İstanbul'un kent içinde tarım yapılan son topraklarından biri olan Tarım Bakanlığı'nın "sulu özel ürün arazisi" olarak kabul ettiği Sarıyer ilçesine bağlı Gümüşdere köyü tarım arazisi özelleştirilmek isteniyor.
Özelleştirme Yüksek Kurulu'nun 8 Mayıs tarihli kararıyla Gümüşdere Köyü'nün tek tarım arazisi 590.343 metrekare yüzölçümlü taşınmaz özelleştirme kapsamında satışa çıkarıldı.
İstanbul'un sebze meyve ihtiyacını karşılayan Gümüşdereliler tek geçim kaynaklarının yok olmasına tepkili, Ziraat Mühendisleri Odası özelleştirme kararının iptali için dava açacak.
Gümüşdere Köyü Güzelleştirme ve Dayanışma Derneği'nden Beyhan Uzunçarşılı, bu tarım arazinde Türkiye'nin ilk sürdürülebilir kent tarım projesini yapmayı planlarken özelleştirme kararı ile şaşkınlığa uğradıklarını söyledi.
Mübadeleyle geldiler, köyü ıslah ettiler
Gümüşdere sırtını Belgrat ormanlarına dayamış, Karadenize kıyısı olan eski bir Rum yerleşim yeriydi.
1924'te mübadele sonucu Rumlar köyü terk etmek zorunda kalınca Selanik Karacaova mevki Fuştan köyünden gelen Pomaklar köye yerleştirildi. Hala dillerini koruyan halk Selanik'te yaptıkları bahçeciliği Gümüşdere'ye taşıdı.
Araziyi kendi imkanlarıyla ıslah ederek tarım alanına çevirdi. Şu anda büyük bölümünde açık tarım, 90 bin hektarında da seracılık yapılıyor. Her çeşit sebze meyve, süs bitkisi yetiştirilen ve hayvancılık da yapılan topraklardan 632 kişi geçimini sağlıyor.
Hazine arazisi olan tarım alanlarında köylüler 1994'te köyün statüsünü kaybetmesiyle çok yüksek ecrimisil (işgaliye) bedeli ödemeye başladı.
Bakanlık "sulu tarım arazisi" dedi
Gümüşdereliler daha önce köyün bir bölümüne İSKİ'ye tahsis edilerek yapılmak istenen "biyolojik arıtma tesisi" ne karşı mücadele etmişti. Ziraat Mühendisleri Odası'nın açtığı dava sonucu Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, bu alanın "sulu özel ürün arazisi" olduğuna belirtmiş ve Kasım 2013'te proje iptal olmuştu.
Köylüler tam mücadeleyi kazanmışken şimdi özelleştirilme tehdidi yaşıyor.
"Bakanlık tarım projemizi desteklemeli"
Ziraat mühendisi olan Beyhan Uzunçarşılı, buranın statüsünü Bakanlığın yükselttiğini hatırlatarak kentte kalan bu son tarım arazisinin korunması ve geliştirilmesi için yazdıkları projeyi bakanlığa sunacaklarını söyledi.
"İstanbul'un gıdasını sağlayan son tarım arazisi için üniversite, sivil toplum örgütleri halk ve bakanlığın ortaklığında Türkiye'nin ilk sürdürülebilir kent tarım projesini yapmak istiyoruz. Bakanlıktan randevu talebinde bulunduk. Burada çiftçiler bakanlıktan destek almadan modern yöntemlerle üretim yapıyor. Özellikle kadınlar çalışıyor. Buranın korunması, geliştirilmesi gerekirken özelleştirilmek isteniyor. Bu sadece Gümüşderelilerin değil, buradaki gıdayı tüketen İstanbul'un meselesi."
"Toprak işleyenin olmalı"
Özelleştirmeye karşı dava açan Ziraat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Ahmet Atalık da "toprak işleyenin olmalı, rant için gökdelen dikmek isteyenlerin değil" diyor.
"Bu kadar verimli toprakları korumak, teknik ve üretimi daha rantıbıl üretim projesine dönüştürmek yerine satmak istiyorlar. Maliyenin hazine adına kayıtlı taşınmazı toprağı işleyen köylülere makul bir fiyatta uygun taksitlerle satmasına karşı değiliz. Toprak işleyenin olmalı." (NV)