*Fotoğraf: Canva
Koronavirüs salgınıyla birlikte yaygın biçimde kullanılmaya başlanan, “evden çalışma” biçimi esasen, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 14. maddesine 2016'da eklenen “uzaktan çalışma” biçimidir (Ek fıkra: 6/5/2016-6715/2 md.). Pandemiyle birlikte, sokağa çıkma yasakları, bazı işlerde faaliyetin durdurulması, ulaşım kısıtlamaları, ilk günlerde yaşanan tedirginlikler gibi nedenlerle özellikle uzaktan çalışmaya uygun işlerde ya da işlerin uygun bölümlerinde kendiliğinden uygulanmaya başladı.
Tanımlama
İş Kanunu uzaktan çalışmayı, “işçinin, işveren tarafından oluşturulan iş organizasyonu kapsamında iş görme edimini evinde ya da teknolojik iletişim araçları ile işyeri dışında yerine getirmesi esasına dayalı ve yazılı olarak kurulan iş ilişkisidir”; uzaktan çalışanı ise “iş görme ediminin tamamını veya bir kısmını uzaktan çalışarak yerine getiren işçi” olarak tanımlıyor (m.14). Kanunda, konuyla ilgili olarak çıkarılacağı belirtilen yönetmelik, nihayet 10 Mart 2021'de yayınlandı. Aynı tanımlamalar, yönetmelikte de tekrarlanmış.
Yönetmelikte öne çıkan konular
Yönetmelikte dört konu öne çıkıyor.
Birincisi, işe girerken veya işyerinde çalışırken evden çalışmaya geçiş durumunda mutlaka yazılı sözleşmenin yapılacak olması.
İkincisi, olağan koşullarda işyerinde çalışırken evden çalışma biçimine geçiş, sadece işçinin istemine ve istemin işveren tarafından kabul edilmesine bağlanmış. Evden çalışma biçiminden tekrar işyerinde çalışmaya geçilebilmesi için de işçinin istemi, işverenin kabulü gerekiyor. Yani, olağan koşullarda işveren, işçinin evden çalışma biçimine geçmesini tek taraflı iradesi ile sağlayamayacak. Kaldı ki, zaten İş Kanunu’na göre, işin niteliğinde esaslı değişikliğin yapılabilmesi, işçinin altı gün içinde vereceği yazılı onayına bağlı (m.22). Bu nedenle, işveren işçisinin yazılı talebi olmadıkça evden çalışmasını isteyemeyecek.
Üçüncüsü, uzaktan çalışmanın mevzuatta belirtilen zorlayıcı nedenlerle işyerinin tamamında veya bir bölümünde uygulanacak olması halinde, uzaktan çalışmaya geçiş için işçinin istemi veya onayı aranmayacak. Nitekim, zorlayıcı neden, işverenin kendi sevk ve idaresinden kaynaklanmayan, önceden kestirilemeyen, bunun sonucu olarak bertaraf edilmesine imkân bulunmayan….. dışsal etkilerden kaynaklanan dönemsel durumları ya da deprem, yangın, su baskını, heyelan, salgın hastalık, seferberlik gibi durumlar olarak tanımlanmış (Kısa çalışma yön.m.3/h).
Dördüncüsü ise evden çalışma biçiminin uygulanamayacağı işler tanımlanmış. Bunlar, (1) Tehlikeli kimyasal madde ve radyoaktif maddelerle çalışma, bu maddelerin işlenmesi veya söz konusu maddelerin atıkları ile çalışma, biyolojik etkenlere maruz kalma riski bulunan çalışma işlemlerini içeren işlerde uzaktan çalışma yapılamaz. (2) Kamu kurum ve kuruluşlarınca ilgili mevzuatına göre hizmet alımı suretiyle gördürülen işler ile millî güvenlik açısından stratejik önemi haiz birim, proje, tesis veya hizmetlerden hangilerinde uzaktan çalışma yapılamayacağı birim, proje, tesis veya hizmetten sorumlu olan veya hizmeti alan kamu kurum ve kuruluşunca belirlenir.
