Cumartesi Anneleri/İnsanları Galatasaray Meydanı’ndaki 447. haftalarında 19 Ekim 1995’te gözaltında kaybedilen Fehmi Tosun için bir araya geldi.
Kayıp yakınları, 18 sene önce bugün evinin önünden, ailesinin ve komşularının gözü önünden beyaz Renault marka bir araca zorla bindirilerek götürülen Fehmi Tosun ile tüm kayıpların akıbetini öğrenmek ve faillerinin yargılanması taleplerini yineledi.
447. haftada 1980 kayıplarından Cemil Kırbayır’ın kardeşi Fatma Kırbayır, 1995’te gözaltında kaybedilen Murat Yıldız’ın annesi Hanife Yıldız ve Fehmi Tosun’un eşi Hanım Tosun söz aldı.
Kırbayır: Devlet bizimle alay ediyor
Fatma Kırbayır kardeşinin öldürüldüğüne dair belgeler olmasına rağmen kemiklerinin bulunmadığına dikkat çekti.
“Devlet bizimle alay ediyor. Öldürüldü ama kemikleri yok. Etlerini yediniz de kemiklerini koklamaya doyamadınız mı? Verin artık, yeter.
“Biz 33 yıldır bayram görmedik. Kemikleri verdiklerini, katillerin elleri kolları bağlandığında bizim de bayramımız olacak.”
Yıldız: 18 yıldır bayram görmedik
Hanife Yıldız “18 yıldır bayram görmedik” derken bakanların hiçbir Cumartesi yanlarına gelmediğini söyledi ve “Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı ile Adalet Bakanını burada istiyoruz” dedi.
“Çarşamba günü Berkin’i ziyaret ettik. ‘Uyan Berkin bayram gelsin’ pankartı vardı. Oraya bayram gitmemişti. Buraya da 18 yıldır bayram gelmiyor. Cezaevlerine, çocukları Gezi direnişinde öldürülenlerin ailelerine, o çocuklara bayram gelmiyor.”
Tosun: Kayıplarımız herkesin gözü önünde alındı
Hanım Tosun Kürtçe yaptığı konuşmasına “yüreği yanan bir anadan sonra konuşmak zor” diye başladı ve eşi için bugüne dek sürdürdükleri adalet arayışının bugünden sonra da devam edeceğini söyledi. Konuşmayı Mehmet Soylu Türkçe’ye çevirdi.
“Zaman zaman hükümetin açtığı ve anlam vermediğimiz paketlerde en önemli talebimiz adalet, ama bulamıyoruz.
“Kayıplara, yakılan köylere, faili meçhul siyasi cinayetlerle alakalı bir şey olsaydı pakete sarılırdık, ama bir şey çıkmadı.
“Kayıplarımız gece vakti, kimse görmeden değil, herkesin gözleri önünde alındı. Sağ olduğumuz sürece kayıplarımızı aramaya, insani ve haysiyetli bir adalet elde edene dek mücadeleye devam edeceğiz.
“Hanife Anne kendi elleriyle devletin adalet sistemine teslim etti oğlunu ama adalet sistemi adaletsizmiş ki bir daha göremedi oğlunu.
“Toplumu bizimle empati kurmaya davet ediyorum. Umuyorum ki 19 yıldır anlam taşımayan bayram gelecek sene bir anlam taşır. Bir sonraki sene bayramı kayıplarımızın mezarı başında geçiririz.” (BK)