"Türkiyeli seçmen Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AKP) tek parti işleyişine bir tepki verdi."
bianet'e 29 Mart yerel seçimlerini değerlendiren Bahçeşehir Üniversitesi Sosyoloji bölüm başkanı Prof. Dr. Nilüfer Narlı, "Sonuçlar seçmenin daha çoğulcu bir tablo görmek istediğini gösterdi" dedi.
Yerelde yürütülen seçim çalışmalarında kadınların aktif olarak yer aldıklarını, buna karşın yalnızca iki ilde belediye başkanlığına seçildiklerine de değinen Narlı, "Seçim çalışmalarını kadınlar yürüttü, koltuklara erkekler oturdu" diye konuştu.
Pazar günü yapılan il genel meclisi seçiminde siyasi partilerin aldıkları oy oranları şöyle: AKP yüzde 40,11, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) yüzde 28,15, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) yüzde 14,69, Demokratik Toplum Partisi (DTP) yüzde 5, Saadet Partisi (SP) 4,75.
Narlı, AKP'nin kaybettiği oyların diğer partilere hangi sebeplerle dağıldığını şöyle açıkladı:
CHP: Marmara, Ege ve Akdeniz kıyılarında daha fazla oy aldı. Bu illerdeki yaşam tarzına baktığımızda dini muhafazakarlıktan uzak, seküler bir manzaranın hakim olduğunu görürüz. Kıyı şeridinde yaşayan insanların CHP'ye yönelmelerinin arkasında "Yaşam tarzımla ilgili bir endişe duyuyorum ve sizin tarafınızdan bir dayatma endişesi içerisindeyim" mesajı var.
Mahalle baskısı tartışmaları, bazı yerlerde alkol tüketiminin yasaklanması bu refleksin oluşmasına neden oldu. Bu manzarayı metropollerde yaşayan ve iki-üç nesildir kentli olan insanların yaşam tarzlarına sahip çıkması olarak da okuyabiliriz.
DTP: Güneydoğu'da oylarını arttırmasının nedeni Kürt kimliğinin neredeyse varoluşsal bir önem kazanması. Seçmen "DTP'nin ciddiye alınmasını istiyoruz" mesajı verdi. AKP'nin bölgede çok fazla oy kaybetmemesi de bölge halkının açılımlardan kısmen memnun olduğu şeklinde yorumlanabilir.
MHP: Kürt milliyetçiliğine reaksiyon olarak MHP'nin oyları arttı diyebiliriz. Bazı illerde çok ciddi olmakla beraber, oylarının Türkiye genelinde iki-üç puanlık küçük bir oranda artmasının diğer anlamıysa şu: Seçmen çok sert eğilimler istemiyor.
SP: AKP'nin kaybettiği oylardan en çok faydalanan SP oldu. Bunda Genel Başkan Numan Kurtulmuş ve İstanbul Büyükşehir belediye başkan adayı Mehmet Bekaroğlu'nun etkisi büyük. Çünkü ikisi de insanları ürkütmeyen, hümanist mesajlar verdiler. Bu vücut dillerinde bile hissedildi. Öte yandan AKP'ye karşı "gerçek İslami değerleri" biz savunuyoruz vurgusunu da yaptılar. Yoksula sahip çıkmak, adaletli bir gelir dağılımı söylemlerini "biz ezilenden yanayız, adaletsizliğe karşıyız" mesajlarıyla desteklediler ve oylarını arttırdılar.
"Yerelde kadınlar çalıştı, erkekler 'kazandı'"
Seçim çalışmalarında kadınların aktif olduğunu belirten Narlı, bunun seçim sonuçlarını etkilediğini de ekledi.
"Bütün siyasi partilerde kadınlar kendi sahip oldukları değerleri korumak adına mobilize oldular. Ancak sadece iki kadının belediye başkanı seçilmesine baktığımızda burada da erkeklerin belirlediği bir politika olduğunu görebiliriz: Kadınlar tabanda çalışsınlar, karar mekanizmalarında yer almasınlar. Kadınlar da bir süre sonra zaten bunu ya kendileri talep etmediler ya da erkek egemen politikaların kendilerini dışlamasına dayanamadıkları için buralarda görev almayı istemediler."(BÇ)