Yazılı sözleşmede bulunacak hususlar
İster işe başlarken, isterse işyerinde çalışırken işçinin istemi üzerine evden çalışma biçimine geçilirken yapılacak yazılı sözleşmede yer alacak hususlar ise yönetmelikte ayrıntılı olarak belirlenmiş. Buna göre;
* İşin tanımı, yapılma şekli, işin süresi ve yeri, ücret ve ücretin ödenmesine ilişkin hususlar, işveren tarafından sağlanan iş araçları, ekipman ve bunların korunmasına ilişkin yükümlülükler ve işverenin işçiyle iletişim kurması ile genel ve özel çalışma şartlarına ilişkin hükümler yer alacak (m.5)
* Gerekli olması halinde, uzaktan çalışmanın yapılacağı mekân ile ilgili düzenlemeler iş yapılmaya başlamadan önce tamamlanacak. Bu düzenlemelerden kaynaklanan maliyetlerin karşılanma usulü, uzaktan çalışan ile işveren tarafından birlikte belirlenecek (m.6).
* Uzaktan çalışanın mal ve hizmet üretimi için gerekli malzeme ve iş araçları, iş sözleşmesinde aksi kararlaştırılmamışsa işveren tarafından sağlanacak. Bu malzeme ve iş araçlarının kullanım esasları ile bakım ve onarım koşulları açık ve anlaşılır bir şekilde uzaktan çalışana bildirilecek (m.7).
* Mal veya hizmet üretimiyle doğrudan ilgili zorunlu giderlerin tespit edilmesine ve karşılanmasına ilişkin hususlar iş sözleşmesinde belirtilecek (m.8).
* Uzaktan çalışmanın yapılacağı zaman aralığı ve süresi iş sözleşmesinde belirtilecek. Mevzuatta öngörülen sınırlamalara bağlı kalmak koşuluyla taraflarca çalışma saatlerinde değişiklik yapılabilecek. Fazla çalışma işverenin yazılı talebi üzerine, işçinin kabulü ile mevzuat hükümlerine uygun olarak yapılacak (m.9).
* Uzaktan çalışmada iletişimin yöntemi ve zaman aralığı uzaktan çalışan ile işveren tarafından belirlenecek (m.10).
* İşveren, uzaktan çalışanın yaptığı işin niteliğini dikkate alarak iş sağlığı ve güvenliği önlemleri hususunda çalışanı bilgilendirmekle, gerekli eğitimi vermekle, sağlık gözetimini sağlamakla ve sağladığı ekipmanla ilgili gerekli iş güvenliği tedbirlerini almakla yükümlü olacak (Yön.m.12).
Esasen, işverenin mal ve hizmet üreten bölümleri ile bağlı yerler, eklentiler, araç ve gereçler bir bütün olarak işyerini oluşturur. Bağlı yerler, işyerinde üretilen mal ve hizmetle organik bağı olan ve aynı yönetim altında faaliyette bulunan yerlere denir (4857 sk.m. 2). Bu tanımdan da anlaşılacağı üzere, uzaktan çalışmanın yapılacağı yerler (ev vb.), işyerini oluşturduğu için, İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’ndan kaynaklanan yükümlülükleri işverenin, bağlı yerlerden olan ev ortamı için de yerine getirmesi gerekiyor. Bu nedenle, işverenin alacağı sağlık ve güvenlik önlemleriyle ilgili yükümlülüklerin ayrıca sözleşme maddesi haline getirilmesine gerek bulunmuyor.
