Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) 4+4+4 sistemindeki seçmeli derslerle ilgili verdiği ilk bilgilere göre, Kürtçe seçmeli ders doğu ve güneydoğu bölgesinde seçilen dördüncü ders oldu. Çerkesçe için de talebin çok az olduğu belirtildi.
Seçmeli dersler için son gün cumaydı. MEB henüz kesin rakamları açıklamadı; sadece seçilmiş bazı okullardan genel bir değerlendirme yaptı. Buna göre, "Hz. Muhammed'in Hayatı" en fazla seçilen ders olurken, "Kuran-ı Kerim" ve "Matematik Uygulamaları" derslerinin neredeyse eşit oranda seçildiği görüldü.
Tan: Anadilde eğitimde ısrarlıyız
Kürtçe seçmeli ders en çok seçilmesi beklenen Diyarbakır'da bile 4. sırada yer aldı.
Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Diyarbakır milletvekili Altan Tan, BDP dahil, bütün Kürt parti ve örgütlerinin başından beri seçmeli dersi "boykot" ettiğini söyleyerek talebin az olmasının normal olduğunu belirtti.
"Biz seçmeli ders uygulamasını kabul etmiyor; anadilde ısrar ediyoruz. Artık dilencilikten bıktık."
Kayseri ve Maraş'ta Çerkesçe sınıf
MEB, Çerkesçe'ye (ayrı ayrı Adigece ve Abazaca dilleri) talebin az olduğunu açıkladı. Ancak Kafkas Dernekleri Federasyonu (KAFFED) Başkanı Vacit Kadıoğlu, talebin az olmadığını ama Çerkesçe sınıfın açılması için bir okulda 5.sınıftan 10 kişinin olması zorunluluğunun ister istemez bu sonucu yarattığını söyledi.
Kadığolu'nun verdiği bilgilere göre, Maraş ve Kayseri'de üç-dört okulda Çerkesce sınıfı açılacak.
Eğitim Sen: "Din derslerinde yönlendirme var"
Eğitim Sen Örgütlenme Sekreteri Mustafa Ecevit ise okullarda "Hz. Muhammed'in Hayatı" ve "Kuran-ı Kerim" derslerinin bu kadar çok seçilmesinde okul yönetiminin "yönlendirici, baskıcı" tutumunun da payı olduğu görüşünde.
"Din dersi öğretmen sayısı yıllardır attırılarak hazır hale getirildi. Öğrenci 'medya okur yazarlığı' dersi seçmek istese bunu verecek öğretenim yok. Okul idaresi de 'anca din dersi açabiliriz, çocuğunuz sıkıntı çekmesin, bu dersi seçin' diyor.
"Okul idaresi öğrenci seçtiği an öğretmeni bulmak zorunda. İdarenin bu yönlendirmesi de baskıyı beraberinde getiriyor. Veli de buna çok fazla direnemiyor; sonuçta çocuğu dört yıl o okulda okuyacak. İdareyle karşı karşıya gelmek istemiyorlar. Ayrıca mahalle baskısı dediğimiz sokaktan gelen baskı da var. Yani seçmeli dersler, en başta da söylediğimiz gibi 'zorunlu' hale getirildi." (NV/HK)