Hükümet örgütlülüğünü kırmak istediği eczacılarla anlaşmaya yanaşmıyor. Türkiye Eczacılar Birliği (TEB), hükümetin eczacıların eylem yapmamasını şart koşması üzerine anlaşma masasından kalktı fakat taleplerine karşılık verilmesi halinde görüşmelere devam edeceğini açıkladı.
Öte yandan, Danıştay, Sosyal Güvenlik Kurumu'nun (SGK) eczacılarla yaptığı ilaç alım protokolünü tek taraflı feshetmesiyle ilgili yürütmeyi durdurma kararı verdi. Bu durumda, SGK'nin 16 Ocak'ta ortadan kaldıracağını açıkladığı protokol yeni bir anlaşma olana ya da Danıştay nihai kararını verene kadar yürürlükte kalacak. Sosyal güvenceye sahip yurttaşlar ilaç almaya devam edebilecek.
Bununla birlikte TEB uzmanı Ecehan Balta, bianet'e, "eczacıları eyleme götüren şartların ortadan kalkmadığını" söyledi.
Eczacılar birlikte hareket edecek
Milyonlarca sigortalı ve emeklinin tedavi hakkını ilgilendiren süreç, hükümetin ilaç fiyatlarında indirime gideceğini açıklamasıyla başladı. Eczacılar bu farkı kendilerinin değil, ilaç üreticilerinin üstlenmesi gerektiğini, yaşama koşullarının ortadan kalktığını belirtti ve 4 Aralık'ta kepenk kapatarak eyleme gitti.
Bunun üzerine SGK, 16 Aralık'ta eczacılarla tek tek sözleşme yapacağını açıklayarak TEB'i aradan çıkartacağını açıkladı. Eczacıların geçmişte önemli ölçüde kar ettiğini öne süren başbakan Recep Tayyip Erdoğan, şimdi bu duruma katlanacaklarını söyledi.
TEB'se 24 bin eczacının yüzde 98'inden imza topladığını, tek tek anlaşma yapmayacaklarını, hastaların tedavi hakkının engelleneceğini söyledi.
"Meslek örgütlerine karşı"
Erdoğan dün grup toplantısında görüşlerini yineledi ve TEB'in "ideolojik davrandığını" belirtti. Balta'ya göre bu yeni bir durum değil.
"Hükümetin çıkışları Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu'nun Meslek Örgütleri Raporu ile birlikte tartışılmalı. Raporda temel sorun bu örgütlerin ideolojik davranmaları ve kaynaklarının 'çok fazla olması' olarak tespit edilmişti.Aynı zamanda örgütü ile üyesi arasında bir mesele olan sözleşme bedelleri TEB'in gelirlerinin yüzde 90'ından fazlasını oluşturuyor. Diğer örgütler için de bu ve benzer düzenlemeler geçerli ve bu bakımdan TEB'e yönelik saldırının yaygınlaşacağı öngörülmeli. Daha önce SGK'nın bir tür "kaynak paylaşımı", "maddi destek" önerisinde bulunduğu ama TEB'in bunu kabul etmediği de biliniyor."
"Market tehdidinin altı boş"
Bu süreçte başbakanın gündeme getirdiği bir diğer konu da marketlerde ilaç satışının başlatılmasıydı. Balta, hükümetin bu konuda bir hazırlığının olmadığının ortaya çıktığını belirtti.
"Zaten, marketten ilaç satışı eczacıların tek tek sözleşme yapmasını sağlayacak bir unsur değil. Sadece cepten ilaç harcamalarının artması ve bedelin hastalara yüklenerek kamunun ilaçta "tasarruf etmesi" anlamını taşıyor. Hükümet bunu eczacıları zorlamak için bir koz olarak kullanmaya kalktı ama hiçbir işe yaramadığı kısa sürede ortaya çıktı."(BÇ/EÜ)