Azeri subay Ramil Safarov 2004'te Budapeşte'de NATO tarafından düzenlenen İngilizce kursuna katılıyor. Aynı kapsamda orada bulunan ve yurt arkadaşı olan Ermeni subay Gurgen Makarian'ı (Makarian uykudayken) baltayla öldürüyor. Yapılan yargılamalar sonunda Safarov Macaristan'da ömür boyu hapse mahkum oluyor. Azerbaycan ise baştan beri Safarov'un iade edilip Azerbaycan'da yargılanmasından yana ısrar ediyor.
Ermenistan ise olası geleceği görüp bu duruma karşı çıkıyor. Safarov'un cezasını Macaristan'da tamamlaması beklenirken, her ne olduysa ani bir kararla, geçtiğimiz cuma, 31 Ağustos'ta gizlice ülkesine ulaşması sağlanıyor. Bundan sonrası ise Safarov için ödüllerle dolu.
Bir yandan ulusal kahraman olarak sokaklarda kutlanırken, ev, geçen sekiz yıllık maaşının tümü artı çeşitli para ödülleri ve rütbe artırımıyla taltif ediliyor. Azerbaycan cephesi Safarov'un bir insanı baltayla öldürdüğünü hızlıca unutuyor.
Ermenistan bu duruma şiddetli tepki gösterirken, orduyu alarma geçiriyor. Macar elçiliğinin önü ise çeşitli protestolara sahne oluyor. Ermenistan Başkanı Serzh Sarkisian, Azerbaycan ve Macaristan'ın bu tür suçları bir anlamda teşvik ettiklerinin özellikle altını çiziyor. Ayrıca Macaristan'la tüm ilişkilerini kestiklerini açıklıyor.
İşin Macaristan cephesine gelince, ilk gün suskunca geçiştirildi. Pazar günü ise hükümet cenahından yapılan açıklamalarda Azerbaycan'ın hapis cezasının süreceğine dair bir mektup yazarak taahhütte bulunduğu gibi pek de inandırıcı olmayan sözler sarf edildi.
Yapılan bazı yorumlara göreyse Azerbaycan'la çeşitli menfaatler elde etme doğrultusunda pazarlıklar yapıldığı ve hatta bu pazarlıkların bir yıldır sürmekte olduğu gündeme getirildi. Safarov'un ise bunun sonucu iade edildiği söyleniyor.
Çıkar sağlama işinin Macar devlet tahvillerinin satın alınması ya da petrol- enerji alanında bazı "kolaylıkları" kapsayabileceği varsayılıyor. Henüz bu konuda somut bir kanıt yok. Yani şimdilik Azerbaycan tarafı her ne sözü verdiyse yerine getirmiş değil ya da biz bilmiyoruz.
Macar gençleri ise Facebook' ta "Başbakanımızdan dolayı özür dileriz" diye bir alan açıp (tabii ne zaman kapatılacağı meçhul) Ermenilerden özür diliyorlar. Ermeni gençler de biz de bayrağınızın yakılması nedeniyle üzgünüz diye yanıtlamışlar. Tepkiler sınırlı da olsa sokağa da yansıdı. Pazar günü Adalet Bakanlığı önünde toplanan göstericiler olan biteni bir rezalet olarak nitelediler.
Azerbaycan'ın tutumu bizi şaşırtmıyor kuşkusuz. Çünkü memleketimizin toprakları milliyetçiliğin kanlı "marifetleri"ne yeterince aşina. Macaristan'a gelince maalesef burası da bizi hayretlere gark etmiyor. Lafa gelince tıpkı memleketteki muadilleri gibi din-iman-ahlak-millet vb içerikte laflar sarf etmeye hiç de erinmeyen Macar hükümetinin, o değerleri icabında satmak için fırsat kollayan kifayetsiz muhteris olduğunu öğreniyoruz. (AS/EKN)