Uluslararası Homofobi, Transfobi ve Bifobi Günü (IDAHOT) 17 Mayısta dünya çapında, şimdiye kadar görülmemiş bir katılım ve coşkuyla kutlandı.
Kanada'da Justin Trudeau trans bireylere yönelik tam eşitlik müjdesi verirken, Şili'de Michelle Bachelet başkanlık binasını gökkuşağı renkleriyle ışıklandırdı. ABD'de Obama ve Kerry konu hakkında demeç verdiler, Meksika'da Pena Nieto eşcinsel evliliğe yeşil ışık yaktı. Londra'nın yeni seçilen Müslüman belediye başkanı Sadiq Khan belediye konağından gökkuşağı bayrağının dalgalanmasını sağlarken, başbakan Cameron IDAHOT hakkında bir konuşma yaptı.
Bu arada ABD cinsiyet değiştiren kişilere yönelik yeni bir yaptırımla çalkalanıyordu. İlerici ve açık fikirli olarak tanınan Kuzey Karolina eyaletinin ülke çapında gündeme gelmesine sebep olan uygulama, cinsiyet değiştirenlerin, umumi tuvaletlere doğduklarında atanmış cinsiyete göre girmelerini öngörüyor. Konu hakkında Elton John gibi simaların tepkilerini ifade etmesi kimseyi şaşırtmadı elbette, ya Donald Trump'ın bile uygulamaya karşı çıkmasına ne demeli? Trump bu duruşuyla Cumhuriyetçileri şoke etti ve tutarsız siyasetçiliğinden bir örnek daha vermiş oldu.
Tabii dünyanın başka diyarlarında LGBTİ gruplarının yaşadığı çok daha vahim dinamikler var. Mesela konu hakkında sık sık gündeme gelen Afrika ülkelerinden Uganda'da LGBTİ bireylere yönelik ayrımcılık ve şiddet bitmek bilmiyor. Nispeten rahat bir yaşam sürmek için komşu Kenya'da ikamet etmeyi seçmiş olanlar arasında cinsiyet değiştirmiş Cleopatra Kambugu ve erkek arkadaşı Nelson da var.
Kuzey Amerika'nın en büyük belgesel festivali olarak bilinen Kanada'daki Hot Docs'un programında dikkat çeken The Pearl of Africa (Afrika'nın İncisi) adlı belgesel ülkesinin resmen ilk trans bireyi olma mücadelesi veren Cleopatra'ya odaklanıyor.
Yönetmenliğini Jonny von Wallström'ün üstlendiği İsveç yapımı, romantik bir birlikteliğin duygusal motiflerine yoğunlaşmış olsa da, LGBTİ olmanın zorluklarını bir kez daha teşhir ediyor.
Belgeselin kahramanları kameranın varlığıyla rol yapmaktan kendilerini alamazken, Nelson utangaçlığıyla sempati topluyor. Özellikle, aralarındaki yoğun bir seks seansı sonrasında Nelson'un hazırlıksız yakalandığı ayrıntılı itiraf anı ve akabinde kameradan kaçarak gizlemeye çalıştığı utancı görülmeye değer. Gloria Gaynor'ı andıran Cleopatra ise kat edilmesi gereken mesafenin uzunluğu konusunda ufak çaplı söylevler verirken, mesele konusunda epey eğitim almış gibi duruyor.
Uganda'da vahşet
Geçtiğimiz yıllarda Uganda parlamentosu LGBTİ'lerin hapsedilmesini, hatta idam edilmesini öngören bir yasayı onaylamıştı. Galeyana gelen halkın linç dürtülerini tekrar ortaya çıkaran karar LGBTİ toplumunu bir kez daha gizlenmeye, hatta ülkeyi terk etmeye mecbur etmişti.
Kendi mutsuzluklarının faturalarını toplumun zayıf halkalarına ödetmeyi en kolay çıkar yolu olarak görenler, güvenlik kuvvetlerinin gözü önünde vahşete girişiyorlar.
Afrika'nın İncisi belgeselinde kadın kıyafeti giydiği için babası tarafından demir bir çubukla dövülen Cleopatra'dan annesi desteğini esirgemiyor, en büyük yardım ise sevgilisi Nelson'dan geliyor. Cinsiyet değişikliği ameliyatı için beraberce Tayland'a gidiyorlar; zorlu süreçte Nelson, Cleopatra'nın yanından hiç ayrılmıyor.
Zamanında ABD başkanı dahil, dünyanın çeşitli siyasetçilerinin tavır aldığı LGBTİ karşıtı yasa sonradan mahkemece geçersiz sayılmış olsa da Uganda'da nefret ve şiddet yoğunluğu baki.
Duygusal şarkılar ve pastel renklerin oluşturduğu içli atmosferde takip ettiğimiz Cleopatra ve Nelson'un aşkı bu yüzden bir süreliğine Kenya'nın başkenti Nairobi'de yaşanacak gibi duruyor. Bedeniyle barışık olma konusunda seyirciye adeta ders veren Cleopatra, toplumun dayatıp, çoğunluktan farklı olanların içselleştirdiği komplekslerden arınmanın zaruretini bir kez daha ön plana çıkarıyor.
Azimle yoluna devam eden kahramanımız, ülkesinde yeni bir cinsiyetle kimlik sahibi ilk trans birey olma yolunda direnişini sürdürüyor.
Geleneksel olarak konuya hiç de yabancı olmayan coğrafyamızda, riyakârlıklar bertaraf edilerek daha samimi ve candan yaklaşımların tüm topluma hâkim olması dileğiyle! (MT/ÇT)