Arjantin, Uruguay, Brezilya ve Venezüella ortak üretimi TeleSUR televizyonunun genel direktörü Aram Aharonian geçen yıl mayıs ayından beri uydu üzerinden yayında olan kanalı böyle tanımlıyor.
"Bu televizyon projesi kendimizi kendi gözümüzden görmek ve kendi problemlerimize kendi çözümlerimizi bulma ihtiyacı sonucunda ortaya çıktı. Eğer bu noktadan başlamazsak Latin Amerika'nın birleşmesi hayali bayrağa çakılan bir selamdan öteye gidemez".
BİA²'nin 3-5 Kasım'da İstanbul'da düzenleyeceği Uluslararası Bağımsız Medya Forumu 'na katılacak olan Aharonian'a göre TeleSUR "Latin Amerika'nın ilk hegemonya karşıtı telekomünikasyon projesi".
Tüm kıta TeleSUR ekranında
Kanal, kıta boyunca yaygın olarak izlenen CNN ve Univision's ciddi bir rakip olmak üzere yola çıktı ve şimdiden bunu başarmış durumda. Açık adı Televisora del Sur (Güneyin Televizyonu) olan kanalın ana merkezi Caracas, Venezüella'da.
Kurulan şirkete Arjantin ve Venezüella hükümetleri ortak. Brezilya ve Uruguay'daki kurumlar da hisseleri olmasa da destek veriyor. Yeni kanalın sloganı ise "Bizim Kuzeyimiz Güneydir".
Uluslararası yürütme kurulunda Venezüella İletişim Bakanı Andres Izarra, Aram Aharonian, Buenos Aires'de yayın yapan Channel 7'den Ana de Escalom, Brezilya gazeteciler sendikasından Beto Almeida ve Küba Radyo-Televizyonu'nun eski başkanı Ovidio Cabrera bulunuyor.
Aharonian, "Yeni bir içerik de oluşturamazsak hiçbir şey başaramayız" diyor. Bu yüzden TeleSUR'la birlikte bir başka proje de yola koyuldu: Latin Amerikan İçerik Fabrikası (Factory of Latin-American Contents-FLACO).
"FLACO üretim yapmayacak fakat Latin Amerika'daki belgeselleri, programları, filmleri toplayan bir enstitü olacak. Bir senelik diziler de üretmeyi planlıyoruz, eğer beş sene içinde bunu becerebilirsek alkışı hak ederiz".
Devlet televizyonunun ötesinde yeni bir model
La Jornada gazetesinin, TeleSUR daha yayına geçmeden önce ilişkiler kurmak üzere kıtayı turlayan Aharonian ve Kolombiyalı televizyon programcısı Jorge Enrique Botero'yu Meksika'da yakalayıp gerçekleştirdiği söyleşiyi çevirerek yayınlıyoruz.:
Latin Amerikalılara kendi seslerini geri vermek ve birleşik bir Latin Amerika... Bunlar yeni fikirler değil.
Bu birçok yoldaşımızın geçmişte gerçekleştirmek için mücadele ettiği ve yolda kaldığı bir hayal. Şimdiyse bu hayal gerçeğe dönebilir çünkü Latin Amerika beş sene öncesine göre çok farklı bir yer haline geldi. Bu sürede büyük yol kat edildi.
Örneğin tarihinde ilk defa Venezüella'da petrolden gelen kazanç halka geri dönüyor ve ortaya çıkarılan fazla bir Latin Amerika'nın iletişim üzerinden birleşmesini öngören gelir TeleSUR gibi bir projenin ortaya çıkması için destek sağlıyor.
TeleSUR ekonomik yapı açısından diğer alternatif medyadan ayrılıyor. Onlara göre sizin kaynaklarınız oldukça bol.
Bu girişimi esas bu yüzden önemli görüyorum. 500 tane, bin tane küçük alternatif medya kuruluşu olacağına kaynağı, sermayesi olan bir tane büyük birleşim ortaya çıkacak.
TeleSUR devlet etkisinin dışında kalabilecek mi?
