Kötüyü, işçilerin kurduğu SEKA DİRENİŞ BİLGİ İŞLEM MERKEZİnin ürünü www.sekaizmit.com dan aktaralım.
SEKA'lı işçilerden duyuru
15.02.2005 Salı günü SEKA Yönetim Kurulu Başkanlığı İzmit İşletmesi kapatma kararına karşı direnişinin 28. gününde olan SEKA işçilerini bölmek amacıyla 199 arkadaşımızı geçici görevle Silifke Akdeniz işletmesine göndermek istemektedir. Bu arkadaşlarımız da İzmit işletmesinde direnen arkadaşlarımızın akıbetine uğrayacak, idare kapatma kararını İzmit İşletmesinde uyguladığında biz İzmit'te onlar da Silifke'de işsiz kalacaklardır.
Bu direnişi kırmak için daha önce 65 sonra 120 şimdi de 199 kişi Silifke İşletmesine gönderilmek istenmektedir. Şu an Silifke Taşucu işletmesinin çalıştığını göz önünde bulundurursak 200 kişiye ihtiyaç olan bir fabrika nasıl üretim yapabilmektedir. Bu durum sorgulandığında alınan kararın maksadı açıkça ortaya çıkmaktadır. Biz emeğimizle geçinen, üretmek ve ülkemizden başka bir şey düşünmeyen, SEKA'lı işçiler olarak eylemimizin ilk günündeki kararlılık ve beraberlikle hiç bir yere gitmeyi kabul etmiyoruz.
Eğer bugüne kadar bunu anlamamakta ısrar eden kişi ve kuruluşlar varsa buradan tekrar haykırıyoruz: Bizim Seka'dan Ölümüz Çıkar
İyi haber ise SEKA İşçileri ile Dayanışma Platformu Girişiminin İstanbulda işçilerle ortak düzenlediği basın toplantısında yaptığı kuruluş duyurusu ve kamuoyuna çağrı idi. Bu haber de bianette SEKA İşçileriyle Dayanışma Platformu Kuruldu başlığıyla yer aldı
Sermaye işçiye şah çekiyor
Fabrikalarını koruyan 734 işçinin 199unun Silifkeye geçici gönderilme tebligatlarının çıkarılmış olması, benzer direniş süreçlerinde de rastlandığı gibi, işverenin işçiyi bölme, direnişi kırma adımı. Ama çok önmli ve tehlikeli bir adım. 25 yıldır bütün direnişlerden damıttığı deneyimiyle öncü bir işçinin deyimiyle Sermaye işçiye şah çekiyor.
Bu 199 işçi yeni görevlerinin başında bulunmaları gereken gün bunu yapmazlarsa, kanunen, görev ve ihbar tazminatsız olarak iş akitleri feshedilecek. İşbaşı yaparlarsa, direniş onması çok güç bir yara alacak.
Ama şu anda kanun, kağıtta yazılı olandan başka birşey; kanun: iki sınıfın birbiri karşısındaki güçlerinden büyük olanın sözü olacak.
Eger sınıf, kendini güçlü hissedip, bu tazminatsız atılma korkusuna kapılmazsa, yani işçilerin SEKAdaki birliği parçalanmazsa, burada bir sınıf galibiyeti alınabileceğini öngörmek kehanet olmayacaktır.
Bunun imkanı vardır. Örneğin: bu hafta sonunda (18 Cuma) veya haftabaşı 21 Şubat Pazartesi günü, yani Silifkecilerin işbaşı yapması gereken gün, bütünlüklerinin nişanesi olarak SEKA İzmit işletmesinde 734 işçi kart basmazsa, bu da işçilerin sermayeye çektiği şah olacak. SEKA işçilerine ve bütün sınıf mücadelesine galibiyetin kapısı aralanacak.
İşçiler şu anda, bu yazının yazıldığı bugün - 16 Şubatta - görev tebligatlarının çıkarıldığı dünden beri, fabrika idare binalarının bulunduğu bölüme kendi iradeleri ile geçmiyorlar. İşverenin buralarda kendilerini tek yakalayıp tebligat yapma şansını vermemek için. Ama şu da var ki; kanunen, muhtarlığa bırakılan tebligat mektubu da o anda muhatabı tarafından alınmış sayılıyor.
İşçilerse yemekhane ve belirledikleri çevresinden bir adım dışarı çıkmayarak, sermayeye şöyle meydan okuyorlar: Tebligatını buraya gelip yapsana!
SEKA direnişi Cevizli Tekele aynı biçimle - fabrikayı korumaya almak ile sıçradığı, Türkiyenin dört bir yanında direniş kıpırtıları yarattığı ve bir dizi direnişe esin kaynağı olduğu bugün, mücadelenin çok kritik bir aşamasında.
SEKA direnişi ile dayanışmanın hızla yükseltilmesi gereği bundandır. SEKAda birlik bir hafta salimen sürerse, hep sürecektir. Bu olurken, SEKA İşçileriyle Dayanışma Platformu Girişiminin 20 Şubat Pazar günü çağrısını yaptığı kitlesel ziyaret, yığınsal bir halk desteğine dönüştürülürse, başarıya bir adım daha atılmış olacak. (HA/EK)