Federal Almanya, II. Dünya Savaşı’ndan sonra oluşan işgücü açığını birçok ülkeden işçi alarak kapatmaya çalıştı. 1955’ten itibaren İtalya, Yunanistan ve Portekiz’den işçi alan Almanya, 1961’de Türkiye’den de işçi almaya karar verdi. Almanya Wirtschaftswunder (ekonomi mucizesi) adını verdikleri ekonomik büyümesini biraz da dışarıdan gelen işçilere borçlu.
Kasım 1961’de ilk Türkiyeli işçi grubu Düsseldorf’a ulaştı. Almanya’ya ilk yıl 400 işçi gönderen Türkiye, sayıyı yıllar içerisinde artırdı. Bugünlerde Almanya’daki nüfusun yüzde 4’ünü oluşturan Türkiyeliler en büyük azınlık durumunda.
Göçün sebepleri
II. Dünya Savaşı 6 milyon Almanyalının hayatına mâl olmuş ve savaş sonrasında büyük bir işgücü açığı ortaya çıkmıştı. Doğu ve Batı olarak ikiye ayrılan Almanya, harabeye dönen şehirlerin arasında yeniden toparlanmaya çalıştı.
Federal Almanya (Batı) 1960 yılında 150 bin işsize sahipken, açıkta olan iş pozisyonu 600 bin dolayındaydı1. İtalya’dan alınan işçilerin yetmediği görülünce, sırasıyla Yunanistan, İspanya’yla işgücü alım anlaşması imzalandı.
Almanya Türk işçi alımında kültürel ve toplumsal uyum çekinceleri yaşarken, Türkiye’nin girişimleri anlaşmanın imzalanmasını hızlandırdı. Türkiye’nin aynı yıllarda büyük bir işsiz nüfusuna sahip olması ve Berlin Duvarı’nın inşası ile birlikte Doğu Almanya’dan insan kaçışı da kesilince, 1961 Ekim’inde taraflar masaya oturdu.
Sayılarla işçi göçü
27 Kasım 1961’de 55 kişilik ilk Türk işçi kafilesi Almanya’ya ulaştı. Aynı yıl 400 maden işçisi daha Almanya’nın yolunu tuttu. Yıllar içerisinde sayısı hızla artan Türk işçiler, zamanla en büyük işçi grubu haline geldi.
Ülke | 1961 | 1967 | 1973 |
Türkiye | 0,97 | 9,54 | 22,96 |
Yugoslavya | 2,39 | 7,78 | 17,69 |
İtalya | 28,66 | 22,85 | 15,9 |
Yunanistan | 6,13 | 11,12 | 10,28 |
İspanya | 6,44 | 9,8 | 7,24 |
Portekiz | 0,11 | 1,33 | 2,82 |
Diğer | 61,2 | 37,58 | 23,11 |
Almanya’daki Yabancı İşçilerin Oranı2 (%)
Hızla artan nüfus sonucunda, işçi ailelerinin birleşimi konusunda hükümete iyice baskı yapıldı. Anlaşma gereğince verilen iki yıllık oturum izni süresi maddelerden çıkarıldı. Aile birleşimi 1973’te kabul edildi fakat Almanya işçi alımını durdurdu.
1961 – 1973 yılları arasında Türkiye’den toplam 2,6 milyon kişi Almanya’da çalışmak için başvuru yaptı, kabul edilenlerin toplam sayısı 867 bin civarındaydı.
Helmut Kohl döneminde, yabancı işçilerin ülkelerine dönmeleri için teşvik yasası çıkarıldı. Belirli koşulları yerine getiren işçilere 10 bin 500 Mark, ayrıca çocuk başına bin 500 Mark yardım ödenmesiyle, 1982 -1985 arasında 300 binin üzerinde Türkiyeli işçi ülkesine geri döndü.3
Zaten işçilere ülkede sürekli kalmayacaklarını da hatırlatacak şekilde "konuk işçi" (Gastarbeiter) denmesi, bir gün geri dönmelerinin isteneceğinin göstergesi olmuştu.4
Günümüzde Almanya’daki Türkiyeliler
Bugün Almanya’da 3 milyonu aşkın Türk yaşıyor. Nüfusun yüzde 4’üne tekabül eden bu sayı, ülkedeki en büyük azınlık grubunu (yüzde 18) oluşturuyor. İlk göçün ardından 4. ve 5. neslin bile yaşadığı Almanya’da birçok Türkiyelinin işletmesi de mevcut. Göçmen olarak gittikten sonra orada kalıcı hale gelen işçiler, birçok futbolcu, yazar, yönetmen, milletvekili yetiştirdi.
Almanya’da 500 bin kişiyi istihdam eden Türkiyelilerden 1,5 milyonu Almanya vatandaşıyken, geri kalan 1,5 milyon kişinin sadece Türkiye vatandaşlığı bulunuyor.
Son 5-6 yıl içinde, Almanya’da eğitim almış 31 bin genç, yatırım ve iş amaçlarıyla Türkiye’ye döndü. Bugünlerde ise Türkiye’den Almanya’ya göç neredeyse durma noktasına geldi.
Kaynak: Der Spiegel - 2016
Türkiyeliler Almanya'da yoğunlukla Baden-Wüttermberg, Hessen, Kuzey Ren-Vestfalya eyaletlerinde yaşıyorlar. Ayrıca Bavyera eyaletinin güneybatısı ve Aşağı Saksonya eyaletinin güneyinde de hatırı sayılır oranda Türkiyeli nüfusu mevcut.
15 Temmuz sonra
Almanya İçişleri Bakanı Thomas De Maiziere, Eylül 2017'de yaptığı açıklamada 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminden beri Almanya'ya iltica başvurusu yapanların sayısının 615 olduğunu söyledi. Maiziere, diplomat pasaportu taşıyan 250, hizmet pasaportu taşıyan 365 kişinin Federal Göç ve Mülteci Dairesi’ne (BAMF) iltica talebinde bulunduğunu ifade etti. "Bu sayılar diplomatların ve hizmet pasaportu hamilinin ailelerini de kapsıyor. Bu önemli, ancak çok aşırı yüksek bir sayı değil" şeklinde konuşmuştu. (OI/HK)
1- gocvakfi.org
2- boeckler.de/