Geçtiğimiz Pazar (3 Ağustos) günü İstanbul Beylikdüzü’nde gerçekleşen saldırıda işçiler ağır yaralandı.
Saldırıda burnu ve kafası kırılan liman işçisi Terzi bianet’e yaşadıklarını anlattı:
Saldırganlardan birinin kendisini "Kalkavan Nakliyat’ın sahibi Senai Koçyiğit’in adamı" olarak tanıttığını ve adının "Abbas" olduğunu söylediğini belirten Terzi “bu kişiyi ilk kez gördüğünü” belirtti.“Hakkımızda bir suç duyurusu olduğunu söyleyerek ifade vermek için jandarmaya çağırıldık. Jandarma bizi savcılığa sevk etti, nöbetçi savcı da serbest bıraktı. Yakupludaki sendika binamıza gitmek üzere yola çıktık.
Bizi 4-5 araç takip etmeye başladı. E5’te kovalamaca yaşadık. Aracımızı sıkıştırdılar. Takla atacak duruma geldik ve durmak zorunda kaldık. Önümüzü kestiler.
Araçlardan ellerinde demir sopalar bulunan 18-20 kişi indi. Arabamıza vurmaya başladılar, araç hurdaya döndü. Bizi araçtan sürükleyerek çıkarttılar ve dövdüler. Benim de burnum kırıldı. Başımda iki yerde kırık var ve ayaklarımda morluklar oluştu.”
“Telefonla tehditler alıyorduk. Küfür ediliyordu, taciz ediliyorduk. Ancak Pazar günü uğradığımız saldırı planlı bir saldırıydı. Takip edildik ve bunlar yaşandı.
Saldırganlar adliye binasının kapısındaydılar. Hatta orada ayak üstü konuştuk da onlarla. Adının Abbas olduğunu söyleyen kişi ‘Bizim adamımızı darp etmişsiniz’ dedi. Darp ettiğimizi söylediği kişi de oradaydı. Beni gösterip ‘beni bu kişi darp etti’ diyordu. Oysa ki bahsettiği tarihte ben çocuğumu hastaneye götürmüştüm."
“Bu saldırı yalnızca bize yapılmadı. Saldırı direnişteki 406 liman işçisine yönelik bir saldırı" şeklinde konuşan Terzi, bu saldırıların nedeninin verdikleri sendikal mücadele olduğu görüşünde.
“Onlar içerde taşeron hizmeti veriyorlar. Biz iş bırakınca doğal olarak onların da işleri sekteye uğradı. Bu aksamanın sorumlusu olarak da bizi gördüler
Talebimiz işimizin başında olmak. Direnişteki arkadaşlarımızın işlerinin başına dönmesini, bunun için gerekli şartların sağlanmasını isteyeceğiz. Bu süreçte herkes zarar gördü burada. Ama bu zarar bizden değil, işverenden kaynaklanıyor.Biz insani çalışma koşullarında çalışmak ve sendikamıza baskı yapılmamasını talep ediyoruz.
İçerde ehliyetsiz ya da emekli işçiler çalışıyor ve her gün kaza yapıyorlar. Daha önce 406 işçinin yapmaya çalıştığı işleri şimdi taşeron firma ehliyet olmayan ya da yaşı tutmayan 60 kişiye yaptırmaya çalışıyor. Liman makineleri bir iki günde öğrenilecek makineler değiller."
Terzi "Direnişte tüm işçilerle dayanışma içinde olduklarını" belirtiyor. Ve ekliyor: Dayanışmaya ve direnmeye devam.(BÇ/EÜ)