Haberin Kürtçesi için tıklayınız
“Mücadelemiz üniversite mekanları içinde sınırlı değil. Kamudan ihraç da edilsek barış konusunda ısrarcıyız.”
“Geri döneceğiz, yarın olmayacak ama ertesi gün mutlaka geri döneceğiz.”
Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile Kocaeli Üniversitesi’nden ihraç edilen imzacı akademisyenlerden Doç. Dr. Özlem Özkan ve Prof. Dr. Onur Hamzaoğlu İstanbul Tabip Odası’ndaki basın toplantısında böyle seslendi.
1 Eylül’de yayınlanan KHK ile üniversitelerden çıkarılan 2 bin 346 kişiden 44'ü Barış İçin Akademisyenler bildirisini imzalamıştı.
Türk Tabipleri Birliği (TTB), Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen), Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) bugün İstanbul Tabip Odası’nda düzenledikleri basın toplantısında KHK ile ihraç edilen kamu görevlilerinin görevlerine iade edilmesi çağrısı yaptı.
Kocaeli Üniversitesi’nden ihraç edilen 19 imzacı akademisyenden Doç. Dr. Özlem Özkan ve Prof. Dr. Onur Hamzaoğlu toplantıda mücadeleye devam edeceklerini söyledi.
Özkan: AKP ve rektörler suç işledi
“Kanun Hükmünde Kararname’nin 2. Maddesinde belirtilen ‘milli güvenliği tehdit eden terör örgütleri mensubu, ilişkisi, irtibatı olanlar’ kısmı kapsamında atıldık. Bununla kendimizi bir anda bir terör örgütü ile ilişkilendirilmiş bulduk. Bu zamana dek buna dair hukuki sürecimiz olmamıştı.
“Genelde AKP, özelde KHK ile atılan 44 akademisyenin rektörleri suç işlemiştir.
“Biz barış isteyerek toplumsal sorumluluğumuzu yerine getirdik. Daha fazla bir şey yapmadık. Bilim insanının en temel sorumluluğu savaşa karşı durmak ve barış istemektir. Her şeye rağmen, kamudan ihraç edilsek de barış konusunda ısrarcıyız.
“Onur Hoca ve ben 28 Şubat’ta Batı Çalışma Grubu’nun topluma ‘Türkiye’de gericileri atıyoruz’ diye lanse ettiği asker emeklileriyiz. Halbuki gerici değiliz, sol, sosyalist, komünist insanlarız. Ne büyük ironi ki 28 Şubat’ın mağdurları tarafından şimdi de tekrar ‘terör örgütü mensubu’ diye kamudan ihraç edildik.
“Demek ki İslamcısı da olsa başka bir şeysi da olsa sermaye karşıtıysanız, toplum için bir şey istiyorsanız, barış savunucusu iseniz bu tür suçlamalarla karşı karşıya kalıyorsunuz.
“Üzgün değil öfkeleniriz. Öfkemizin mücadelemizi büyüteceğini düşünüyoruz. Tüm insani değerler için mücadelemize devam edeceğiz. Bizim mücadelemiz üniversitenin mekanları içinde sınırlı değil.”
Hamzaoğlu: Geri döneceğiz
“Geri döneceğiz. Yarın olmayacak ama ertesi gün mutlaka geri döneceğiz. Bu kavga burada bitmedi.
“Kocaeli’nden ayrılmıyoruz. En kısa zamanda 19 kişi bir büro tutup çalışmalarımıza orada devam edeceğiz. Resmi olarak üniversiteye dönene dek öğrencilerimizle orada buluşacağız.
“Öğrencilerimizi de Kocaeli’ni de bırakmıyoruz.
“Rektör kendisi bizi jurnalledi. Kendi için dikensiz bir Koç Üniversitesi istiyordu, bunu başaramayacak.”
“Toplumsal olarak 20 Ekim’de OHAL’in uzatılmasını engellemek durumundayız.
“İçeriğinde ne olursa olsun OHAL’de gündeme gelmiş olan KHK’lerin, yalnızca bizi ilgilendirenler değil, hangi kapsamda olursa olsun hepsinin, yasaya dönüşme sürecine Meclis’teki muhalifler karşı çıkmalı. Bu becerilemezse Anayasa Mahkemesi süreciyle üzerine gitmeli.
“Bu yapılan kamu suçu. Ders programlarımız hazır, öğrencilerimizin derslerine giremeyeceğiz; hasta programları, ameliyat programları hazır, bunlar yerine getirilemeyecek. Bunlar kamu suçudur. Ortalık düzelince bu sorumluların işledikleri kamu suçunun da hesabını soracağız.” (BK)