Ergenekon davası

TİHV Başkanı Önen, AKP'nin Kürt, Alevi ve olabildiğince de sol oyları almaya çalışırken, yönü belirsiz ve hukuksuzluklarla yürüyen Ergenekon soruşturmasıyla da görünürdeki muhaliflerini bastırmaya çalıştığını söyledi.

Eski Genelkurmay, YÖK ve MGK yetkililerinin gözaltına alınmasından sonra Genelkurmay yetkilileri ve Yargıtay Başkanlar Kurulu toplandı. Başbuğ, Erdoğan ve Gül ile görüştü. Gözaltındaki Kılınç ve tutuklu Poyraz'ın avukatları da gözaltında.

CHP lideri Baykal, son "Ergenekon" gözaltılarıyla ilgili "İyiye gitmiyoruz. Uyarmak durumundayız" dedi. YARSAV'dan Eminağaoğlu, "Hukuka yapılan saldırıları yine hukuk önler"; CHP'li Ateş ve Sertel, "Tolon ve Eruygur'un iddianamesi altı aydır ortada yok" dedi.

Ergenekon Soruşturması kapsamında altı kentte operasyon yürüten polis, Prof. Dr. Küçük, eski MGK Genel Sekreteri Kılınç, eski YÖK Başkanı Gürüz ve emekli Tümgeneral Şenel'i gözaltına aldı. Toplam 37 kişi gözaltında.

Ergenekon davasında Emniyet, 1 Aralık 2007-1Mart 2008 döneminde aile bilgileri farklı üç "Tuncay Güney"'in Türkiye'ye giriş çıkış yaptığını bildirdi. "Tuncay İpek" 20 Şubat 2008'de çıkış yapmış. İki de "Daniel Levi" var.

"Ergenekonu İzliyoruz" grubundan Tahmaz, davada ortaya çıkan bilgi ve belgelerin yaygınlaştırılmasının önemini vurguladı. "Ergenekon ve JİTEM Gerçeği" panelinde konuşan Sağlar ve Buldan önemli olduğunu söyledikleri davanın sonucundan umutsuz.

Ergenekon Davası'nda dinlenen Semih Tufan Gülaltay, MİT Kontr Terör Daire Başkanı Mehmet Eymür ile Tuncay Güney'i suçladı: "Eymür, MİT'in içine girmiş ve 3 defa kovulmuş bir köstebektir."

Sanık Muammer Karabulut, Ergenekon Davası'nı Irak'ta "varlığı iddia edilen ancak bir türlü bulunamayan kitle imha silahları"na benzetti; Hakim Şengün'e, "Sayın Başkanım, sizce bu iddialarda çok kuvvetli uydurma yok mu?" diye sordu.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Kanada'da yaşadığı iddia edilen ve Ergenekon soruşturmasından beri savcılara bilgi veren Tuncay Güney'in ifadesinin Interpol aracılığıyla alınmasına karar verdi.

Ergenekon Davası'nda hakkındaki suçlamaları kabul etmeyen Sevgi Erenerol, Türk Ortodoks Patrikhanesinin yıpranması için kendisinin karalandığını, birkaç aile dostuyla devleti yıkmaya çalışmak iddiasını hayretle karşıladığını söyledi.

PKK itirafçısı ve JİTEM mensubu Abdülkadir Aygan, Veli Küçük'ün sözleri üzerine, üzerinde "Görev Yeri: JİTEM" yazan 1993 tarihli maaş bordrosunu yayımladı. İsveç'teki Aygan, Güneydoğu'da cinayet, kaçırma, bombalama olaylarıyla ilgili davanın sanıklarından.

Veli Küçük, sorgusunun ikinci gününde savcı Pekgüzel ile tartıştı; Cem Erseven'i tanıdığını, söyledi; ajandasıyla ilgili soru soran savcıya Genelkurmay yasağını hatırlattı; gazeteci Can Ataklı'nın "işe iadesi" için devreye girdiğini açıkladı.

Yargıtay, Danıştay üyelerine ve Cumhuriyet gazetesine yapılan saldırılarla ilgili Alparslan Aslan'ın da aralarında bulunduğu sekiz sanıkla ilgili mahkeme kararını bozdu. Dava Ergenekon dosyasıyla birleşecek.

Ergenekon Davası'ndan 11 aydır tutuklu bulunan Emekli Tuğgeneral Veli Küçük, savunmasında, hayatında hiç haya yapmadığını, görev yaptığı yerde hiç faili meçhul cinayet olmadığını ileri sürdü; "JİTEM, TSK'ya yapılan bir saldırıdır" dedi.

Ergenekon Davası'nda, Genelkurmay'dan "el bombası eğitimi", İçişleri Bakanlığı ile MİT'ten "Ergenekon adlı başka rapor bulunup bulunmadığı, Emniyetten de Sami Hoştan'ın "organize suç ilişkileri" sorulacak.

Ergenekon Davası'nda ifade veren tutuklu sanıklarından Şenocak, Fikret Emek ve Aydın Yüksel'i iş ilişkileri içerisinde tanıştığını ileri sürerek, çantasından çıkan kask, amonyum nitrat ve gaz maskesi için "deprem malzemesi" dedi.

Ergenekon Davası'nın 22. duruşması İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülüyor. Soruşturmanın başlatılmasından 1,5 yıl sonra sanıkların çapraz sorgusuna devam ediliyor.

Ergenekon Davası'ndan dilenen Yalazangil, "aile dostu" Gülaltay ile 25 yıl önce, bir dolandırıcılık meselesiyle ilgili görüştüğü Tekin'i de 20 yıl önce tanıdığını söyledi. Eski MİT'çi Eymür ise Tuncay Güney'i tanımadığını açıkladı.

Davanın 19. duruşmasında, mahkeme sanık Erol Ölmez ve Erkut Ersoy'un haberleşme kayıtlarının yetkililerden istenmesine karar verdi.

MİT, Ergenekon Soruşturması'na bilgi sağlayan Tuncay Güney ile ilgili Sabah gazetesinin yayımladığı belgenin kendilerine ait olduğunu doğruladı; Güney'in kayıtlı haber kaynakları olmadığını açıkladı.