Yeni yönetim sistemini biçimlendiren kararnameleri okuyup anlamak özel bir uzmanlık alanı olacağa benziyor. Başlıkları, bölümleri olan anlaşılabilir çeşitleri de var, on sayfalık şunun yerine şu, bunun yerine bu yazılmıştır, içerikli olanlar da var. Kararnameler çıkmaya başladığından bu yana başta Yüksek Planlama Kurulu olmak üzere bazı kurulların yerlerini bulmaya çabalıyorum. Çabam sürüyor.
Malum 2010 yılında yapılan Anayasa değişikliği ile “planlama” kelimesi kaldırılmış, ardından Devlet Planlama Teşkilatı kapatılıp Kalkınma Bakanlığı içinde eritilmişti. Yeni sistemde artık Kalkınma Bakanlığı da yok. Planlamanın içinde bir kurul olan Yüksek Planlama Kurulu da bir süre Kalkınma Bakanlığı içindeydi, artık o da yok. Gerçi Yüksek Planlama Kurulu başbakanın başkanlığında kimi bakanlardan oluşuyordu, ama bu Kurul’a Kalkınma Bakanlığı görüş veriyordu ve bunun mevzuatta bir karşılığı vardı. 2 Ağustos 2018 günlü Resmi Gazetede yayımlanan 2018/3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi ile kurulların yetkilerine ne olduğu belirlendi.
Şehir hastanelerinin yapımına Yasa gereği Yüksek Planlama Kurulu karar veriyordu. Yapılan değişiklikle artık bu kararı tek başına Cumhurbaşkanı verecek. Bu kararı kişisel olarak mı verecek, kendisine bağlı başkanlıklar, ofislerden görüş alarak mı verecek bilemiyoruz.
Geçen hafta açıklanan 100 günlük İcraat Programı’nda “Manisa, Elazığ, Ankara-Bilkent ve Eskişehir’de yüksek teknolojili 4 şehir hastanesinin açılması” da yer aldı ve hatta Elazığ Şehir Hastanesi de derhal hasta kabulüne başladı. Böylece şehir hastanesi sayısı bugün itibariyle altı (Yozgat, Mersin, Adana, Isparta, Kayseri, Elazığ) oldu.
Bu hastanelerin tamamının önfizibilite raporları 2009 yılında hazırlandı ve döviz kuru öngörüsü 1 ABD Dolarının 1,5 TL olması yönündeydi. Şehir hastanesini yapan şirketlere hem döviz kuru hem de enflasyon farkı garanti edildiğini hatırlatalım.
Sağlık Bakanlığı’nın mali tablolarından çıkan aşağıdaki tablonun bize söylediği nedir?
TARİH | KİRA | HİZMET | TOPLAM |
Ekim 2017 | 124.721.247 TL,14 Krş | 15.499.907 TL, 60 Krş | 140.221.154 TL, 74 Krş |
Kasım 2017 | 124.721.247 TL,14 Krş | 70.498.055 TL, 11 Krş | 195.219.302 TL, 25 Krş |
Aralık 2017 | 124.721.247 TL,14 Krş | 185.609.969 TL, 81 Krş | 505.550.519 TL, 20 Krş |
Ocak 2018 | 137.976.968TL,49 Krş | 25.904.983 TL, 51 Krş | 163.881.952 TL |
Şubat 2018 | 144.309.944 TL, 51 Krş | 77.929.230 TL, 61 Krş | 222.239.175 TL, 12 Krş |
Mart 2018 | 150.833.311 TL | 178.469.240 TL, 24 Krş | 329.302.551 TL, 24 Krş |
Nisan 2018 | 301.782.738 TL, 98 Krş | 237.695.331 TL, 64 Krş | 539.478.070 TL, 62 Krş |
Mayıs 2018 | 308.412.126TL, 90 Krş | 314.431.182TL ,61 Krş | 622.843.309 TL, 51 Krş |
Haziran 2018 | 324.485.148 TL, 06 Krş | 381.987.704 TL, 24 Krş | 706.472.852 TL, 30 Krş |
TOPLAM | 1.741.963.979TL, 36 Krş | 3.303.565.162 TL, 07 Krş | 5.045.529.141 TL,43 Krş |
Yazıyla dokuz ayda şehir hastaneleri Sağlık Bakanlığı bütçesinden 5 Milyar 45 Milyon 529 Bin 141 TL, 43 Kuruş çekmiş.
Son olarak, şehir hastaneleri açıldıkça maliyetlerine yakışmayan biçimde kötü metin yazarlarının kaleminden çıktığı belli olan tanıtım metinleri hazırlanıyor. Bu metinlerde şehir hastanesinin “son teknoloji” veya “ileri teknoloji” sahibi olduğu yazıyor. Sağlık Bakanlığı’nın 2017 istatistiklerine baktığımızda memlekette hiç olmayıp da sadece bu hastanelerde olan herhangi bir teknolojik aygıt olmadığı görülüyor. Hatta bu hastaneler uğruna kapatılacak devlet hastanelerinin hemen tamamında halihazırda bu teknolojiler var. Yani, bu hastanelerle Türkiye hiçbir kazanım elde edememiş sadece akıldışı biçimde borçlanmış.
El insaf! (ÖE/HK)
* Fotoğraf: İsmail Şen - Elazığ/AA