Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı, 1 Mayıs kutlamalarına arama yapılmadan geçmek istedikleri için polisle arbedeye yaşayan Mersin Üniversitesi İletişim Fakültesi’nin 11 öğrencisi hakkında “görevi yaptırmamak için direnme” suçlamasıyla soruşturma açtı.
Öğrencilere tebliğ edilen belgede ifade için Güvenlik Şube Müdürlüğü’ne gelmeleri istendi. Görüştüğümüz öğrenciler ise suçlamayı reddettiklerini ve soruşturmayı baskıların devamı olarak gördüklerini ifade etti.
Mersin’ de kutlanan 1 Mayıs’ a İletişim Fakültesi öğrencileri de pankartları ile birlikte katılmıştı. Tren garında başlayan yürüyüşün ardından Cumhuriyet Meydanı’nda toplanılırken alanda kurulan polis arama noktasından öğrenciler arama yapılmadan geçmek istemişti. Bu esnada polis barikatını kaldıran öğrencilerle polis arasında kısa bir arbede yaşanmıştı.
“Bizim onların üstünü aramamız gerekirdi”
Soruşturma açılan Radyo Sinema ve Televizyon bölümü öğrencisi Aylin Keser “Sorun zaten polisin üzerimizi aramaya ihtiyaç duyması” dedi.
‘‘Biz 1 Mayıs’a birkaç senedir olduğu gibi, İletişim Fakültesi öğrencileri olarak katıldık. Bizim bu yürüyüşümüz ve 1 Mayıs alanına girmemiz herhangi bir tehlike içermiyor. Bir kere polise güvenmiyoruz zaten, bizim onların üstünü aramamız gerekirdi. Çünkü kaç yıldır gördüğümüz gibi insanları fiziksel ve psikolojik olarak, katlederek zarar veren polistir. Bu nedenle de polise üzerimizi aratmak istemedik. Girişte bundan dolayı bize bir saldırı oldu. İşlerine engel olma gibi bir durum yok, onlar bizim girişimize engel olmak istediler. Zorla üst araması yapmaya çalıştılar. Bunu reddettiğimiz için soruşturma açıldı.”
Gazetecilik bölümü öğrencisi Ali Şen ise soruşturmayı “yıldırma politikası” olarak tanımladı:
‘‘Kendi emek ve haklarımız için alana çıktık. Aynı zamanda sansür ve baskılara karşı kaldık ve kalacağımızı da biliyoruz. Buna karşı gerek üniversitede, gerekse 1 Mayıs’ta tavrımızı ortaya koyduk. Bu tür baskılarla karşı karşıya geldik. Bu sadece bir yıldırma politikası. Polisin oradaki görevi insanları fişlemek değil. İnsanları koruması gerekirken maalesef sadece fişlemekle yetiniyor.” (İUE/BK)
Fotoğraf: İsa Uğur Erdoğan - Salih Umar