18 Nisan 2007'de yayınevinde işlenen cinayetlerle ilgili yarın (21 Ağustos) devam edilecek olan yargılamada, mahkeme çağrısına rağmen gelmeyen tanık Varol Bülent Aral, duruşma sırasında koridordan uzaklaşan Mehmet Uludağ ve Hüseyin Yelki'nin mahkemeye zorla getirilmesine karar verilmişti.
Tanıklar dinlenecek, sanıklar ek savunma verecek
4 Temmuz'da gerçekleşen bir önceki duruşmada, adlarına davetiye çıkarılmayan tanıklar Abdullah Mahmut Kudaş, Turna Işıklı, Mesut Taşdelen, Muammer Özdemir'in de mahkemeye çağrılması konusunda hazırlık yapıldı.
Cinayetten yargılanan ve 16 aydır Malatya E Tipi Cezaevi'nde bulunan Emre Günaydın, Salih Gürler, Cuma Özdemir, Hamit Çeker ve Abuzer Yıldırım'in de Malatya Adliyesi'ne getirilmeleri bekleniyor.
Tutuklu sanıklara ve avukatlarına, davayla ilgili ve ek iddianameyle ilgili savunmalarını yapmaları için yarına kadar süre tanıyan mahkeme, sanık avukatlarının talebi üzerine Angus William Reid'i de tanık sıfatıyla dinleyecek.
Günaydın'a maktül Aydın'ı öneren kişi dinlendi
18 Nisan 2007'de yayınevini basarak Almanya uyruklu Tilman Ekkehart Geske, Necati Aydın ve Uğur Yüksel'i öldürdükleri iddiasıyla üç kez ağırlaştırılmış müebbet hapisle yargılanan beş tutuklu, geçtiğimiz duruşmada haklarında "nitelikli yağma"yla ilgili düzenlenen ek iddianameyle ilgili savunmaları sorulduğunda, daha önce verdikleri ifadeleri tekrar ettikler ve suç işlemediklerini söylemişlerdi.
Daha sonra mahkemenin davetiye çıkardığı 12 tanıktan Elbistan E Tipi Cezaevi'nde hükümlü olarak kalan ve savcılara gönderdiği dilekçelerle Emre Günaydın'ın kullanıldığını belirten Metin Doğan da dinlenmişti.
Metin Doğan'dan önemli açıklamalar
İfadesinde Doğan, "Ben Emre ile bayağı samimiyim. Ülkü Ocakları'nda da beraberdik. Emre tekvando ben ise kikboks ile uğraşıyordum. Kendisi yalan söylüyor. Beni tanıyor. Emre olayın içinde yokken ben vardım. Ülkü Ocakları'nda büyüdüm" diyen Doğan, olayla ilgili çok şey bildiğini, Malatya Ülkü Ocakları Başkanı Burhan Coşkun'un Ağustos 2005'te kendisini cep telefonundan MHP İl binasına çağırdığını, burada Coşkun, MHP il başkanı Mehmet Ekici, eski MHP milletvekili Namık Hakan Durhan ve kendini Tümgeneral olarak tanıtan 50-55 yaşlarında Hikmet Çelik isimli bir kişiyle bir arada bulunduğunu ifade etmişti.
"Ülkü Ocakları'nda daha önce Zirve Yayınevi'nde İncil dağıtılması, gençlerin kandırılması ile ilgili olarak konuşmalarımız geçiyordu. Bunu nasıl önleyebileceğimizi tartışıyorduk. Namık adlı şahıs ile Burhan Coşkun Zirve yayınevinin kalemini kırdıklarını söyledi."
"Engellemeye çalıştım"
Doğan, başka bir cinayetten Mersin Cezaevi'nde hüküm giyerken bir gardiyanın yanına gelerek, "kendisinin yapacağı işi Emre Günaydın'ın yapacağını, kendisinden susmasını" istemesi üzerine Günaydın'ın bunu yapmaması için ve ziyaretine gelen ailesine haber vermeleri için yayınevi numarasını ilettiğini savundu; baskılardan savcılığa ifade veremediğini ileri sürmüştü.
Doğan Taner Çelik'i Oral Çelik'in akrabası olarak tanıdığını söyleyerek, "Ocağa gelir gider. Emre 'yi tanır" demişti.
Günaydın'ın Hıristiyanlık hakkında İnternet üzerinden görüştüğü, bu kişinin Necati Aydın'la tanışmasını sağlayan tanık Ozan Çobanoğlu, maktul Geske'nin turizm şirketinin tasfiyesi için cinayet öncesi işlemler yapan muhasebeci Emin Mığı da mahkemece dinlemişti. (EÖ/EZÖ)