Müzik piyasasını takip edenler duymuşlardır muhakkak; şarkıcılar ya yeni yıla girerken ya da -hatta ille de- yaz başında çıkartırlar yeni albümlerini. Arada istisnalar olsa da müzik dünyasının yazılmamış kuralları arasındadır ve en başta gelir.
Bir diğer yöntem de "yaza uygun" albümler çıkartmaktır. Burada sanatçı albümü yaza doğru vakitlerde çıkartır ve promosyonun cilasını yaz başlarında yapmaya başlar.
2009 yazını tam da bu nedenlerle çok sayıda yeni albümle karşıladık ya da yaza bu albümlerle girdik. Yenileri de sırada... Hazır daha haziran'ın başlarındayken sizler için bu "sıcak" albümlerden "güzellerini" dinledik, sizler için yazdık... Önden buyurun...
Göksel - Mektubumu Buldun mu?
Bir pop şarkıcısından daha çok Yeşilçam yıldızlarına çalan havasıyla anılan Göksel kamuoyunun ısrarlı taleplerine sonunda yanıt verdi ve "Türkan Şoray" edasıyla söylediği eski şarkıları bir albümde derledi. Gönül Yazar'ın "Mektubumu Buldun mu" isimli şarkısını albümüne isim olarak veren şarkıcı Ajda Pekkan, Gönül Akkor, Ferdi Özbeğen gibi "eskilerin" her dem yeni şarkılarını kendi meşrebince yorumladı ve bunları bir albümde topladı. Ne de iyi yaptı...
Zira beş üzerinden beş verilesi albümde Göksel, Füsun Önal'ın "Senden Başka"sı, Ajda Pekkan'ın "Baksana Talihe"si ve "İnanmam"ı, Sezen Aksu'nun "Ağlamak Güzeldir"i, Funda'nın "Çaresizim"i, Zeki Müren'in "Dudaklarında Arzu"su, Özbeğen'in "Gülmek İçin Yaratılmış"ı, Belkıs Özener'in "Sen Bensiz Ben Sensiz"i, Seyyal Taner'in "Şimdi Sen Varsın"ı, Selçuk Ural'ın "Güle Güle Sana"sı, Akkor'un "Bilemedim"ine başka bir ruh katarak söylemiş.
Sıcak yaz akşamlarını yalnız geçirenler için ideal bu albümün favori şarkısı bir tane değil. "Hepsi benim çocuğum gibi" deyip sevimsizleşmek istemem ama cidden ayırmadan hepsi de en güzeli diyor, Göksel'in albümünü tüm "ruhlara" aç ya da tok fark etmez günde üç öğün tavsiye ediyorum.
Depeche Mode - Sound of Universe
Gelecekler, geliyorlar, ha geldiler derken solistlerinin rahatsızlığı nedeniyle İstanbul konserlerini iptal eden tüm zamanların en iyi gruplarından biri olan Depeche Mode'u sevenlerin avuntusu son albümleri Sound of Universe. Hele de yaz başlında "ekilen" fanlar için tutunacak tek dal neredeyse...
İlk single'ları "Wrong"la aklımızı kaçırtacakları mesajını veren grubun albümü bahar aylarında raflara düştü. Herkes bir şaşırdı, kimi sevindi, kimi coştu... Ardından gelen şarkılar da bu hisleri kuvvetlendirdikçe kuvvetlendirdi. "Depeche" eski "Mode"una geri dönmüştü.
"In Chains", "Jezebel", "Peace" ve "Spacewalken" de en az Wrong kadar şaşırtıcı ve güzel şarkılar. Buhranlı akşamlar için idealler... Her duyguya salabilir, her duygudan edebilirler. Birine âşık da olabilirsiniz, ondan nefret de edebilirsiniz. Evet, hava yakıcı. Daha olacağı aşikar. Saydığım bu şarkılar risk taşıyor olabilir ancak söz konusu Depeche Mode'sa ne mevsim ne ortam fark etmez, o riski almaya değer.
Hande Yener - Hayrola?
Eski pop yıldızı, yeninin elektronik şarkıcısı Hande Yener dans pistlerine geri döndü. Hayrola "Aşk Kadın Ruhundan Anlamıyor" sonrası yeni Yener çizgisinde... Bir önceki albümü "Hipnoz"u cilalatamadan şirket değiştiren şarkıcı yine elektronik sularda yüzüyor... Albüme adını verdiği şarkısı çıkar çıkmaz Yener'in en sevildiği yer olan diskolarda dillere düşen kayıtta "Ok Yay" ve "Deliler" de şimdiden kendine bir kitle yarattı.
