Türkiye Sosyal Forumu'na katılan Ali, neoliberal dünyanın toplumsal vizyonundan daha üstün bir toplumsal vizyona ihtiyaç olduğunu, başka türlü neoliberalizmi yenmenin mümkün olmadığını vurguladı.
Üç mücadele alanı: Irak, Filistin, Lübnan
Ali, savaş karşıtı hareketin üç mücadele alanının Irak, Filistin ve Lübnan olduğunu anlattı.
ABD'nin Irak'ı neoliberal bir devlete dönüştürüp Ortadoğu'nun geri kalanına model yaratma planının başarısız olduğunu belirten Ali, bunun da Irak'taki direnişten kaynaklandığını söyledi.
"Irak'ta kaos yok da ne var"
Ali, Irak'ta yaşananları tam bir "felaket öyküsü" olarak niteledi ve örnekler verdi.
"Arap dünyasında eğitim düzeyi en yüksek ülke olan Irak'ta bir milyon çocuk eğitim alamaz durumda. Yüz binlerce kişi öldü: Oysa ülke, 1991'deki saldırıdan üç ay sonra yeniden işler hale gelmişti. Bugün Irak'ın insan sermayesini tahrip etmek için, aydınlar, doktorlar, akademisyenler sistematik olarak öldürülüyor. İşgal, toplumu bölüyor. Bu yeni bir şey değil; toplumları bölerek sömürmek sömürgeciliğin, emperyalizmin tarihinde var."
Ali, Irak'ta çözümün bütün işgal kuvvetlerinin ülkeden tam olarak çekilmesi olduğunu, savaş karşıtlarının bunu zorlaması gerektiğini kaydetti.
İşgal kuvvetlerinin ekilmesiyle "kaos başlar" diyenlerinin savınıysa şu soruyla çürüttü: "Irak'taki duruma bir bakın. Ya şimdi ne var? Bundan daha kötü ne olabilir?"
"Talabani ve Barzani Iraklı Kürtleri ABD'nin paralı askerine dönüştürüyor"
Irak Devlet Başkanı Celal Talabani'yi ve Kuzey Irak'taki Kürdistan Özerk Bölgesi'nin başkan Mesut Barzani'yi ABD işgaliyle uyumlu davrandıkları için eleştiren Ali, "Bu durum kimse için kabul edilemez. Bölgedeki Kürt insanlarını ABD'nin paralı askerleri haline getiriyorlar" dedi.
Ali'nin işgal, emperyallzm ve Kürtlerle ilgili analizinden bazı başlıklar şöyle:
* Bu işgalden 12 yıl önce ABD Kuzey Irak'ta "güvenli bölge" yarattı. Aşiret liderlerine para aktardı.
* Saddam Hüseyin ABD ve Almanya'dan aldığı gazları Kürler üzerinde kullandı. ABD, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde bunun tartışılmasını veto etti.
* Talabani ve Barzani Kürtlerin geleceğini tehlikeye atıyor. İnsanlar özgür olmadan bağımsız olamazlar. Vakarınızı kaybederseniz özgürlük fikrini unutursunuz. Irak'ta bugün bu oluyor. Emperyalizm kendi çıkarı için çalışır; bugün tuttuğu Kürtleri yarın bırakıverir. Bunu unutan Kürt liderler aptallık ediyor.
* Irak, Talabani'nin sözünü ettiği 10 bin ABD askeri ve 2 askeri üsle mi bağımsız olacak? Irak'taki Kürtlerin geleceği komşularındadır.
* Irak'taki Kürtlerin Türkiye'dekilere göre çok daha fazla hakları var. Bu Saddam Hüseyin zamanında da böyleydi. Bugün dünyada nereye giderseniz gidin, ABD dahil, 10 binlerce kişinin savaşa karşı olduğunu görürsünüz. Ama Diyarbakır'daki Kürtlerin bu durumla ilgili kuşkulu olduğunu gördüm. Ben de onlara "Kuzey Irak'ta olanlara aldanmayın" diyorum. ABD yanılsamalarına kananlar, onun Türkiye'de yaptıklarına baksın. ABD'nin Kürtlerde çıkarı yok. Pazarlık için koz olarak kullanıyor.
Ali'nin Türkiyeli Kürtlere sorusu: Boşluğu neyle dolduracaksınız?
Tarık Ali, "Diyarbakır'daki Kürt arkadaşlara sordum" diyerek, Türkiye'deki Kürt sorununun neoliberalizm ve savaşla bağlantısını da kurdu.
"Onlara 'Diyelim bir yeriniz oldu, bu yerin içine ne koyacaksınız? Başka bir neoliberal devlet mi, yoksa alternatif bir şey mi?' diye sordum. Çünkü asıl soru budur.
