Şanlıurfa'da, Ceylanpınar'da bir tören. Cnn Türk'ün haberine göre yaşları 5-12 arasında değişen sekiz kız çocuğu, Mustazaflar ile Dayanışma Derneği'nin (Mustazaf-Der) düzenlediği "Kutlu Doğum Haftası" töreninde sahnedeler. Yeşil renkli kıyafetleri var. Tesettürlüler. İlahi okuyorlar.
Geçen hafta da Kırıkkale'de okul öncesi yaştaki çocuklara üniforma giydirilmiş ve ellerine silah tutuşturulmuştu.
Ceylanpınar'daki tören geçen yıl da benzer şekilde düzenlenmiş, Genelkurmay'ın meşhur e-muhtıra metninde de yer almıştı.
Çocuklara sordunuz mu?
Çocuklara bu törende yer veren büyükler, acaba gerçekten ne yapmak istediklerini sordu mu çocuklara? Bu törene katılmayı isteyip istemediklerini, hangi şarkıyı söylemek, ne giymek, o sırada aslında ne yapmak istediklerini?
Sonuçta yine büyükler kendi siyasetleri, kendi "mesaj dünyaları" için çocukları kullandı. Çocukların bedenleriyle, giyimle, varoluşla, toplumsal cinsiyetle, kendini ifade etmekle ilgili algılarını bir dayatmayla, özgürlüklerini hiçe sayarak belirlemeye çalıştı. Açıkçası çocukları istismar etti.
Çocuğun unutulan üstün yararı
Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin üçüncü maddesi şöyle diyor: "Kamusal ya da özel sosyal yardım kuruluşları, mahkemeler, idari makamlar veya yasama organları tarafından yapılan ve çocukları ilgilendiren bütün faaliyetlerde, çocuğun yararı temel düşüncedir."
Nerede kaldı çocuğun temel/üstün yararı? (TK/GG)
