15 Haziran'da yaşanan olayla ilgili bir soru önergesi veren Demokratik toplum Partisi (DTP) milletvekili Akın Birdal yasağın gerekçesinin açıklanmasını istedi.
Yedi yaşındaki Welat uçakla geri gönderilirken annesi Yadigar D. Ve iki çocuğunun ülkeye girmesine izin verildi.
"Yasak isim" yok!
2006'ya kadar geçerli olan Nüfus Kanunu'na göre yeni doğan çocuklara "milli kültürümüze, ahlak kurallarına, örf ve âdetlerimize uygun düşmeyen veya kamuoyunu inciten adlar" konulamıyordu.
O dönemde, Türk Dil Kurumu (TDK) tarafından bir "yasak isimler listesi" de hazırlanmıştı. Listede 23 isim bulunuyordu. Esas olarak Kürtçe isimlerin engellenmesine yarayan düzenlemeyi protesto etmek için o dönemde eylemler yapılmıştı.
2003'te, Avrupa Birliği'ne uyum sebebiyle yayınlanan bir genelgeyle isim yasağı sadece "ahlak" gerekçesiyle sınırlandı fakat buna "Türk alfabesine uygunluk" şartı da eklendi. Böylece Q, W, X gibi harfleri içeren isimler yine yasak kapsamında kaldı.
2006'da çıkan Nüfus Hizmetleri Kanunu ve ilgili yönetmelikteyse konulabilecek isimlerle ilgili bir sınırlama bulunmuyor.
Öte yandan, Genelkurmay Başkanlığı geçtiğimiz günlerde askeri kurumlara gönderdiği afişlerle "Q, W ve X" harflerinin kullanılmamasını istemişti.
"Tabelalarda, ilanlarda, reklamlarda önce Türkçe" yazan afişlerde üç harfin üzeri çizilmişti.
Uygulama ÇHS'ye de aykırı
Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin (ÇHS) 8. maddesi şöyle:
"Taraf Devletler yasanın tanıdığı şekli ile çocuğun kimliğini; tabiiyeti, ismi ve aile bağları dahil, koruma hakkına saygı göstermeyi ve bu konuda yasa dışı müdahalelerde bulunmamayı taahhüt ederler."
Sözleşmenin, Türkiye'nin çekince koyduğu 30. maddesi de şöyle:
"Soya, dine ya da dile dayalı azınlıkların ya da yerli halkların var olduğu Devletlerde, böyle bir azınlığa mensup olan ya da yerli halktan olan çocuk, ait olduğu azınlık topluluğunun diğer üyeleri ile birlikte kendi kültüründen yararlanma, kendi dinine inanma ve uygulama ve kendi dilini kullanma hakkından yoksun bırakılamaz."(EÜ/EZÖ)