Sözleşmede sorunlu hususlar
Yazılı sözleşmede yer alması belirlenen koşullardan, iş sağlığı ve güvenliği açısından ev ortamında alınacak önlemler konusunda işverenin sorumluluğu açık olmakla birlikte, diğer maddelerde yer alan düzenlemeler, tarafların karşılıklı çıkarlarına göre bir şekilde uzlaşma konusu olacağından, işe başlarken yapılacak sözleşmede bir uyuşmazlık yaşanmayacağı kabul edilse bile, evden çalışma biçimine işyerinde çalışırken geçildiğinde sözleşmeye yazılacak koşulların karşılıklı özgür irade ile belirlenebileceğini işçi açısından söylemek kolay değil.
Özellikle, evden çalışma mekanında yapılacak düzenlemelerin maliyetinin belirlenmesi ve üstlenilme biçiminde anlaşmazlık yaşanması güçlü olasılık. Görülecek işle ilgili olarak mekanda yapılacak düzenlemelerle ilgili olarak örneğin, ortamın büyütülmesi, mekana bölmeler yapılması, pencere açılması, kapının yenilenmesi, aydınlatma düzeni, su gideri, gürültüye karşı yalıtım vb.'den söz edildiğinde, yapılacak harcamalar, görülecek işle ilgili olduğundan maliyetin karşılanma biçimi tarafların aralarında belirleyeceği usule bırakılmamalıydı.
Yine, ister işe girerken, isterse işyerinde çalışırken evden çalışmaya geçildiğinde yapılacak yazılı sözleşmede, ücret ve ücretin ödenmesine ilişkin hususların belirleneceği belirtiliyor. Burada, ister işe girerken isterse çalışırken evden çalışmaya geçildiğinde, ücrette azaltmanın yapılamayacağı özellikle vurgulanabilirdi. Uygulamada zamanla bu tür sorunların yaşandığı anlaşılıyor.*
Zorlayıcı neden
Zorlayıcı nedenle evden çalışmaya işveren kararıyla geçildiğinden, sözleşme yapılabilir mi?
Yönetmelikte, düzenlenen önemli bir konu da, tıpkı bugünlerde yaşadığımız gibi, zorlayıcı nedenlerle işyerinin tamamında veya bir bölümünde evden çalışmanın uygulanacak olması halinde uzaktan çalışmaya geçiş için işçinin talebi veya onayının aranmayacak olması. Zorlayıcı nedenle evden çalışmaya geçiş düzenlemesi, yönetmeliğin, “uzaktan çalışmaya geçiş” başlıklı maddesi içinde fıkra olarak yer alıyor. Bu nedenle, olağan koşullarda işçinin talebi işverenin kabulü üzerine gerçekleşecek evden çalışma uygulamasında, tarafların sözleşme düzenlemesinden söz ediliyor ve sözleşmede yer alacak hususlara yer veriliyor olsa da, zorlayıcı nedenlerle, evden çalışmaya geçiş ve zorlayıcı neden ortadan kalkınca tekrar işyerinde çalışmaya dönüş kararını işveren tek taraflı olarak alacağından, yönetmeliğin belirlediği koşul ve usullere uygun olarak tarafların sözleşme yapma olasılığı bulunmuyor.
Ancak, sözleşmenin yapılmaması işverenin, zorunlu nedenle evden çalışmaya geçilmeden önceki koşulları değiştirmesine de olanak vermiyor. İş Kanunu, işçinin altı işgünü içinde yazılı onayı olmadıkça, çalışma koşullarında tek taraflı değişiklik yapılmasını engelliyor. Bu nedenle, zorunlu nedenle evden çalışmaya geçilmeden önce uygulanmakta olan tüm haklar zorunlu olarak evden çalışmaya geçildiği süre içinde de aynı şekilde uygulanmaya devam edecek (İş K.m.22).
Diğer taraftan, işveren kararı ile evden çalışmaya geçen işçilerden, zorlayıcı neden sonra erdikten sonra, evden çalışmaya devam etmek isteyenler olursa, işveren de kabul ederse, bu aşamada yazılı sözleşme yapılması gerekecek.
(DK/NÖ)
(*) Pılıta Clark-Financial Times- Haftalık Oksijen Sayı:6, 19-25 Şubat 2021