Çekirdek sermaye devletten geliyor. Yıllar süren neo-liberal politikalardan sonra Latin Amerika'da devlet ilk defa yurttaş merkezli projeler çıkarmaya başladı. TeleSUR on yıllardır alternatif ve topluluk medyasının yaşattığı, geliştirdiği değerleri aynen takip edecek ama artık marjinal olmaktan çıkarak doğrudan kitle iletişimini hedefliyoruz.
Ticari televizyonların yaptıklarının tam tersini yapmaya odaklanacağız. Sosyal hareketlerin, halkların, toplulukların ve şehirlerin önünde duran, onları sürükleyen bir role oynayacağız.
Botero: Toplulukların kendi sözlerini söyleyecekleri bir saatlik bir program yeri şimdiden ayrıldı ve hazır.
Chavez'e eleştirel bakanlar TeleSUR'u şimdiden "TeleChavez" diye adlandırmaya başladılar. Resmi bir hükümet kanalı olmaktan nasıl kurtulacaksınız?
Her şeyden önce bu kanal hükümetler tarafından yönetilmiyor. Yürütme kurulu profesyonel gazetecilerden oluşuyor ve Izarra dışında hiçbirinin herhangi bir hükümetle bağlantısı yok. Fikir şu: hükümetler kanalı sürekli finanse etmeyecek, farklı katkıların desteklerin alınabileceği ikinci bir mali kaynak bulunacak. Örneğin FLACO'nun finansmanı tamamen destekçiler tarafından karşılanacak.
Bu tip projeler için destekçi bulunabiliyor mu?
Daha şimdiden 10 gönüllü destekçimiz var. Corporación Latina de Fomento, Mercosur, PDVSA, PetroBras, Petroamérica ve bazı havayolları ve turizm şirketleri. TeleSUR'dan ticari beklentilerinin onların mesajlarını alacak izleyici sayısıyla karşılandığı bu yeni iş modeline hepsi destek veriyor. Hayatta kalabilmek için işin ticari yanını da düşünmek vazgeçilmez.
Tüketici reklamları olmayacaksa da özel ve kamu kurumlarının reklamları yayınlanacak ama tek bir şartla: Destekçiler editoryal çizgiye karışmayacak.
Şu an için ana destekçi Venezüella hükümeti, bu durum yayın çizgisini nasıl etkileyecek?
Venezüella hükümetinin kendi televizyon istasyonu var. Bu proje Güney Amerika hükümetlerinin birlik ihtiyacıyla, ulusal projelerin yetersiz kalmasıyla ilgili. Bağımsızlık yönetim kurulunda çoğulculuk ve hükümet dışı finansman kaynaklarının bulunmasıyla sağlanıyor.
Kendimizi siyasi ve haber odaklı bir kanal oluşturmak konusunda yeterince özgür hissediyoruz, şu ana kadar hükümetlerden hiçbir müdahale olmadı. Kuruluş çerçevemiz bölgesel birliktelik ve neo-liberal küreselleşmeye karşı durmamızı önleyecek herşeyi dışlıyor.
Botero: Bir macerada Red Kit vahşi batıda küçük bir gazete çıkaran bir gazeteciyi koruması altına alır. Gazetenin düsturu "bağımsızlık her zaman, tarafsızlık hiçbir zaman"dır. Ben de bu sözün altına imzamı atarım.
Aharonian: Başlarken, TeleSUR uydu üzerinden birbirini tekrara eden sekiz saatlik üç paket yayın yapacak. Yayın içeriğinin çoğu özgün olacak. Yayının vurgusu haber, tartışma programları ve röportajlar üzerine. Ayrıca kıtanın dört bir tarafından katılmak isteyen herkesin yapımlarına açık olacak.
Botero: İlk olarak elimizdeki malzemenin kalitesine bakıp sıraya koyuyoruz. Daha sonra barındırdığımız büyük çeşitliliği yansıtacak değişken bir yayın programına geçeceğiz. Kıta genelinde kendi muhabirlerimizi bulundurmanın yanı sıra destek verecek bir gazeteciler ağı kurmak da istiyoruz.
