Öğrenci Gençlik Sendikası (Genç-Sen) üyesi Ulaş Taştekin bu hafta sonu yapılacak Öğrenci Seçme Sınavı'nın (ÖSS) gençlerin yeteneklerini önemsemeyen, kişilik özelliklerinin gelişmesine ve hayatla bağ kurmalarına hiçbir katkı sunmadığı için eleştiriyor.
Sınav sisteminin adının aksine seçme değil eleme mantığı güttüğünü ifade eden Genç-Sen üyesinin önerisi gençlerin yeteneklerini ön plana çıkartan, parasız, sınavsız, eşit ve anadilde eğitim.
ÖSS eşit ve adil değil
Yaklaşık bir buçuk milyon öğrencinin gireceği ÖSS 14 Haziran Pazar günü gerçekleşecek.
Bu sayıdan üniversitelerin yüksek okullar ve lisans programlarına 400 bin kişi girebilecek. Geride kalan bir milyon 100 bin kişi ise yeni öğrencilerle birlikte seneye şansını yeniden deneyecek.
Taştekin, dershaneye gidemeyen ya da özel ders alamayan gençlerin başarı oranının çok düşük olduğu sınavın eşit şartlarda yapılmadığına dikkat çekiyor.
"Öte yandan insanların gelişimine ve yeteneklerini keşfetmelerine hiçbir şekilde hizmet etmeyen bu sınav nedeniyle üniversiteyi kazanan öğrencilerin beşte biri yeniden sınava giriyor. Büyük çoğunluysa sınava bir kere daha girmeyi göze alamadıkları için istemedikleri bölümlerde öğrenim görmeyi sürdürüyorlar."
Yarıştıran değil geliştiren eğitim
Sınavın eleme mantığıyla gençleri bir yarışa sokmuş olmasının da başka bir eleştiri nedeni olduğunu belirten Taştekin şöyle sürdürüyor konuşmasını:
"Bu problemli sınav mantığı var olduğu sürece ne eğitim kalitesini yükseltmek ne de sınavın içeriği ya da yönteminde yapılacak değişiklikler var olan sorunların ortadan kalkmasını sağlıyor. Sınava giren tüm öğrencilerin dersleri mükemmel olsa bile üniversiteye girebilen insan sayısı sınava girenlerden çok daha az."
"Bu nedenle" diyor Taştekin, "ÖSS kaldırılmalı ve yerine öğrencilerinyeteneklerini keşfetmelerini sağlayacak, mesleki alanda kendilerine bir yol çizmelerine katkı sunacak bir eğitim sistemi için gerekli adımlar atılmalı."(BÇ)