Geçen albümlerin aksine sözlerin gölgede kaldığı albümde müzikal alt yapı zaman zaman çok iyi çınlıyor kulağa. Yener'in vokali de bazı deformatif müdahalelerle "şekillendirilmiş". Bazen varla yok arası bazen coşa gelen çağlayan... Ama hakkını verelim Hande Yener Türkiye'deki şarkıcılar arasından sesiyle/yorumuyla sıyrılmış bir isim.
En nihayetinde yaz da bir çok kişi için dans etmek, açık ya da kapalı mekânlarda zıp zıp zıplamak değil mi? E o zaman Yener'in albümü "coşa geldim arkadaşım kim tutar beni"cilerin derdine derman olacaktır bir parça.
Bath For Lashes - Two Suns
Pakistan asıllı İngiltereli şarkıcı Natasha Khan neredeyse herkesin gözbebeği oldu. İkinci albümü "Two Suns" ile lütufla değil hak ederek zirveye tırmandığını ispatladı. İndie, elektro pop, biraz Björk biraz Radihoead ama bol alternatif karışımı müziğiyle, haliyle, tavrıyla Külkedisi değilse de ışıltılı bir masalı kendisi yazıyor.
"Daniel" albümün ilk çıkış şarkısı. Dillerde zikredile zikredile güzelleşiyor. Şarap gibi işte. Zamanla seviliyor, sevildikçe güzelleşiyor... Two Suns'daki diğer 10 şarkıya da haksızlık etmemek gerek elbet. Hepsi hislerden hislere gark ediyor ruhu. Bana yapıyor yani, size garanti veremem. Malum "zevkler ve renkler" meselesi...
Ancak şu cümleyi gönül rahatlığıyla söyleyebilirim: Bath For Lashes alternatif tatilcilerin, Cunda, Kabak koyu, Karadeniz yayları, Mardin gibi "yöreleri" sevenlerin kulaklıklarında pek şık duracaktır. Hele ki yalnızsanız değmeyin keyfinize...
Yıldız Tilbe - Aşk İnsanı Değiştirir
Yıldız Tilbe yaza 23 şarkılık iki CD'den oluşan albümüyle girdi. O hapşırsa dinleyecek, albümde hiç şarkı olmasa bile para verip alacak çok insan olduğu gerçeğinden hareketle bu albümünün de sahiplenileceği aşikâr.
Fakat es geçemeyeceğimiz de bir gerçek var ki kendisi son zamanlarda pek de iyi albümler yayınlamıyor. Ne sesine ne yazdığı sözlere diyecek lafımız var. Başımızın üstündedir her dem (deliliğinden sebep) orası da ayrı. Ancak işte müzik de dediğin bunlarla hallolmuyor.
Türküler, eski şarkılar araya serpiştirilmiş yenilerle ortalama bir albümden bahsediyoruz. Türküler yine güzel okunmuş, ciğerlerden sesler çıkmış yine... Ama bu eksik bir şeylerin olduğu gerçeğini örtememiş. Haaa! Herkes Erkin Koray'ın "Anma Arkadaş"ını çok güzel söylediğine ve Azeri şarkısı "Geleceyem"im kan kaynattığında hem fikir. Bundan sebep ortalama pop müzik kıvamında bir tatilin pekâlâ fon müzikleri arasında yer edinebilir. Oynak havalarının güney sahillerinde ortalığı inleteceği de muhakkak.
Yerimiz mi dar yoksa yerimiz mi dar
Şimdi albümleri burada sonlandırıp yazıyı nihayete erdirelim. Zira destan yazmıyoruz. Konumuz müzik. Hem devam da edebiliriz de... Malum yerimiz de var.
Kürtçesi, Ermenicesi, Lazcası, Boşnakçası ve diğer halkların dilleri eksik kaldı ama onları da başka bir yazının öznesi yaparız artık.
Müzik ruhun gıdası, üşüyenin sobası, yananın suyu, nefessiz kalanın oksijeni, uçmak isteyenin kanadı... Koskoca, fakat göz açıp kapayıncaya kadar da çabuk geçen yaz mevsiminde en iyi yol arkadaşı da yine o (kitapları da ekleyelim kırılmasınlar).
Siz sıcaklara aldırmayın, ister tatil yörelerinde ister şehrin göbeğinde kulağınız size iyi gelecek melodiye açık olsun. Haa! Bir de unutmadan; havalar nasıl olursa olsun, sizin havanız güzel olsun.(BÇ)