"Devlet'in de işveren olduğu düşünülürse komisyonda 10 tane işveren var" diyen Uslu "Türk-İş de işçi örgütlerini temsil etmekten uzak. Türk-İş komisyonun varlığını sürdürmesinin aktörlerinden bir tanesi ve yanlışın sürdürülmesine meşruiyet sağlıyor" diye konuştu.
Avrupa Birliği (AB) sürecinin diyalog öngördüğünü de hatırlatan Uslu, katılımcılık anlayışının eşitlikçi bir anlayışla dengelenmesi gerektiğini ve bütün işçi örgütlerinin komisyon içerisinde yer almasının sağlanmasını istedi.
Asgari ücretin felsefesinin çok önemli olduğunu belirten Uslu,Asgari ücreti belirlerken bir kişi değil dört kişilik bir ailenin kriter olması gerektiğini söyledi.
Uslu, asgari ücretin, gelir dağılımındaki dengesizliğin giderilmesinde de önemli bir enstrüman olduğunu vurgulayarak "Bu enstrümanı da doğru kullanmak lazım. Asgari ücreti ekonomik maliyet olarak görmek yerine sosyal adalet aracı diye değerlendirmeliyiz" dedi.
Asgari ücret bağımsız hale getirilmeli
Türkiye'deki birçok ceza katsayısı olarak asgari ücretin baz alındığına işaret eden Uslu, "Asgari ücret ile ilgili trafik cezaları var. Zincirleme olarak hepsini artırmış oluyorsunuz. Asgari ücreti bağımsız olarak sadece işçinin alacağı ücret olarak artırmış olmuyorsunuz. İş Kanunu'ndaki ceza maddeleri var. Asgari ücretin üç katı, beş katı artıyor. O açıdan asgari ücreti mümkün mertebe diğer ilişkili olduğu bir kısım düzenlemeler ve göndermelerden bağımsız hale getirmek lazım" dedi.
Vergi dışı bırakılması kaosa yol açar
Asgari ücretin vergi dışı bırakılmasının kaosa yol açacağını belirten Uslu, bu konudaki düşüncelerini şu şekilde açıkladı:
"Asgari ücreti vergi dışı bırakalım diyenler var. Bugün de söylendi. asgari ücretteki vergi yükünü azaltabilirsiniz ama, bütünü ile vergi dışı bırakmak çok doğru değil. O zaman toplu sözleşme düzenini alt üst edersiniz. En büyük beş yıldızlı otellerin genel müdürüne bir bakarsınız bordroda asgari ücret gösterirler. Bu sefer devletin ciddi bir sosyal güvenlik kaybı olur. Vergi gelirlerinde ciddi bir azalma olur.
Ücretler üzerindeki vergi yükünü, makul, ödenebilir, sürdürülebilir bir duruma çekmek lazım. Ama tamamı ile vergi dışı kalsın dediğiniz zaman bu sefer herkesin ücretinin asgari ücret ile gösterildiği yeni bir sistem başlar. O zaman da sendikalı ve toplu sözleşmeli işçilere haksızlık olur".
Asgari ücretin yetersizliğine de değinen Hak-İş Başkanı Uslu, "Yoksulluk sınırının 550 milyon civarında olduğu bir ülkede DİE'nin önerdiği 422 milyon liralık bir asgari ücret ile insanları yaşamaya mahkum etmek haksızlık olur" dedi.
"Ekonomi politikalarıyla sosyal politikaları eş zamanlı sürdürecek, gelişmeyi eş zamanlı gerçekleştirecek bir politikaya ihtiyaç var" diyen Uslu "Yoksa asgari ücreti düşük tutarak makro dengeleri kurmak, ya da asgari ücreti yükselterek ekonomik ve sosyal sorunları çözmek gibi bir iddia çok gerçekçi olmaz diye düşünüyorum" değerlendirmesinde bulundu.(KÖ/EÜ)