Malatya'da üç kişinin ölümüne yol açan Zirve Yayınevi katliamını yargılayan Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi, Ergenekon Davası'nın görüldüğü İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ne "dosyalarımız arasında ilişki var mı?" diye soracak.
Misyonerlik yaptıkları iddiasıyla yayınevinde geçen yıl üç kişinin öldürülmesiyle ilgili Malatya'da görülen davanın 13. duruşmasına bugün devam edildi. 21 Ağustos'tan beri beklenen Ergenekon İddianamesi İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nden geldi.
18 Nisan 2007'de Zirve Yayınevi'ni basılması sonucu Almanya uyruklu Tilman Ekkehart Geske, Necati Aydın ve Uğur Yüksel öldürülmüştü.
Emniyet ihmali savcılıktan sorulacak
Davada tutuklu sanık olarak yargılanan ve "Silahlı örgüt kurmak" ve "cinayet işlemek" suçlamalarından 19 aydır Malatya E Tipi Cezaevi'nde bulunan Emre Günaydın, Salih Gürler, Cuma Özdemir, Hamit Çeker ve Abuzer Yıldırım geniş güvenlik önlemleri altında Malatya Adliyesi'ne getirildiler.
Mahkeme, soruşturma evresinde Emniyet ihmaline ilişkin herhangi bir idari soruşturma açılıp açılmadığını Cumhuriyet Savcılığı'na soracak. Mahkeme, Gürler'in avukatının soruşturmanın genişletilmesi yönünde ilettiği talebi reddetti.
Davaya 16 Ocak'ta devam edilecek
Mahkeme, müdahil avukatlarından dinletmek istedikleri tanıkların hangi olaylarla bilgi sahibi olduklarını 25 gün içerisinde bildirmelerini istedi; gelecek duruşmanın yapılacağı 16 Ocak 2009 tarihinde konuyla ilgili Cumhuriyet Savcısının görüşünün alınmasını karar verdi.
Cinayetten hemen sonra görevliler dışında olay yerine gelen olup olmadığı da savcılıktan sorulacak. Günaydın'ın hastanede çekilen görüntülerin "delil teşkil etmeyeceği" gerekçesiyle mahkemeye getirilmesine reddedildi. Tutuklu sanıkların tutukluk hallerinin de devamına karar verildi.
16 Ekim'de görülen bir önceki duruşmada, cinayetlerin en önemli zanlısı Günaydın'ın yerel bir gazetede çalıştığını söylediği, "abi" diye andığı ve adı müdahil avukatlardan Orhan Kemal Cengiz'in taciz ve tehdit edilmesinde de geçen Varol Bülent Aral tanık olarak dinlenmişti.
"Cezaevine SIM kart gönderenler destek sağlasın"
"Aral bana devlet desteği sağlayacağını söylemişti, bu desteği nasıl sağlayacağını mahkemede açıklasın" diye soran Günaydın'a Aral, böyle bir vaatte bulunmadığını söyleyerek, "Cezaevine ceket içinde SIM kart gönderenler bunu nasıl başardıysa, diğer desteği de sağlarlar" şeklinde karşılık vermişti.
"Seni Aral mı yönlendirdi?" sorusuna yanıt vermedi
Sanıklardan sadece Günaydın'ı 2006 yılının sonbaharında Malatya Birlik Gazetesi'nde çalıştığı üç günlük sürede tanıdığını açıklayan Aral, Günaydın'la misyonerlikle ilgili değil PKK ile ilgili konuştuklarını söylemişti.
Mahkeme başkanının "Seni olayı gerçekleştirmende bu mu ikna etti?" sorusuna Günaydın, "Cevap vermeme hakkımı kullanıyorum" şeklinde karşılık vermişti. (EÖ)