Forum ilk kez küresel olarak Afrika'ya geldi. 2006'da Venezüella ve Pakistan ile birlikte Mali de çok merkezli forumun parçasıydı ama Nairobi tıpkı daha önce Hindistan ve Brezilya'da olduğu gibi tek ev sahibiydi.
Kenya, kıtanın en büyüklerinden, kıtanın en yoksul, zenginle yoksul arasındaki uçurumun en geniş olduğu, AIDS oranın en yüksek olduğu bir "negatif en"ler ülkesi. Uzunca yıllar süren dikta ve işkence dönemlerinden sonra kötü ancak gidene göre iyi bir hükümetle yönetiliyor.
Forumun yapıldığı Nairobi kıtanın ve hatta dünyanın en tehlikeli kentlerinden biri olarak görülüyor. (Arada küçük bir not; nedense forum kentleri hep böyle oluyor, üç yıl önce Mumbai'ye giderken, geçen sene de Caracas yollarında aynı uyarıları almıştık...)
Yoksulluk, HIV/AIDS, kadın ticareti gibi yerkürenin başa çıkamadığı pek çok sorunla bir anda başa çıkmaya çalışıyor Kenyalılar ve Afrikalılar. Nüfus 30 milyon, bilinen HIV-pozitif insan sayısı 2.5 milyon. Ülkede kişi başına yıllık ortalama gelir 350 dolar. Bir AIDS hastasının bir yıllık bakım gideri 27 bin ila 34 bin dolar arasında...
Bütün bunları tekrarlıyorum, zira Kenya'da sosyal forum örgütlemenin ne mene bir şey olduğunu algılayabilmek için önemli noktalar...
Forumun beklentiyi karşılamadı
Afrika konumu ve sömürge geçmişi nedeniyle şimdiye kadar dünyada olup bitene ister istemez uzak kalmış. Sesini kendi içinde bile duyurmakta güçlük çekmiş, kıtada birbirinden sömürge döneminde çizilen sınırlarla ayrılmış ülkeler bile çok duyulan savaşlar dışında birbirlerinden haberdar olamamışlar.
İşte bütün bunlar yüzünden, 2007 Dünya Sosyal Forumu'nun Kenya'da yapılması kıtanın hem kendisiyle hem de dünyanın kalanıyla buluşması açısından önemliydi. İdi, çünkü forumun başarısı bence tartışılır...
Bizzat oradaydım, o yüzden yerelden ve pratiğe ve teoriğe de yansıyan teknik sorunlardan başlamam lazım...
Nairobi zor bir kent. Büyük, karışık ve pahalı. Bir yerden bir yere gitmek, yemek ve hatta bir şişe su bulmak bile zaman zaman sorunlu, bulunduğunda da pahalı.
Dünya Sosyal Forumu düzenleme komitesi, Afrika Sosyal Forumu ve Kenya Sosyal Forumu ile birlikte eminim ki bir ön çalışma yapıp forum alanını ve ulaşım imkanlarını gözden geçirmiştir.
Ancak forumun sonunda gelinen nokta forumun ciddi bir kongre gibi örgütlendiği ve katılımı sadece dışarıdan gelen insanların -ki onların bile zorlanarak- ekonomik olarak karşılayabilecekleri bir platform olduğu...
Yerele kapalı kaldı
Forumun son gününde Kenya Halk Parlamentosu adına konuşan genç kadının söyledikleri bütün durumu özetliyor aslında:
"Benim de içinde bulunduğum pek çok Kenyalı için bu ilk sosyal forum deneyimi. Forum şimdiye kadar en fazla Mali'ye kadar gelmişti, ben Mali'ye gidemedim, çünkü param yoktu. O yüzden ben ve arkadaşlarım için bu forum çok önemliydi.
Forum Kenya'ya geldi, bu kez de neredeyse 10 dolara yaklaşan giriş ücretleriyle karşılaştık. Biz kendi yoksulluğumuzu nasıl aşacağımızı konuşacağımız bir forum beklerken o yoksulluk yine önümüze duvar oldu.
Bir şekilde 10 doları karşılayabilenler bu kez forum alanına nasıl geleceklerini bilemediler. Biz Kenya'da yürürüz, ille bir araca binmemize gerek yok, ama burası (forumun yapıldığı Kaserani) şehre çok uzak, yürümek imkansız... Böyle olunca heyecanlandığımız, umutlandığımız forumun bir parçası olamadık, biz de kendimize şehir merkezinde bir forum oluşturduk. Üstelik yemekler de ucuzdu..."
Bu söylenenler cidden teknik sorunlar. Forum düzenleme komitesi de durumun vahametini fark etti ama artık çok geçti.
