"Parasız eğitim istiyoruz, alacağız" yazılı pankart açtıkları için 19 aydır tutuklu yargılanan ve dün tahliye edilen Berna Yılmaz ve Ferhat Tüzer basın toplantısı yaptı.
Ferhat ile Berna, 14 Mart 2010'da, Başbakan Erdoğan'ın konuştuğu Roman toplantısında açtıkları pankarttan ötürü tutuklandı ve "Devrimci Halk Kurtuluş Partisi/Cephesi (DHKP/C) üyesi olmak ve örgüt adına propaganda yapmaktan" hala yargılanıyorlar. İkisi de tutuklu oldukları sürede okuldan atıldılar.
İstanbul Barosu'nda yapılan toplantıda, Berna da Ferhat da Gençlik Federasyonu bünyesinde "yasal ve meşru olan parasız eğitim isteme" mücadalelelerini sürdüreceklerini söylüyor.
"Tanımadığım bir sürü insandan mektup aldım"
Berna Yılmaz "biz birer simgeyiz" diyerek şöyle konuştu:
"Biz bu eylemi parasız eğitimden mustarip milyonlarca genç için yaptık; bu anlamda birer simgeyiz. Tahliye edilmemiz bizim içeriden ve arkadaşlarımızın dışarından yürüttüğü mücadeleyle sağladığımız kamuoyu desteği sayesinde oldu. İçeride tanımadığım birçok insandan yanımızda olduklarına dair destek mektupları aldım; buna çok şaşırdım ve sevindim."
"F tipini hep duyardık ama yaşamak başka"
Önce Tekirdağ F tipi ardından da Kandıra F tipi cezaevinde kalan Ferhat Tüzer ise hapishane koşullarını anlattı:
"F tipi cezaevlerinde insan hakları ihlalleri olduğunu duyardık ve bunun için mücadele ederdik ama bizzat yaşamak çok farklıydı. Cezaevine ilk girdiğiniz andan itibaren kapıda onursuz bir uygulama ile zorla üstünüzü soyma istiyorlar. Buna karşı gelince de işkence başlıyor. Sürekli hücre cezalarına çarptırıldık. Darp edilip doktora gittiğimizde vücudumuzdaki morluklar raporlara yazılmadı."
Tüzer de Yılmaz da, "pankartı açarken tutuklanacağınızı tahmin ediyor muydunuz" sorusuna, "En azından gözaltına alınacağımızı tahmin ediyorduk ama sonuçta yaptığımız meşru bir eylemdi işin bu boyuta geleceğini düşünmemiştik" diyor ve ekliyorlar: "Yine olsa yine yapardık."
Olay sırasında Roman vatandaşların fiziki saldırısına uğradıkları hatırlatılan Yılmaz, "Cezaevinde farklı suçlardan yargılanan ve Roman toplantısında olan insanlarla karşılaştım. 'Sizin orada ne yaptığınızı bile anlayamamıştık. Taleplerinizde haklısınız' tepkisi aldım" diyor.
"Okula geri dönebilmeliler"
Yılmaz'ın babası Yusuf Yılmaz, 19 aylık süreçte ailece maddi manevi çok sıkıntı çektiklerini söylüyor.
"Dişimizden tırnağımızdan ayırdıklarımızla çocuklarımızı okutuyoruz. Süslü laflar edemem sadece bu emeklerimizin boşa gitmesini istemiyoruz, okullarına geri dönebilmelerini istiyoruz."
Avukat Taylan Tanay ise Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK) tüzüğüne göre terör suçundan yargılanan öğrencilerin beraat etseler bile okula dönme şanslarının çok az olduğunu ama yine de hukuki mücadeleyi sürdüreceklerini söylüyor. Tanay, Ferhat ve Berna'nın 3 Mart'ta görülecek duruşmada beraat etmeleri halinde tutuklu kaldıkları süre için tazminat alabileceklerini de ekliyor.
Gençlik Federasyonu'ndan Bulut Yayla, 2003'te kurulan yasal derneklerine üye 100 üzerinde öğrencinin tutuklandığını söyleyerek, kendilerinin Dev-Genç geleneğinden geldiklerini ancak iddianamade bunun terör suçu olarak gösterildiğini belirtti. (NV)