Merkez üssü Van'ın Tabanlı köyü olan depremden etkilenen köylerde en yaygın sorun çadır eksikliği olarak gözüküyor. Köylerin çoğunluğunda halk ateş yakarak ya da yanlarındaki battaniyelere, kazaklara sarılarak kendi imkanlarıyla ısınmaya çalışıyor, özellikle çocuklar ve yaralılar soğuktan çok etkileniyor. Görüştüğümüz köylerden aktarılan bilgiye göre bazı köylere henüz hiç yardım ulaşmamış.
Alaköy yardım alamıyor
Alaköy'den Ali Akdağ 200 hanelik köyde ayakta15- 20 evin kalabildiğini, köy halkının çok zor durumda olduğunu ve henüz hiç yardımın gelmediğini aktarıyor.
"Millet perişan durumda. 10-11 kişi hayatını kaybetti. Ne çadır, ne sığınacak yer, ne gıda, hiçbir şey yok. Kalan evlere de girilemiyor. Çok acil olarak çadır lazım. Hava giderek soğuyor. Kadın-erkek, çoluk çocuk, herkes perişan bekliyor. Gıda gerekli.
''Aşağı yukarı 500 kişilik bir köy burası. Topraktan kerpiçten yapılma köy evleri yıkıldı, ayakta kalanlar betonlama evler. Köyde hâlâ kargaşa var. Kimse ölüsüne bile sahip çıkamıyor, herkes can derdinde. Yaktığımız ateşle ısınmaya çalışıyoruz. Kendimizden geçtik, üstümüzdeki kazakları çıkarıp çocuklara giydiriyoruz.
''Devletten gıda ya da çadır yardımı yok. İyi kötü haberler alıyoruz, yardımlar çıkıyor diye, ama gelenler nereye gidiyor bilmiyoruz. Yetkililerle muhatap olma şansımız sıfır. Merkezi akrabalar, arkadaşlar aracılığıyla aradık, faydası olmadı. İki günden beri 'yardım iki saate geliyor, kamyonlar yolda' diyorlar ama ortada hiçbir şey yok. Merkezden 30 kilometre uzaklıktayız."
Bayramlı çadır bekliyor
Bayramlı Köyü Muhtar Yardımcısı Ali Aslan 220 hanelik köyde 100 evin yıkıldığını, kalanların da kullanılamadığını söylüyor.
''İki kaybımız var, 20'ye yakın da yaralı."
Aslan'la görüşürken Mardin Nusaybin'den gelen yardım kamyondan indiriliyordu. Aslan, Van merkezden ne yardım ne de kimsenin geldiğini söyledi. Ancak gelen yardımın içinde çadır yok. Acil çadır ihtiyacı sürüyor.
Karagündüz'ü soğuk vuruyor
Yaklaşık 1500 nüfuslu Karagündüz Köyü'nden Mehmet Polater iki binanın yıkıldığını, bütün binaların çatlamış ya da daha fazla hasar gördüğünü ve hiç yardım gelmediğini söyledi. Konuştuğumuz sırada bir artçı deprem yaşandı.
Polater insanların boş arazide battaniyeye sarılmış beklediğini anlatıyor.
''Çevre köylere de yardım yapılmadı. Sadece jandarma geliyor kontrol ediyor. Merkezle iki gündür görüşemiyorduk, bugün görüşmeye başladık.
''Evler kerpiçten, hasarlı, içlerine giremiyoruz. Gıda ve çadır ihtiyacımız var. Yağmur var, devlet yok. Herkes dışarıda bekleme halinde. Yaralımız yok ama hastalar var. Çocuklar çok zor durumda. Ateş yakıp kendi imkanlarımızla ısıtmaya çalışıyoruz.''
Yoldöndü'ye yardım gitmedi
Gevaş'a bağlı Yoldöndü Köyü'nden Cengiz Altun köyde can kaybı ve yaralı olmadığını ancak evler yıkıldığı ya da hasarlı olduğu için kimsenin içeride yatamadığını, herkesin dışarıda olduğunu aktardı.
"Yardım hiç gelmedi. Çocuklar soğukta, çadır istiyoruz, battaniye istiyoruz. Soba gerekli. Öylece bekliyoruz."
Deprem Başkale'yi etkilemedi
Başkale Sallıdere Köyü'nde Mehmet Akkoyun depremden pek etkilenmediklerini, Başkale civarında da ölü ya da yaralı olmadığını duyduklarını belirtti.
Ulupamir naylonla çadır yapmaya çalışıyor
Ulupamir Köyü Muhtarı Kasımbek Varol 2000 nüfuslu, 400 haneli köyde yıkılan ev olmadığını ancak gece dışarıda soğuğu çok hissettiklerini ve henüz hiç yardımın ulaşmadığı bildirdi.
