Cumartesi Anneleri/İnsanları 524. kez İstanbul’da, Galatasaray Meydanı’nda bir araya geldi, 12 Eylül’de gözaltında işkenceyle öldürülen Nurettin Yedigöl’ü andı.
Galatasaray’da önce hastalığı dolayısıyla gelemeyen Nurettin Yedigöl’ün annesi Zeycan Yedigöl’ün mektubu okundu. 89 yaşındaki Zeycan Yedigöl mektubunda oğlunu anlattı, onu arama çabalarından söz etti.
“Nurettin 26 yaşındaydı, üniversiteden mezun olmuştu. O köyümüzde üniversite okuyan ilk kişiydi. İyi huylu, sevecen, yardımsever bir çocuktu. Her zaman yoksuldan, ezilenden yanaydı.
“Herkesin mutlu yaşayacağı bir ülke ve dünya istedi diye yok ettiler onu. Hiç yaşamamış gibi izlerini silmek istediler
“Artık çok yaşlıyım, oğlumun akıbetini öğrenmeden, mezar taşına sarılmadan ölmek istemiyorum… Oğlumun kemikleri kucağımda gömülmek istiyorum.
“Oğlumu kaybedenlerin cezalandırılmasını istiyorum.”
Galatasaray Meydanı’nda bulunan Yedigöl’ün kardeşleri de yaptıkları konuşmalarda adalet taleplerinden vazgeçmeyeceklerini, sorumluların cezalandırılması için mücadeleye devam edeceklerini dile getirdi.
Tanıklıklar
Nurettin Yedigöl’ün gözaltında işkencede öldürüldüğüne tanıklık edenlerden Ümit Efe de Yedigöl’e çok ağır işkenceler yapıldığını anlattı.
“Ona bu kadar yoğun saldırılmasının edeni sosyalist, devrimci düşüncelerinin yanısıra asla hiçbir cevap vermeyişiydi. Bu polisleri çıldırtıyordu.
“Nurettin işkenceciler önünde insanlık onurunu savunanlardan biriydi.
“Biz daha sonra da mahkemelerde tanıklığımızı anlattık ama basının hiçbir şey yazmadığı yıllardı.
“Onu arama mücadelemizi diri tutmak bu insanlık dışı saldırıların bir daha yaşanmaması amacıyladır.”
“Devletin kendisi derin”
Nurettin Yedigöl’ün avukatı Eren Keskin de devletin kuruluşuyla birlikte muhaliflerini yok etmek üzere oluşturduğu yargı sisteminin hala devam ettiğini söyledi.
“Derin bir devlet yok, aslında devletin kendisi derin.
“O nedenle bu tip dosyalarda takipsizlik kararı veriliyor. Yedigöl dosyasında tanılar da var ama tüm taleplerimize rağmen savcılar bu tanıkları dinlemedi, delilleri toplamadı ve devleti aklamaya çalıştılar.
“Bir gün önce Mehmet Eymür konuştu. Dedi ki ‘Milli Güvenlik Konseyi karar alıyordu, MİT uyguluyordu’. Bu devletin kendisi bu işte!”
Eylemde Cumartesi Anneleri’nden Zeki Altunbaş’ın annesi Cevriye Altunbaş’ın yaşamını yitirdiği de duyuruldu.
Ne olmuştu?
26 yaşındaki Nurettin Yedigöl, 12 Nisan 1981’de İdealtepe’de bir eve yapılan baskında gözaltına alındı.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün Gayrettepe’deki ünlü işkence merkezi 1. Şube'ye götürüldü. İşkencede sorgulandı, işkenceyle öldürülen bedeni kaybedildi.
Baba İsmail Yedigöl 12 Eylül'ün korku ortamında Emniyet Müdürlüğüne, Milli Güvenlik Konseyi’ne, İstanbul Sıkıyönetim Komutanlığına, Başbakanlığa, Adalet Bakanlığına, İstanbul Valiliğine, İstanbul Cumhuriyet Savcılığına başvurdu.
Başvurular sonuçsuz kaldı.
Yedi kişi Nurettin’i siyasi şubede gördüklerine ve işkencede öldürüldüğüne tanıklık etti. Ama savcılık ‘Böyle şey olmaz, devlete iftira atmayın’ dedi. Ağır işkence gören bu tanıklar, polisi zor durumda bırakmak için kendilerini duvara vurmak suretiyle yaraladıkları iddiasıyla suçlandı ve tanıklıklarının geçerli olmayacağı söylendi.
34 yıldır tüm suç duyurularından bir sonuç alınamadı. Son olarak İHD avukatlarınca 2 Mart 2011’de Sultanahmet Adliyesi’nde yapılan suç duyurusu hakkında, savcılık zamanaşımı nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi. Bu karar üzerine AİHM'e başvuruldu.
23 Mart 2012’de Çağlayan Adliyesi'nde yapılan suç duyurusu hakkında da zamanaşımı nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildi. Bu karar üzerine Anayasa Mahkemesi'ne başvuruldu.
Sorumlular
Nurettin Yedigöl kaybedildiğinde Türkiye’yi Milli Güvenlik Konseyi yönetiyordu.
Kenan Evren devlet başkanıydı. 1. Ordu ve İstanbul Sıkıyönetim Komutanı General Necdet Üruğ idi. Hakim Kıdemli Albay Durmuş Akşen sıkıyönetim adli müşaviriydi. Faik Tarımcıoğlu tanıkların ifadelerini dikkate almayan, hukuku işletmeyen, Nurettin Yedigöl’ü kaybedenleri koruyan 12 Eylül’ün askeri savcısıydı.
Bülent Ulusu darbe hükümetinin başbakanıydı. Darbe hükümetinin içişleri bakanı Selahattin Çetiner, adalet bakanı Cevdet Menteş’ti. Nevzat Ayaz İstanbul valisiydi. İstanbul Emniyet Müdürü Şükrü Balcı, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Siyasi Şube Müdürü Tayyar Sever’di.
Mete Altan, Nurettin Yedigöl'ü işkenceyle sorgulayan ve kaybeden sorgu timinin şefiydi. (YY)