurguladı. Çoğu zaman, eylemin kendisinin mesajın önüne geçtiğine dikkat çekti.
Medyayla ilişkinin araştırma, planlama, uygulama ve ölçümleme aşamalarının üzerinde duran Gümrah, başarılı bir iletişim için bu sürecin büyük bölümünün masa başı çalışmasına, yani iyi planlamaya ayrılması gerektiğinden söz etti.
Gümrah, enformasyonun çokluğu içinde, mesajın başarılı biçimde iletilebilmesi için farklılaşmanın gereğine de dikkat çekti.
Gökçen: Hak örgütleri basını iyi tanımalı
Helsinki Yurttaşlar Derneği'nden STK uzmanı Sinan Gökçen'in sunumu da, hak örgütlerinin yaygın medya ve yerel medya ile ilişkilerinde kullanacakları strateji ve yöntemler, hak arayışı eylemleri ve hak ihlalleri konusunda basının ilgisini çekme ve haber takibi sağlama stratejileri üzerineydi.
Gökçen, hak örgütlerinin medyayla eşitlikçi bir ilişki kurmanın yollarını araştırması gerektiğini söyledi. Bu anlamda, örgütlü hareketin medyayı değiştirebileceğini, özellikle hak ihlalleri konusunda medyayı "düzeltebileceğini" ifade eden Gökçen, medya yoluyla başarılı bir iletişim kurabilmek için, sivil toplumun özellikle iki dalda, basını iyi tanımasının zorunluluğunu vurguladı:
1. Basındaki sermaye/patronaj ilişkileri
2. Hangi konuyla/dalla hangi editörlerin ilgilendiği bilgisi
Gökçen, hak örgütlerinin ürettiği, haber olmaya aday malzemelerin şu özellikleri taşıması gerektiğini de belirtti:
Çarpıcılık, güncellik, yeni ve ilk olma, beklenmedik olma
Bunun ardından, Ergun Gümrah, birden çok mecrayı çeşitlendirerek kullanmanın başarılı örneği olarak, Umut Vakfı'nın " Sessiz Ayakkabılar " kampanyasını analiz etti.
Seminerin ikinci gününde, bu iki sunumun birikimlerinin değerlendirildiği atölye çalışmaları vardı. Katılımcılar, gruplar halinde birer kampanya tasarladılar ve sundular. Gökçen, bu çalışmalar sırasında, hak örgütlerinin kullandığı dilin önemine dikkat çekti ve "Kullandığımız dille basını eğitebiliriz" dedi.
Önderoğlu: Bilgi edinme hakkı çok değerli
BİA² Medya Gözlem Masası sorumlusu Erol Önderoğlu da, hak örgütleri için araştırma yapma ve raporlama yöntemlerini anlattı.
Mutlaka bir iddia üzerine kurulan araştırmanın adımlarını, iddia, araçlar, bulgular ve sonuç olarak tanımlayan Önderoğlu, arşiv çalışmasının ve bilgi edinme hakkının araçlar arasındaki değerinden söz etti.
Mağdurlar, mağdur yakınları ve tanıklarla görüşme yöntemlerini de anlatan Önderoğlu, araştırma raporu sistemini de şöyle özetledi:
* Sorunun toplumsal, yasal boyutu
* Bilgi ve iddia
* Mağdur yakınlarının, tanıkların ifadeleri
* Suçlananlar ne diyor?
* Ortaya ne çıkıyor?
* İhlal üzerinden ulusal ve uluslararası yasalara atıf
* Ne yapılmasını istiyoruz (Taleplerin sıralanması)
Basının hak bilinci kazanması gerek
Seminerin sonunda, katılımcılar iki günü değerlendirdiler. Medyayla ilişkilerde, yöntemsel eksikliklerini gördüklerini, özellikle teknik bilgilerin ve ipuçlarının çok yararlı olduğunu belirten katılımcılar, basının hak bilinci kazanması gerektiğini, bunun için hak örgütlerine de iş düştüğünü vurguladılar.
Katılımcılar, Basınla ilişkilerde hak örgütlerinin önemsemediği kimi noktaların önemini kavradıklarını da söylediler.
Katılımcılar, hak örgütleri için iletişimde bianet'in değerli bir mecra olduğunu, bianet'i doğru haber kaynağı olarak gördüklerini de ifade ettiler. (TK)
Eğitime katılanların tam listesi:
Balıkesir
Müferra Tavlı (KADER Balıkesir), Ayşe Figen Zeybek (KADER Balıkesir), Turan Cengiz (İHD Balıkesir)
İzmir
Mehmet Gün (Mazlumder), Coşkun Üsterci (TİHV İzmir), Leyla Maytere (TÜKODER Foça), Özlem Yılmaz (İnsan Hakları Gündemi Derneği), Mehmet Akdöl (İzmir İşkenceyi Önleme Grubu), Elif Aydoğdu (Makine Mühendisleri Odası), Tırgan Ülker (Diş Hekimleri Odası), Sedef Önayak (Sokak Çocukları Koruma Derneği), Asuman Memen (Makine Mühendisleri Odası), Bekir Böke (KESK), Turhan Aygün (KESK), Veli Irmak (KESK), Ahmet Alagöz (İHD İzmir), Serhan Karatay (Uluslararası Af Örgütü), Kamer Türkyılmaz (Elektrik Mühendisleri Odası)
Kütahya
İbrahim Halil Bozgeyik (Mazlumder Kütahya)
Manisa
Ruker Şar (KADER Manisa), Ayşegül Erman (Bizim Çocuklar)
Muğla
Ender Ergür (Muğla Kadın Dayanışma Grubu)