"Sadece bizim köye değil, hiçbirine ulaşmadı. Bizim köy merkezi bir köy. Devletten kimse arayıp 'durumumuz nasıl' diye sormadı. Yollar da açık. İstense ulaşılabilir. Ama merkezdeki durum çok daha vahim.''
Çoluk, çocuk dışarıda kaldıklarını belirten Varol, artçı sarsıntılar arasında evlerden erzak aldıklarını ancak ellerindeki erzağın ancak üç-dört gün yetebileceğini, sonra sıkıntı yaşayacaklarını anlattı.
"İnsanlar sokakta kalmak istemiyor. Çok fazla çocuk var, üşüyorlar. Herkes evlerine girmek istiyor, başka çaremiz yok diyorlar. Ama artçılar devam ettiği için ben böyle bir sorumluluğu alamam. Depremler devam ediyor. Çadıra ihtiyacımız var. İnsanlar kendi imkanlarıyla evlerinin önünde naylon gerip çadır yapıp dışarıda geceyi geçiriyor."
Erciş'te deprem sonrası
İstanbul'dan Van depremini duyar duymaz ailesini aramak için yola çıkan ve arama - kurtarma çalışmalarına katılan Emrah Baran'ın Erciş'ten aktardıkları ise şöyle:
* Araçlar kent merkezinde kalmış. Emniyet buna önlem almalı. Herkesin aracının kent merkezinde olması sorun yaratıyor. Ambulanslar çoğu zaman yaralı taşımakta zorlanıyor. Çok ambulans var ama hastaneye yetiştirmekte sıkıntı yaşanıyor.
* Çok sayıda cami yıkılmış, minareler devrilmiş.
* Büyük caminin orada çok sayıda enkaz haline gelmiş bina var, herkes orada bekliyor. Çadır lazım, yağmur başladı, insanlar başlarını sokacak bir yer olmalı.
* Büyük caminin yanındaki parkın oraya bir seyyar tuvalet kurmak gerekiyor. Herkes orada. Su göndermek gerekiyor. Büyük caminin tuvaleti var ama caminin kendisi çatlamış, çok tehlikeli. İnsanlar da ihtiyacını karşılamak zorunda elbette. Büyük caminin orada başka tuvalet de yok, sular kesik.
* Elektrik de kesik ama istenirse nokta nokta verilebilir jeneratörlerle.
* Binlerce insan sokaklarda, neredeyse kimsenin çadırı yok. Dün bir kamyon çadır geldi. İnsanlar önünü kesip çadırları aldı. Eminim, ihtiyacından fazla çadır alanlar oldu.
* Bir çadır evi kuruldu ama ihtiyaçlar karşılamayınca, tuvalet ihtiyacı halledilmeyince, elektrikler olmayınca, su olmayınca insanlar bir şekilde çadırını söküp evinin bahçesine, köyüne götürüyor. Kendi imkanlarını yaratmaya çalışıyor. İnsanlar çadırlarını alıp yakınlarına ulaşmaya çalışıyorlar.
* Hâlâ enkazına gidilememiş binalar var.
* Herkes enkaz başında bekliyor. İhtiyaçlarını karşılayamıyor. Ancak kimse ilgilenmiyor, oysa birinden "ben devlet adına buradayım" lafını duymak istiyorlar.
* Yemek organizasyonu yok.
* Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi'nin muhteşem bir organizasyonu var. Çalışıyorlar, sıcak yemek dağıtıyorlar, ihtiyaçları karşılıyorlar.
* Ülkenin birçok yerinde insanlar çok duyarlı ama organizasyon yok. Bu organizasyon ancak devlet eliyle yapılabilir. Herkes kendince uğraşıyor, herkes iyi niyetle çalışıyor ama iyi niyetler suistimal ediliyor, insanlar duygusal, insanlar tepkili.
* Yardımları herkes kendince dağıtıyor. Bunun bir kuruma devredilmesi lazım
* Öyle insanlar gördüm ki ailesini kaybetmiş, dışarıda kalakalmış, ihtiyacını gideremiyor, dile getirip isteyemiyor.
* Gezici şebeke araçları geldi. Kentte dolaşıyor. Hâlâ iletişimde sıkıntı var ama hiç olmazsa konuşulabiliyor şimdi.
* Köylerde herkes dışarıda. Kimse evlerinde yatamıyor. Biz de köyümüzde arabada yatıyoruz. Kendi imkanlarımızla çadır kurduk.
432 kişi hayatını kaybetti
Van'daki depreme ilişkin Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı'nın son açıklamasında 366 kişinin hayatını kaybettiği, 1352 yaralı olduğu, 2262 binanın yıkıldığı bildirildi.(YY/ÇT)