"Dünyayı değiştirmek için mücadele eden bizler, o yerde, boşlukta, egemen düşüncesi kâr üzerine değil, insanların ihtiyacı üzerine kurulu bir dünya kurmalıyız."
Ali: Medyanın egemenliğine meydan okumalıyız
Ali, savaş karşıtlarının medyanın egemenliğine meydan okuyacak şebekeler kurması gerektiğini de söyledi.
"Bir yer, siyasi düşünce ve tartışmanın gerçekleşebileceği bir yer yaratmalıyız. Medya, neoliberal düzen için çalışıyor. ABD'de, Lübnan'daki kayıplar, öldürülen insanlar hiçbir televizyonda gösterilmedi. Örneğin Türkiye'de sizin de Türkiyeli bir Murdoch'ınız var.
"Bağımsız medya, özerk gruplar şebekesi milyonlarca insanı çekiyor. ABD'deki Democracy Now radyosunu 2 milyon kişi dinliyor."
Bütün dünyada "kültürel muhalefet" in yükseldiğine dikkat çeken Ali, hükümetlerinin ne yaptığını ABD halkına göstermenin önemli olduğunu da söyledi.
"ABD İran'ı işgal edemez"
ABD'nin Irak ve Afganistan'ın ardından İran'ı işgal edemeyeceğini, yeterli askerinin olmadığını, ABD'de de kimsenin orduya girmek istemediğini söyleyen Ali, İran ordusunun da Irak ordusu gibi olmadığını, Afganistan ve Irak da dahil olmak üzere üç cephede birden savaşacağını savundu.
ABD'nin İran'ın nükleer güç edinmesine ilişkin itirazları için de "İran nükleer güçle donanmış ülkelerle çevrili. İsrail'in, Pakistan'ın, Hindistan'ın nükleer silahı olsun, ama İran'ın olmasın denemez."
"Türkiye hükümeti Filistin'de de Lübnan'da da utanmalı"
Ali İsrail'in Gazze'ye saldırması sırasında hiçbir Arap, Müslüman ülkenin ağzını açmadığını, bunu yapmanın sivil toplumun görevi olduğunu belirtti ve sordu:
"Neden Türkiye bu saldırıya karşı çıkıp elçisini İsrail'den bir süreliğine çekmedi? Kimin çıkarına hizmet ediyorlardı?"
Ali, Filistin özerk Yönetimi modelinin işlemediğini saptadıktan sonra, "Ben Hamas'ın yerinde olsam yönetimi herkese duyurarak, kamuoyu önünde dağıtırdım. Sivil haklar için çalışırdım. Filistinlilere önerilen bir avuç toprağı almaz, tek devlet içinde kalırdım."
ABD ve İsrail'in Lübnan'da Hizbullah direnişi nedeniyle geri çekilmek zorunda kaldığını söyleyen Ali, "Hizbullah akıllıca savaştı ve Arap dünyasının liderlerinden birine dönüştü. Şimdi ABD ve İsrail B planını uyguluyorlar. Birleşmiş Milletler gücünün görevi Hizbullah'a silah ulaşmasını engellemek için abluka kurmak. Türkiye hükümeti bu güce katıldığı için utanmalı."
"Değiştirmek için gerçekleri anlamak, iktidarı ele almak gerekli"
ABD imparatorluğuna, neoliberalizme meydan okumanın mümkün olduğunu anımsatan Ali, Venezüella ve Bolivya'yı örnek verdi; tek meydan okumanın Latin Amerika'dan geldiğini belirtti.
"Venezüella 'petrol parasını yoksullara harcayacağız' dediğinde ABD'nin baskısıyla karşılaştı. Çünkü bu neoliberal düzeni bozmak demekti." Ancak Venezüella devlet başkanı Chavez'e karşı grev girişiminin Şili'de Allende'ye olduğu gibi onu deviremediğini, darbe girişiminin de başarısız olduğunu anımsatan Ali, bu durumun Chavez'in yoksul hakla, taban hareketleriyle kurduğu ilişkiye ve Küba'dan aldığı desteğe bağlı olduğunu saptadı.
Chavez'in Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda Noam Chomsky'nin kitabını elinde tutarak, "bunu herkes okumalı" demesinden sonra ABD'de Chomsky kitabının satışının artmasına da değinen Ali, "Basit bir hareketle ABD sistemine müdahale edebilirsiniz" dedi.
Venezüella ve Bolivya'yı örnek göstererek dünyada ABD için büyük sorunlara yaratan dinamiklerin olduğunu, "devasa işçi sınıfının" pasif kalmayacağını söyleyen Ali konuşmasını şöyle bitirdi: Dünyayı ancak iktidarı ele alarak değiştirirsiniz, dileyerek değil. Değiştirmek için de dünyanın gerçeklerini anlamalısınız." (TK)