Kobanî davasının Sincan Cezaevi Kampüsündeki 29'uncu duruşmasında Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi ara kararını verdi.
Davada, Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) önceki dönem Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ile Selahattin Demirtaş, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) eski Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, HDP Onursal Başkanı Ertuğrul Kürkçü ve HDP MYK üyelerinin de aralarında bulunduğu 108 kişi yargılanıyor.
Kararlar
Mahkeme, Çarşamba günkü duruşmada başkaları yanında davanın seyri bakımından önemli bir konuyu da karar bağladı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2020'de hazırladığı iddianameyle yargılananlar hakkında "örgüte üye olmak" ve "örgüt yöneticiliği yapmak" iddiasında bulunduğunu, ancak davanın "ülkenin birlik ve bütünlüğünü bozmak" iddiasıyla açıldığı ve diğer iki suç iddiası bakımından dava açılmadığı, suçun hukuki niteliğinin değişmesi ihtimaline karşı her iki suç iddiası bakımından ek savunma hakkı verilmesine gerektiğine hükmetti.
Mahkeme, bugüne değin esas hakkında savunma yapan siyasetçilerin ek savunma talebi olduğu takdirde bu hakkın tanınacağını ancak henüz savunma yapmamış olan siyasetçilerin yapacak savunmalarının ise bu kapsamda da ele alınacağını belirtti.
Mahkeme ara kararında, cezaevlerinde bilgisayara oluşma noktasında zorluk yaşadığına dair şikayetlerde kolaylık sağlanması için cezaevi idaresine müzakere yazılması yönündeki talebi değerlendirerek, kabul etti.
Beyza Üstün'ün, Tayyip Erdoğan'ın davayla ilgili sarf ettiği sözlerin yanı sıra seçim döneminde 'Demirtaş'a idam' sloganlarının atıldığı esnadaki söylemlerinin dosyaya konulması talebini değerlendiren mahkeme, bu konuların "maddi gerçeğe katkı sunmayacağı" ve dava ile ilgili olmadığı gerekçesiyle reddetti.
Mahkeme, bunun yanı sıra suçlama konusu yapılan Halkların Demokratik Kongresi (HDK) 5'nci Olağan Genel Kurul Bildirisi hakkında bir soruşturmanın olup olmadığına dair inceleme talebini ve Beyza Üstün ile ilişkilendirilen ve dosyada "Aydın Olayları" olarak yer alan olaylara ilişkin bir karar varsa, Anayasa Mahkemesi'ne başvurulması veya benzer bir sürecin işletilmesi talebini de reddetti.
İhbarcının maksadının
araştırılması talebi reddedildi
Mahkeme, Üstün'ün Kobanê eylemlerinin meydana geldiği 2014'te bir üniversitede öğretim görevlisi olarak çalıştığı ve bunun kanıtı olan ders programının dosyaya alınması talebinin yanı sıra Aydın'da yaralandığını ve ambulans ile hastaneye kaldırıldığını ileri süren polis Erdem Aksoy'a ilişkin ambulans kayıtlarının Sağlık Bakanlığı'ndan istenmesi talebini reddetti. Mahkeme, davanın açılmasına neden olan ihbarı yapan Bülent Murakıp adlı kişinin ihbarı hangi gerekçe ve maksatla yaptığının araştırılması talebini de reddetti.
TBMM'ye sunulan önergelerin
dosyaya konulması da reddedildi
Kobanê eylemlerinin araştırılmasına dair Meclis'e önerge veren HDP'nin önergelerinin veya bu önergelere verilen red kararlarının dosyaya alınması talebini de değerlendiren mahkeme, bu hususun Meclis çalışması olduğu, bu nedenle dosyaya getirilmesine gerek olmadığına karar verdi. Ara kararda, dizi pusulasının yapılmasına ilişkin talebine uygun olarak çalışmaların devam ettiği ve dizi pusulasının hazır olması taktirde taraflara verileceği bilgisine de yer verildi.
TEM "bilgi notu"nun bir özelliği yokmuş
Mahkeme, iddianamenin düzenlendiği dönemde dosyada unutulduğu belirtilen "bilgi notu"nun ne olduğu ve niçin dosyada yer aldığının sorulması talebini de değerlendirdi. Mahkeme, önceki ara kararlarda bu talebin değerlendirildiği ve gerçeği ortaya çıkaracak bir yönünün olmadığı yönünde kararlar verildiğini bu nedenle bu talebin tekrardan reddedilmesine karar verdi.
TIKLAYIN-MİT ve İçişleri Kobanî davasına müdahil olmak istiyor
Mahkeme ayrıca 18 Ağustos'ta tutuklu bulunan siyasetçilerin tutukluluk halini tekrar gözden geçireceğine de karar verdi.
(AEK)