Hükümlülerin "suç örgütü yönettiği" takdirde görüşlerinin kısıtlanması maddesini de içeren yasa teklifini bianet'e yorumlayan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, "tecrit kurumsallaştırılmaya çalışılıyor" dedi.
Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu, tutuklu ve hükümlülerin, ağır hasta olan yakınlarını ziyaret edebilmeleri ve ziyaretçileriyle yapacakları görüşmelere ilişkin düzenlemeler içeren kanun teklifini "tali komisyon" sıfatıyla benimsedi.
"Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi" isimli teklif, "hükümlünün kendisiyle görüşme yapan kişiler aracılığıyla bir suç örgütünün faaliyetlerine yön vermesi halinde, avukat ve diğer kişilerle görüşmesine altı aya kadar sınırlama getirilmesini" de içeriyor.
Teklife göre ayrıca, tutuklu ve hükümlülere, ağır hasta olan yakınlarını ziyaret edebilmeleri için yol süresi dışında birer gün izin verilebilecek. Yakını vefat eden hükümlüye, yol süresi dışında iki güne kadar izin imkanı sağlanabilecek.
5275 Sayılı Kanun'da değişiklik öngören 2/241 esas numaralı teklifin bu maddesine, komisyon üyeleri Tanrıkulu ile Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü'den itiraz geldi.
Teklif sahibi Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) İstanbul Milletvekili Mehmet Doğan Kubat, "uygulamada tespit edilen eksiklikler nedeniyle bu teklifin hazırlandığını" ifade etti.
CHP Sivas Milletvekili Malik Ecder Özdemir, PKK lideri Abdullah Öcalan'ın cezaevinden, avukatlarına verdiği mesajlar aracılığıyla örgütü yönettiğini iddia etti.
Kürkçü ise "Bu düzenlemeyle Öcalan'ın uzun süredir süren tecridine hukuki bir zemin getiriliyor" dedi. Oyçokluğuyla kabul edilen teklif, Adalet Komisyonu'na yollandı.
"Gardiyan mı karar verecek?"
CHP Vekili Tanrıkulu, "teklifin hükümlülerin savunma haklarına ve özel yaşamlarına büyük bir müdahale olduğunu, kesinleşmiş bir yargı kararı olmadan ifade özgürlüğü ve iletişim hakkının kısıtlanmasının infaz koruma memurunun ve cezaevi müdürünün takdirine bırakıldığını" söyledi.
Tanrıkulu, "Böyle bir kısıtlama için yargı kararı olması gerekir. Oysa yasa teklifi; gardiyan ve cezaevi müdürünün beyanlarını esas alarak savcı kararıyla iletişimin kısıtlanmasını öngörüyor. Bu şekilde mahkumların aileleri, yakınları ve avukatlarıyla görüşmeleri engelleniyor. Konuşmanın suç olup olmadığına gardiyan mı karar verecek?" dedi.
"İlk yasa teklifinde hak ihlali"
"Bu yasayla en temel haklar olan iletişim ve savunma hakkı kısıtlanır" diyen Tanrıkulu, bunu, komisyonun tarihinde verdiği ilk yasa teklifi olduğunu, bunun da Anayasa'ya aykırı olduğunu söyledi.
"Komisyonun çoğunluğunun evet demiş olması da, komisyon tarihindeki ilk yasama görevinin, temel bir insan hakkıyla çelişmesi bakımından bir ilktir ve büyük ayıptır." (AS)