"Parti çalışmaları devam ediyor. Önümüzdeki günlerde imza kampanyası ve Ankara'ya yürüyüş gibi faaliyetlerimiz olacak. Eğer hükümet taleplerimizi görmezden gelirse açlık grevi yapacağım. Parti 2008'de kurulacak. Henüz isim kararlaştırmadık."
22 Temmuz seçimlerinin ardından Ayşe Tükrükçü ve Saliha Ermez hayatı çalınmış kadınların yeni yaşam hakkını savunmak için siyasi parti kurmaya karar vermişti. bianet'in konuştuğu Ayşe Tükrükçü partinin mağdur olmuş kadınları bir araya getireceğini söyledi.
"Devlet 'dipteki kadınları' görmezden geliyor"
"Parti kurulduktan sonra partiden çıkmayacak kadınlarla çalışmak istiyoruz. Bazı kadınlar basının önüne çıkıldığında ailelerinden ve toplumdan gelecek baskıdan korkuyor. Biz baskılara direnebilecek kadınlarla çalışacağız."
22 Temmuz seçimlerinde tek destekçilerinin feministler ve kadın grupları olduğunu belirten Tükrükçü, maddi desteklerinin de olmadığını ve partinin kuruluş aşamasında ekonomik sıkıntılar yaşadıklarını ifade etti.
"İmza kampanyasını devlet hayatı çalınmış kadınları ve onlara verilen desteği gözardı edemesin diye yapıyoruz. Daha önce de benzer bir çalışma yapmıştık fakat Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Nimet Çubukçu ilgi göstermedi."
Tükrükçü imzaların bir kez daha görmezden gelinmesi halinde açlık grevi yapacağını söyledi.
"Bu acıyı sadece ben çekmiyorum ama ben ön plana çıktım. Bu yüzden açlık grevini ben yapacağım. Benim gibi binlerce kadın var, bu kadınların 'vesikalı' olmasından etkilenen çocukları, kardeşleri, anneleri ve babaları var... Bir kez 'vesika' verildiğinde kadınların ve ailelerinin yeni bir hayat şansı olmuyor. Bu devlet tarafından düzenlemeye alınmalı."
"Sığınma evlerinin sayısı mutlaka artırılmalı"
Kadın sığınma evlerinin sayısının artırılması gerektiğinin tekrar tekrar altını çizen Tükrükçü, evini terk eden, geliri olmayan kadınların hayatının kolaylaştırılmasının önemini vurguladı.
"Kadın sığınma evlerinin kapasitesi çok az. Bu evlere yerleştirilemeyen kadınları 'huzur evlerine koyalım' diyoruz ama 60 yaşında olmadıkları için buraya da alınmıyorlar. Hayatları çalmak kolay, geri vermek zordur. Biz hayatları geri vermek istiyoruz."
Sığınma evlerine alınmadan evvel kadınlardan sağlık raporu talep edildiğini belirten Tükrükçü, şiddet görüp evini terkeden bir kadının cebinde bu raporları temin edecek paranın büyük ihtimalle olmayacağını ifade etti.
"Bu kadınların para bulmak için ne yapması lazım? Devlet kadınları dibe yönlendirmesin, biz 'yaşatan' bir devlet isiyoruz." (GG)