Açık Radyo'da "Musiki Dünyamız'dan" programını hazırlayan ve sunan İncila Bertuğ, Perihan Altındağ Sözeri için "Perihan Hanım'ı hemcinslerine göre biraz daha öne çıkaran daha iddiasız, abartısız, tribüne oynamayan tavrıdır. Bu diğerlerinin öyle olmadığı anlamına gelmiyor ancak Perihan Hanım bu özelliğini hep korumuştur" diyor.
"Perihan Hanım cumhuriyetin ilk yıllarının o coşkun ortamının yarattığı figürlerdendir. O dönemin sanatçıları kendi yaşam biçimlerinin müziklerini yaptılar. Bu insanlar, Safiye Ayla, Münir Nurettin Selçuk, Müzeyyen Senar yaşadıkları hayatın müziğini yapıyorlardı, bu yüzden yaptıkları herşey sahici, samimiydi."
Türk Sanat Müziği sanatçısı Perihan Altındağ Sözeri 7 Nisan'da Erenköy'deki evinde öldü. Altındağ'ın adı ilk kez Saadettin Kaynak'la 1939 yılında çıktığı bir radyo programında duyuldu.
Bertuğ "Perihan Altındağ Sözeri'nin hep o samimi, kendiliğinden, iddiasız üslububu taviz vermeden koruduğunu, hayattaki duruşunun bu olduğunu, cumhuriyetin yönlendirdiği tüm unsurları beraber taşıyan bir kadın olduğunu" söyledi.
Perihan Hanım nerde duracağını bilmiştir...
"Bir de Perihan Hanım nerede duracağını bilmiştir. Ses sanatının sonsuz olmadığını bilerek bundan sonra 'Tamam artık' diyebilmiştir bu da az rastlanır bir durumdur."
"Bu insanlar sahici birşey yapıyorlardı, bir kadının mutfakta şarkı söylemesi gibi... Bir teknik elde edip bir yere taşımak değildi yaptıkları ama, elbette Ankara Radyosu bir okuldu o zaman.. 1930'lu yıllardan sözediyorum. Perihan Hanım'ın orada Mesut Cemil, Cevdet Çağla gibi insanların elbette eğitiminden geçmişliği var. O eğitim repertuarı genişletir, klasik repetuara daha fazla hakim kılar, ama bütün bunlara rağmen zaten onlar kendi müziklerini yapıyorlardı..."
"Bu yüzden de çoğu geleceğe taşınacaklar. Bugünkü gibi yamapcık değil, bugün herşey yapmacık, vaktinde yapılanları yeniden okumak mesela. Artık müzik yaşam biçimimizin içinde değil, hayatımızın bir parçası değil, o yüzden de olmuyor zaten. O yüzden Perihan Hanım geleceğe taşınacak. Perihan Hanım cumhuriyetle doruk noktasına çıkan özgürlükle, iddiasız, tavizsiz, popülist olmayan üslubuyla geleceğe taşınacak kişilerden biri.
Perihan Altındağ Sözeri
5 Mayıs 1925'de Amasya'da dodğu. 1939'da henüz ortaokul öğrencisiyken Ankara Radyosu'nun açtığı sınavda "olağanüstü bir ses" diye nitelendirildi ve çıkartılan özel izinle kadrolu sanatçı yapıldı.
1945'te Emin Sözeri'yle evlendi. 1947'de gazinolarda çalışmak amacıyla İstanbul'a geldi. 1949'da, İstanbul'da kendi adıyla açılan ve "içkisiz" olarak hizmet veren Perihan Salonu'nda serbest çalışmalarına başladı. Aralıksız 35 yıl, o devrin en popüler gazinoları olan Tepebaşı, Küçükçiftlik Parkı ve Kristal gazinolarında sayısız konserler veren Sözeri, devam eden radyo çalışmalarıyla oluşan zengin repertuvarındaki klasik eserlerini gazino repertuvarına yansıtan ilk sanatçı oldu.
Sadettin Kaynak, Lemi Atlı, Selahattin Pınar ve daha birçok bestecinin çok sayıda eserini ilk kez seslendiren sanatçı, Türk Musikisi'nin çağdaş bestecilerinin eserlerine de repertuarında yer verdi.
Bestekar Münir Nurettin Selçuk ile Osmanlı Padişahı 3. Selim'in hayatını yansıtan "3. Selim'in Gözdesi" isimli filmde birlikte rol alan sanatçı, Topkapı Sarayı ve Harem Dairesi'nde çekilen müzikal bir filmde de rol aldı.
Sözeri, 50'nci Sanat Yılı'nı kutladıktan sonra sayısız ödül aldı ve çalışma hayatını noktaladı.
Türkiye'nin onun sesiyle tanıdığı eserler arasında "Yalnız Bırakıp Gitme Bu Akşam Yine Erken", "Benzemez Kimse Sana", "Bir Nigah Et", "Leyla Bir Özge Candır", "Kırmızı Gülün Alı Var", "Sazlar Çalınır Çamlıcanın Bahçelerinde", "Aman Avcı" ve "Estargon Kalesi" gibi şarkılar yeraldı. (NZ)
* Perihan Altındağ Sözeri'nin özgeçmiş bilgilerini vikipedi'den aldık.