İzmir'deki Kamu Emekçileri Sendikaları Federasyonu (KESK) davasının iddianamesini hazırlayan savcı Fatih Genç ile Faruk Çalışkan, özel yetkili savcılık görevinden alınarak düz savcı yapıldı.
Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığı'nda görev yaparken, gazeteci Hrant Dink'i öldüren Ogün Samast'ı sorgulayıp İstanbul'a gönderen Genç, Rahip Santoro cinayetinin de savcısıydı.
Özel Yetkili Cumhuriyet Savcıları Genç ile Çalışkan, İzmir Büyükşehir Belediyesi ve bağlı birimlerine yönelik olarak Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Bülent Çengil'in yürüttüğü son operasyon kapsamında gözaltına alınanlardan ilk etapta adliyeye sevk edilen şüphelilerin ifadelerini almıştı.
Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik olarak 2 Mayıs'ta yapılan ilk operasyonun ardından da Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Ahmet Türkoğlu bu görevinden alınmıştı.
Dink suikastı sanıklarından Yasin Hayal'in babası Bahattin Hayal'e ifadesini değiştirmesi için baskı yaptığı öne sürülen savcı Genç'in, Fırat Haber Ajansı'nın haberine göre, "çete ile bağlantılı olduğu gerekçesiyle" yetkilerinin alındığı iddia edildi.
"İfadeni değiştir" iddiası
Bahattin Hayal, Trabzon Emniyeti Terörle Mücadele (TEM) Şube Müdürü Yahya Öztürk'e ifade verirken Öztürk'ün cebinden Kuran-ı Kerim çıkarttığını ve "Biz bunun yolundayız. Biz devlet ve millet için çalışıyoruz. Yasin de bunlardan biridir. Yasin çok yakın bir zamanda çıkacaktır. Yasin gibilerin bu devlete ihtiyacı vardır" dediğini belirtmişti.
TEM Şube Müdürü'nün kendisine söylediklerini savcı Genç'e de anlattığını söyleyen Hayal, "Bana bunları nasıl kanıtlayacaksın. Yanında biri var mıydı? Başın belaya girer " diyerek ifadesini değiştirmeye çalıştığını iddia etti.
"Ona, 'Ben size bildiklerimi anlatıyorum siz bana başın belaya girer diyorsunuz' dedim. Sonra kalktı ayağa 'Yaz kızım' dedi. 'Ne Yahya Öztürk benim babamın oğlu ne de sen, ne diyorsa yaz kızım' dedi" diye konuştu."
Hayal, savcıya verdiği ifadeden 5-6 ay sonra tekrar ifadeye çağırıldığını söyledi ve bu kez Ali Can isimli savcı ile görüştüğünü ve onun da kendisine ifadeyi değiştirmek için baskı yaptığını iddia etti.
İzmir 8. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 28 Kasım'da karara bağlanan KESK davasında konfederasyonun Genel Başkanı Lami Özgen'in de aralarında olduğu 25 kamu çalışanı hakkında "Örgüt üyesi oldukları" iddiasıyla 6 yıl 3'er ay hapis cezası verilmişti.
Mahkeme Başkanı Güngör Tosunoğlu, isnat edilen suçun, örgüt üyeliği suçunu doğuracak büyüklükte olmadığı görüşüyle bütün sanıkların beraatı yönünde verilen karara şerh koymuştu.
Davanın iddianamesini hazırlayan özel yetkili cumhuriyet savcısı Genç, 35 kamu çalışanı hakkında "Örgüt üyesi oldukları" iddiasıyla 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istemişti. (AS)