Sömürgecilik döneminden beri belini doğrultamayan bazı Afrika ülkelerinde savaş yüzünden çocukların hem hedef olarak hem de şahsen çarpışarak şiddetle tanıştıkları malum. Özellikle açlık ve sefaletle boğuşan bölgelerde küçücükken asker olarak eğitilmek üzere beyinleri yıkanan çocuklar kendilerinden koparılan en güzel yıllarını vahşet içinde geçirmek zorunda kalabiliyor – hayatları erken yaşta sonlandırılmadığı takdirde.
Birçok festivalden ödülle dönen Savaş Cadısı (Rebelle - War Witch) adlı çarpıcı film, !f’in bu seneki ana duraklarından İzmir'de 1 Mart Cuma günü gösterilecek.
Geçenlerde verilen Oscar ödüllerinin en iyi yabancı film kategorisinde de yarışan duygu yüklü Savaş Cadısı Bornova'daki Cinemaximum Forum'da saat 17:30'da sinemaseverlerle buluşacak.
Hurafelerle iştigal etmek
Sahra çölünün güneyinde olduğu anlaşılan bir ülkede 12 yaşındayken silahlı bir grubun ele geçirdiği Komona kendini kanıtlamak için önce ebeveynini öldürmek zorunda bırakılıyor. Duygularının körelmesi için maruz bırakıldığı bu korkunç durum sonradan başına geleceklerin eklenmesiyle içinden çıkılmaz bir kâbusa dönüşecektir. Üstelik çağımızda inanılması güç gibi görünen cadılık kavramıyla bağdaştırıldıktan sonra kahramanımızın olağanüstü güçleri olduğu kanaatine varılır ve ona "Savaş Cadısı" sanı uygun görülür.
Günümüzde hâlâ geçerliliğini koruyabilen bu ve buna benzer inanışlar yüzünden gezegenimizde birçok kişinin canının yandığı da malum; Komona da her an yok edilme tehdidiyle karşı karşıyadır. Bu arada Sihirbaz lakaplı bir albino çocukla yakınlaşır, fakat etraflarındaki şiddet ve zorbalıkla yüklü dünyada uzun ömürlü bir huzur pek mümkün görünmemektedir.
Ödüllü yapım
Vietnamlı babadan ve Quebec'li anadan doğma Kanadalı yönetmen Kim Nguyen senaryosunu da şahsen yazdığı Savaş Cadısı adlı üçüncü uzun metrajlı filmiyle dikkatleri üzerine çekmiş oldu.
Eser bu seneki Akademi Ödüllerine adaylığı dışında geçen seneki Berlin Film Festivalinde Ekümenik Jüri'nin özel mansiyonuna değer görülürken yapımın başrolündeki Rachel Mwanza da gümüş ayı ödülüne layık görüldü. Yönetmen ve oyuncusu Cambridge, Camerimage, Tribeca ve Vancouver film festivallerinde de başarılarını perçinleyen ödüllerle donatıldılar.
Geçtiğimiz yıllarda birbirinden çarpıcı eserlerle yüzümüze vurulan çocuk askerler konusu hassas yönetmenin dokunuşuyla insanı tekrar sarsıyor; bir genç kızın paramparça olan ruhu üzerinden anlatılan dehşetengiz olayları teşhir eden yapım dünyada utanç duyulması gereken bu barbarlığı bir kez daha sergiliyor. Yoksa Fransız ordusunun yakınlarda Mali'ye gerçekleştirdiği askerî operasyon gibi müdahaleler sürdükçe Afrika kıtasının kendi yolunu çizip belini doğrultabileceğini ummak abesle iştigal etmek anlamına mı geliyor? (MT/HK)