İyi işler çıkaran bağımsız medya ile ortaklık kurmak her ülkede TeleSUR'un yayınlarını vermelerini sağlamak istiyoruz. Bu sayede her gün haber saatinde kıtanın her yerinden haberimiz olacak. Bununla birlikte kendi gündemimizi oluşturmayı ve ticari medyanın görmezden geldiği konuların üzerinde durmayı hedefliyoruz. Hikayeleri tabii ki önem sırasına koyarak ama başından sonuna kadar, hiçbir şeyi atlamadan vermek istiyoruz.
Bu pek çok ilerici gazetecinin yapmaya çalıştığı bir şey ama bugüne kadar alternatif ajanslar, topluluk radyoları ve gazeteleri kurmaktan öteye gidemediler. Kitle iletişimde bir televizyon, bu büyüklükte bir proje hiç başarılamadı.
Aharonian: Projeyi oluşturma kararımız gücünü piyasanın hiç olmadığı kadar doygunluğa ulaştığı bugünlerde televizyon yayıncılığının düşmanın eline bırakılamayacağına inancımızdan geliyor. Venezüella hükümeti alternatif radyo ve topluluk radyolarına çok önem veriyor ama kitlesel iletişimi düşmanın eline bıraktı.
Bugün alternatif medya genel dinleyici/izleyicinin ancak yüzde 5 ila 7'sine ulaşıyor; bu yüzden kitle iletişimi çok önemli. Bir Latin Amerikan CNN'inin, halkın CNN'inin kurulmasını Fidel Kastro Havana'da düzenlenen bir toplantıda önermişti. TeleSUR, bir CNN modeli değil. İnsanların artık televizyonun karşısında, söylenen her şeyi alan pasif izleyiciler değiller. Artık izliyorlar ve satır aralarını okumaya, söylenmeyeni öğrenmeye çalışıyorlar.
Botero: Kendimizi ticari televizyonlardan bir çok şekilde ayrıştıracağız: yapım stili, söylem tonu, kamera kullanımı... Mesela söyleşi tonunda yayın yapacağız, izleyiciyi de işin içine katacağız ama bunu ticari televizyonlar gibi saldırgan bir biçimde yapmayacağız.
Sunucularımız bilgilendirici bir şekilde haber verecek. Onlar haberci olacaklar, sadece kayan yazıları okuyan kuklalar değil. Gazeteciliği tekrar temize çıkartmak istiyoruz. Kameralarımız sokağa dönük olacak, başkalarının bulamadığı açıları arayacaklar.
Bu rekabetçi bir konsept mi? Eğer insanların telekumandanın ucunda iki seçeneği olacaksa hangisini izleyecekler, CNN'i mi TeleSUR'u mu?
Tabii ki TeleSUR'u. Biz olan biten herşeyden haberdar olacağız çünkü muhabirlerimiz her zaman olayın merkezinde olacaklar. Sosyal hareketlerin kendilerini ifade edebilecekleri kanallar açacağız.
"Bütün bir nesli istiyoruz"
Hem Aharonian hem de Botero, Latin Amerika'da yeterinden fazla "saf gazeteci" olduğuna emin.
Botero, "Çok özgün üretimler yapan binlerce yaratıcı var ve yaygın medyada yer bulamadıkları için hayal kırıklığına uğruyorlar. Tüm bir jenerasyon bekliyor. Bu insanların tamamını kazanmak istiyoruz" diyor.(EÜ/KÖ)
* Bu yazı 27 Şubat 2005'te Meksika'da çıkan La Jornada 'da yayınlandı. Yazıyı Erhan Üstündağ çevirerek derledi.
* TeleSUR genel direktörü Aram Aharonian, 3-5 Kasım'da Bilgi Üniversitesi'nde yapılacak Uluslararası Bağımsız Medya Forumu'na katılmak üzere İstanbul'a gelecek. Forum hakkında daha fazla bilgi için buraya tıklayın.