Yemek ve ulaşım
Forumda kapılar üçüncü gün Kenyalılara açıldı, ancak forum alanına gelmeyi başarabilen Kenyalılara. Çünkü şehir merkezinden forum alanına gelmek, otobüsle kişi başı 10 dolar tutuyordu, üstelik bu para forum tarafında ayarlanan otobüslerin istediği paraydı...
Yemek ise forum alanındaki başka bir ciddi sorundu. Forum alanında yemek satışı beş yıldızlı bir otele verilmişti. Söz konusu otelin şimdilerde Ulusal Güvenlik bakanı olan, cunta döneminin ise hatırı sayılır işkencecilerinden birine ait olduğu birinci günün sonunda kulaktan kulağa fısıldanmaya başlandı. Zaten söz konusu yemek satılan yerler forumun son gününde yağmalandı, Kenyalıların deyimiyle kamulaştırıldı...
Bütün bunlar bu kadar büyük çaplı bir organizasyonda olabilecek yol kazaları diye değerlendirilebilir elbette. Ama sosyal foruma ciddi zarar verdiği ortada...
Programa yetişmek imkansız
Forumu teorik olarak değerlendirmek gerekirse aklıma takılan birkaç nokta var. Birincisi aslen hemen hemen bütün forumların ortak sorunu, program yoğunluğu.
Nairobi'de de, diğer forumlarda olduğu gibi herhangi bir sağlıklı insan bünyesinin kaldıramayacağı yoğunlukta bir program vardı. Toplantı yer ve saatlerinin yazıldığı bir tabloid gazete boyutundaki kitapçık 174 sayfaydı. Değil ilginizi çekecek bir toplantıyı o programda yakalayabilmek, gerçekleşeceğini bildiğiniz bir etkinliği bulmak bile imkan dışı.
Dört günde binden fazla toplantı yapıldı. Günde üç vardiya toplantı yapıldığını düşünürseniz, zaten en fazla 12 toplantı izleyebilecekken, 174 sayfa arasında kaybolup asıl ilgilendiklerinizi kaçırmanız işten bile değildi yani.
Forumun aslında gayet güçlü katılımcıları vardı, ancak kalabalık program seslerini duyurmalarını biraz engelledi. Desmond Tutu'dan Şirin Ebadi'ye kadar pek çok isim forumdaydı ama mesela ben Desmond Tutu toplantısının yerini ve saatini programda bulamadığım için dinleyemedim.
Sponsor problemleri
Forum alanında yükselen başka bir eleştiri ise foruma dâhil olan bazı sivil toplum kuruluşlarının sosyal forum prensiplerine uymamalarıydı.
Hangi kuruluşlar olduklarını öğrenemedim ama özellikle bazı Afrikalı kadın grupları kadın hakları ihlalleri konusunda sabıkalı olan bazı kurumlarla aynı mekânı paylaşmaktan duydukları rahatsızlıkları sıkça dile getirdiler.
2004'te Mumbai'deki forumun bazı etaplarının Ford Vakfı tarafından desteklenmesi ciddi eleştiriye neden olmuştu. Nairobi ise tarihe bir cep telefonu şirketi tarafından desteklenen forum olarak geçti.
Düşünsenize, Türkiye'de bir forum örgütlüyorsunuz ve destekçisi Turkcell.
Peki Nairobi'deki forum ne kadar duyuldu?
Forumdan arta kalan zamanımızı Türkiye'den haber almakla geçirdiğimiz için normalde böyle gezilerde hiç izlemediğim kadar televizyon izledim, gazete okudum.
Ve ne yazık ki ne CNN'de, ne de El Cezire'de Nairobi'deki sosyal forumla ilgili hiçbir haber izlemedim. Türkiye'de sadece Güngör Uras'ın Nairobi ile ilgili bir yazısını yakaladım. Belki başkaları da yazdı ama ben kaçırdım. Kenya'daki gazeteler ise foruma yaklaşık birer sayfa ayırdılar, ki bu gazetelerin tamamı tabloid.
Yani demem o ki, yanılmıyorsam -ki umarım yanılıyorumdur- Nairobi kendi kendimize çalıp, söylediğimiz bir forum oldu.
Politik olarak etkilerini görmek için birkaç hafta beklemek, sonuç bildirgelerinin son halini görmekte fayda var.
Ama forumun özelde Afrika'daki ilk deneyimi ile ilgili, genelde gidişatı ile ilgili tartışmaların süreceğini tahmin ediyorum. Sosyal forum 2008'de toplanmayacak, 2009'da ise ana kucağına, Porto Alegre'ye döneceği tahmin ediliyor, daha güçlü bir dönüş olacağını ümit edelim...(ÇM/EÜ)