Gençlerin yüzde 70'i hiç okumuyor. Öğretmenlerin yüzde 63'ü bazen kitap okuyor. Yetişkin nüfusun yüzde 95'i yalnızca televizyon seyrediyor, yüzde 5'i televizyon izlemenin yanı sıra kitap okuyor. Türkiye'de kitaba yılda harcanan para 45 sent."
Bu rakamlar Çocuk Vakfı Çocuk Edebiyatı Okulu'nun, 8 Eylül Temel Okur-Yazarlık Günü nedeniyle "Niçin okumuyoruz?" ve "Okuyan bir toplum haline nasıl gelebiliriz?" soruları çerçevesinde sorunun fotoğrafının çekilmesine katkı sunmak amacıyla yaptığı "Türkiye'nin Okuma Alışkanlığı Karnesi Eylül 2006" başlıklı araştırmadan.
Karnede çocuk ve yetişkin özneler yanında aile, okul, öğretmen, çevre ve medya ilişkisini yansıtan araştırmalardan hareketle somut bilgiler, raporlar ve buna bağlı olarak, öğretmen ve alanın uzmanlarının görüşleri doğrultusunda yapılan değerlendirmeler yer alıyor.
Şirin: Okuma alışkanlığı sorununun sahibi yok
Çocuk Vakfı Başkanı Mustafa Ruhi Şirin sunuş yazısında, "Okuma öğretimine dayalı ülke ölçekli okur yetiştirme projesi hayata geçirilmeden okuyan Türkiye idealine ulaşmak imkansız. Türkiye'de okuma alışkanlığı sorununun henüz sahibi de yok" diyor.
Şirin'e göre, Türkiye'nin okuma alışkanlığı gerçeği "okumama" alışkanlığı gerçeği.
Çalışmada yer alan bilgilerin ve değerlendirmelerin okuma alışkanlığının bütün ayrıntılarını içermediğini de belirten Şirin, Türkiye'nin Okuma Alışkanlığı Karnesi'ni toplumun bütün öznelerinin katılımına katkı vermesi ümidiyle hazırladıklarını dile getiriyor.
Sorumlu: Okumayı öğretemeyen eğitim sistemi
Türkiye'de okur-yazarlığın gelişmeye katkısının çok sınırlı düzeyde ve topluma yönelik okur-yazarlık çıtasının çok düşük olduğuna dikkat çekilen araştırmaya göre bu durumun birinci derecede sorumlu: Okumayı öğretemeyen eğitim sistemi.
Uluslararası Okuma Becerilerinde Gelişim Projesi (PIRLS) çerçevesinde 35 ülke arasında Türkiye 28. sırada.
Araştırmada dikkat çeken sonuçlardan bazıları şöyle:
* İlköğretimin 6. sınıfından sonra OKS'ye hazırlık nedeni ile okuma ilgisi azalıyor
* Kızlar erkeklerden daha çok kitap okuyor
* Çocuk yayınları yabancılaştırıcı ağırlıklı bir içerikle sunuluyor
* Gazete ve çocuk dergisi okuma alışkanlığı yok
* En niteliksiz çocuk yayınları dini içerikli
* Nüfusun yüzde 40'ı hayatı boyunca hiç kütüphaneye gitmiyor
* Üniversite öğretim üyelerinin yüzde 56.2'si ayda 1-2 kitap okuyor
* İşleve yönelik okur-yazarlıkta 1985-2005 yılları arasında olumlu gelişmeler gözleniyor
* İlköğretimde okuma etkinlikleri ders kitaplarına bağımlı yapılıyor Program dışı okuma etkinliklerine çok az yer veriliyor
* Lise düzeyinde en çok okunan kitap hâlâ Çalıkuşu
* İlköğretim ders kitaplarında yer verilen metinlerin Türkçe ve edebiyat değerleri zayıf
* Türkiye'de en çok 8-10 yaş çocuklarını hedefleyen kitap yayınlanıyor
* Genel toplam içinde yerli çocuk ve gençlik yayınları oranı (1990-2005) yüzde 40 ile 25 arasında değişiyor
* Çocuk ve gençlik yayınlarına yardımcı ders kitabı ve kaynak kitap yayıncılığı egemen
* Aşk konulu kitap sayısında artış oldu
* Çocuk ve gençlik yayınlarında cinsiyet ayrımcılığı vurgusu var
* Çocuk ve gençlik yayınlarında şiddet yaygın
* Türk çocuk ve gençlik yayıncılığında Avrupa (İngiltere, Fransa, Almanya, İtalya) Amerika, Japonya ve son yıllarda çok uluslu yayıncılığa girmeye çalışan Çin pazarı önde
* Türkiye'de en çok sayıda basılan çocuk kitabı türleri hikâye, roman masal kitapları
* Çocuk kitaplarını tanıtıcı yeterli yayın yok
* Türkiye'de çizgi roman yayıncılığı, televizyonun yaygınlaşmasına paralel olarak büyük ölçüde azalma eğilimi gösterdi
* Türkiye'de en az yayın çocuk hakları kültürü alanında
* En çok basılan 5 kitap Yerli: Keloğlan Masalları, Nasrettin Hoca Fıkraları, Türk Masalları (Anonim), Dede Korkut Hikayeleri, Ömer Seyfettin'in Hikayeleri. Yabancı: La Fonten fablları (düzyazı biçiminde), Ezop Masalları, Andersen Masalları, Grim Masalları, Çocuk Kalbi
* Çocuğa göre ve çocuk gerçekliğine uygun iyi kitap oranında (1990-2005) artış var
Çalışmada Okur Yetiştirme Projesi için belirlenen beş öneriyse şöyle:
* Yaygın eğitim çerçevesinde aile odaklı çocuk merkezi okuma programı'nın uygulanması,
* Öğretmen özne için çocuk ve gençlik edebiyatı kültürünün tanıtımına yönelik okuma alışkanlığı programı'na öncelik verilmesi,
* İlköğretim için, çocuk gelişimi çerçevesinde, Türkçe ve edebiyat öğretimi ilişkisine dayalı çocuk ve gençlik edebiyatı merkezli okuma alışkanlığı programı'nın hazırlanması,
* Ortaöğretim için edebiyat, felsefe ve düşünce klasiklerinin okutulması amacıyla okuma programı'nın düzenlenmesi,
* Modern medyaları merkeze alan, okulöncesinden ortaöğretimin sonuna kadar medya okur-yazarlığı programının örgün eğitimde ders durumuna getirilmesi. (KÖ/EÜ)